Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2012/14144 E. 2013/19839 K. 01.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/14144
KARAR NO : 2013/19839
KARAR TARİHİ : 01.11.2013

Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkeme, bozma ilamına uyduktan sonra yaptığı yargılama sonucu davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacı Kurum ile davalılardan … avukatlarının temyiz etmeleri üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-)Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle temyiz nedenlerine göre; davalı avukatlarının tüm, davacı Kurum avukatının ise aşağıdaki bendin Kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-)Mahkemenin uyma kararı verdiği Dairemizin bozma kararında belirtildiği üzere; Davanın yasal dayanağını oluşturan, 506 sayılı Yasanın 26. maddesinin birinci fıkrasında yer alan “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…” ibaresi, Anayasa Mahkemesi’nin 23.11.2006 gün ve 2003/10 Esas ve 2006/106 sayılı kararıyla, Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş; Anayasa’nın 152 ve 153. maddelerinde öngörülen düzenleme uyarınca, Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmesi ile birlikte, elde bulunan ve kesinleşmemiş tüm davalarda uygulanmasının zorunlu olması karşısında, iptal kararının Resmi Gazetede yayımlandığı 21.03.2007 tarihinden sonra, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 76. maddesi uyarınca, yürürlükteki yasaları uygulamakla yükümlü bulunan mahkemelerin ve giderek Yargıtay’ın, iptal kararı ile yürürlükten kalkan bir yasa maddesine dayanarak inceleme yapma ve karar verme yetkisi bulunmadığından; dava tarihindeki mevzuat ve içtihatlara uygun olarak açılan davanın, anılan iptal hükmü nedeniyle oluşan hukuksal durum gereğince kısmen reddine karar verilmesinde, davacının sorumluluğu bulunmadığı halde; davacı Kurumun davada haksız çıkan taraf olarak nitelenip yargılama masrafından sorumluluğuna hükmedilmiş olması; usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: 1-)Hüküm fıkrasının yargılama giderine ilişkin (6) no’lu bendin silinerek, yerine “davacı tarafından yapılan toplam 1.716,60 TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacı Kuruma verilmesine”sözcüklerinin yazılmasına ,
2-) Hüküm fıkrasının vekalet ücretine ilişkin (8) no’lu parağrafı olan “Davalı …’nın kendisini vekille temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre hesaplanan 1.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı …’ya verilmesine.” ibarelerinin silinerek hükümden çıkarılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalılardan …’dan alınmasına, 01.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.