Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2012/7980 E. 2013/21841 K. 19.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/7980
KARAR NO : 2013/21841
KARAR TARİHİ : 19.11.2013

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Davacı Kurum, 27.01.2009 tarihinde gerçekleşen iş kazasında sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalıya bağlanan gelir ve yapılan ödemelerin rücuan tahsilini talep ve dava etmiş, Mahkemece, ilgililerin kusur oranları saptanmasına karşın hak sahiplerinin gerçek zararları belirlenmeksizin gelirlerin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerleri gözetilerek istem hüküm altına alınmıştır.
Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 21. maddesinin birinci fıkrasında, iş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamının, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirileceği açıklanmıştır. Anlaşılacağı üzere, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen 506 sayılı Kanunun 26. maddesindeki ibareler, kanun koyucu tarafından 21. maddeye aynen yerleştirilmekle, buna göre, sigortalı veya hak sahipleri tarafından açılan tazminat davasında kesinleşen kusur raporunun, yasal mevzuata uygun olarak yöntemince düzenlenmiş olması koşuluyla Kurumca açılacak rücu davası bakımından da benimsenmesi, sonrasında, gelirlerin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerleri ile yargılamada hesaplanacak maddi zarar karşılaştırması yapılıp, düşük (az) olan tutarın, sorumluların kusur oranı toplamına uygulanarak hüküm kurulması gerekmektedir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulduğunda, hak sahiplerinin gerçek zararları (dış tavan tutarları) saptanarak gelirlerin ilk peşin
sermaye değerleriyle gerekli karşılaştırma yapılmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
2-Kabule göre de, Mahkemece, gerekçeli kararda davacı Kurum vekilinin %80 oranını hesaplarken kuruş düzeyinde maddi hatalar yaptığı kabul edildiğine göre davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, davanın kısmen kabulü ile 16.704,77TL’nin tahsiline karar verilip, 0,44 Kuruşluk kısmının reddedildiğinin belirtilmesi de usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 19.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.