YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/11144
KARAR NO : 2014/3541
KARAR TARİHİ : 24.02.2014
Mahkemesi : Salihli 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 03.04.2013
No : 2012/133-2013/228
Davacı : S.. B.. adına Av. A.. A..
Davalı : G.. E.. adına Av. Ş.. B..
Dava, hak sahibi konumunda yer alan davalıya bağlanan ölüm aylığının 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince kesilmesi sebebiyle yersiz ödenen aylıkların istirdadı istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
5510 sayılı Kanunun, Kurumun denetleme ve kontrol yetkisi başlığını taşıyan 59. maddesinde, “Bu Kanunun uygulanmasına ilişkin işlemlerin denetimi, Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları eliyle yürütülür…. Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarının görevleri sırasında tespit ettikleri Kurum alacağını doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemler, yemin hariç her türlü delile dayandırılabilir. Bunlar tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir.” düzenlemesine yer verilmiş olup; dosyadaki bilgi ve belgelere göre davaya konu Kurum işlemine dayanak olan kontrol memurunun 11.10.2011 tarihli tutanağın aksinin ispatlanamadığı anlaşılmaktadır. Zira, davalının, 15.01.2008 tarihinde eşinden boşandığı, boşandıktan sonra 2009-2010 ve 2011 yıllarında yapılan seçimlerde, aynı sandıkta kayıtların varlığı tespit edildiği, davalının, eski eşinin 11.10.2011 tarihli kontrol memurluğu raporundan kısa bir süre sonra 05.12.2011’de adresini değiştirdiği, kontrol memuruna beyanda bulunan muhtar M.. T..’in, davalının, eski eşi ile birlikte yaşadığını doğruladığı hususu ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında, davalı ile boşandığı eşinin fiili olarak birlikte yaşadıkları belirgindir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilerek, davanın kabulü yerine, eksik inceleme, yanılgılı değerlendirme sonucunda, yazılı şekilde reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 24.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.