Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2012/24907 E. 2013/16771 K. 19.09.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/24907
KARAR NO : 2013/16771
KARAR TARİHİ : 19.09.2013

Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı, 25.11.2008–04.11.2010 tarihleri arasında ….. plakalı ticari takside şoför olarak çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacıyı hizmet akdi ile çalıştıran kişinin dava dışı … olduğu, 5510 sayılı Yasanın 12. maddesine göre, 35 T 5574 plakalı ticari taksinin maliki olan davalının işveren konumunda bulunmadığı gerekçesiyle, husumet nedeni ile davanın reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin hükmü eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır.
Davanın yasal dayanağı, 5510 sayılı Yasanın Geçici 7. maddesi kapsamında uygulama alanı bulan 506 sayılı Yasanın 79/10 maddesidir. 506 sayılı Yasanın 6. maddesinde ifade edildiği üzere “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve feragat edilemez”. Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi karşısında, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olduğu, bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğunun gözetilmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Davada somutlaşan olayda; davacının davalı işyerinden verilen herhangi bir işe giriş bildirgesinin ve Kuruma bildirilen hizmetlerinin bulunmadığı,….. plakalı ticari taksinin davalı adına trafikte kayıtlı olduğu, adi nitelikte akdedilen 16.04.2010 tarihli sözleşmede, mal sahibi (kiralayan) olarak davalının, kiracı olarak da dava dışı….gösterildiği, sözleşmenin 5. maddesinde; “Mal sahibinin onayı
alınmadan takside şoför çalıştırılamayacaktır. Şoförün seçimi kiracı ve mal sahibi ile birlikte karar verilerek yapılacaktır” hükümlerinin yer aldığı, gerek 26.05.2011 tarihli kolluk tutanağında, gerekse tanıkların beyanlarında, davalıya ait ….plakalı ticari takside …’ın gündüz, davacının ise geceleyin çalıştığının belirtildiği anlaşılmaktadır.
Re’sen araştırma ilkesi uyarınca, Mahkemece; davacıya mehil verilerek 16.04.2010 tarihli sözleşmede imzası bulunan dava dışı …’ın HMK’nın 124. maddesi gereğince davaya iştiraki sağlanmalı; 16.04.2010 tarihli sözleşmenin 5. maddesi de göz önünde bulundurularak ve dosya kapsamına göre …’ın davalıya ait …..plakalı ticari takside gündüzleri çalıştığının belirtilmesi karşısında, …’ın anılan ticari taksiyi kendi nam ve hesabına mı, yoksa davalı adına mı işlettiği, ayrıca kendi nam ve hesabına işyeri bulunup bulunmadığı hususları araştırılmalı (vergi levhası, işyeri ruhsatı…v.s); böylelikle; toplanan ve toplanacak delillerin sonucuna göre, işverenin kim olduğu hususu hiçbir kuşku ve duraksamaya meydan vermeyecek biçimde belirlenerek, yapılacak yargılama sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve sair yönleri incelenmeksizin hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 19.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.