YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/20984
KARAR NO : 2013/12540
KARAR TARİHİ : 05.06.2013
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, 506 sayılı Yasanın 26/1. maddesi uyarınca iş kazası sonucu hayatını kaybeden sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirin, sarf edilen masraf ve ödemelerden oluşan Kurum zararının ilk davadan bakiyesinin rücuan tahsili istemine ilişkindir..
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde talep edilen davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Somut olayda; davacı Kurum, 506 sayılı Yasanın 26/1. maddesi uyarınca iş kazası sonucu hayatını kaybeden sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirin, sarf edilen masraf ve ödemelerden oluşan Kurum zararının ilk rücu davasında hükmedilen miktar düşüldükten sonra bakiyesinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece, davanın teselsül talebinde bulunmadığından bahisle, ilk davada kesinleşen, davalı işverenin %60 kusuru esas alınarak, ilk davada hak sahiplerine bağlanan sosyal yardım zammının hesaplanmadığından bahisle, hak sahiplerine bağlanan %60 kusura isabet eden sosyal yardım zammı tutarı olarak değerlendiren 10.05.2012 tarihli bilirkişi raporu esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; davacı Kurum vekilinin 04.06.2012 tarihli ıslah dilekçesinde teselsül hükümlerine dayandığını beyan ederek davayı ıslah etmesine ilişkin talebi değerlendirilmeden, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu karar verilmiştir.
Davacı Kurumun, ıslah talebi gözetildiğinde, dava teselsül hükümlerine dayalı olarak açılmıştır. Teselsüle dayanan davalarda; Kurum, sigortalının hak sahiplerine sosyal sigorta yardımlarının tümünün tazminini bütün sorumlulardan birlikte veya sorumluların herbirinden ayrı ayrı yada sadece birinden istemek hakkına sahiptir. Nitekim, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Borçlar Kanununun 50 ve 51. maddelerinde birden fazla kişinin bir zararın oluşumuna sebebiyet vermiş olmaları hali ile muhtelif sebeplerden dolayı aynı zarardan birden ziyade şahsın sorumlu
tutulmalarını gerektirir durumlarda, zarar verenlerin herbirinden zararın tümünün tazminini talep hakkı olduğu düzenlenmiştir. Borçlar Kanundaki teselsül hükümleri ve 506 sayılı Kanunun 26. maddesi gözetildiğinde, tüm davalıların kusurları nedeniyle, davalının teselsül hükümlerine göre rücu alacağından sorumlu tutulması gerekirken, aksinin kabulü ile yazılı şekilde davalının kendi kusuru oranında sorumlu olduğu değerlendirilerek karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı Kurum bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 05.06.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.