Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2011/17535 E. 2012/978 K. 26.01.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/17535
KARAR NO : 2012/978
KARAR TARİHİ : 26.01.2012

Davacı, yurtdışı borçlanma talebini red eden kurum işleminin iptalini, Türk vatandaşı iken yurtdışında geçen çalışmalarını 3201 sayılı Yasa kapsamında borçlanabileceğinin tespitini ve borçlanma tutarının, borçlanma başvuru tarihine göre belirlenmesi gerektiğinin tespitini istemiştir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ile davalı Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve…..arafindan düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, tarafların sair temyiz itirazlarının reddî gerekir.
2-Dava, yurtdışı borçlanma talebini red eden kurum işleminin iptali, Türk vatandaşı iken geçen yurtdışı hizmet sürelerinin 3201 sayılı Yasa kapsamında borçlanabileceğinin tespiti ve borçlanma nedeniyle belirlenecek borçlanma tutarının, borçlanma başvuru tarihine göre belirlenmesi gerektiğinin tespiti istemlerine ilişkindir.
Mahkemece, davacının, Türk vatandaşı iken yurtdışında geçen hizmet sürelerini 3201 sayılı Yasa kapsamında borçlanabileceğinin tespitine karar verilirken; borçlanma nedeniyle belirlenecek borçlanma tutarının ise, borç ödeme tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat uyarınca saptanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
Mahkemenin, borçlanma nedeniyle belirlenecek borçlanma tutarının borç ödeme tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat uyarınca saptanması gerektiğinin tespitine ilişkin karan hatalıdır.
3201 sayılı Yasanın “Döviz ile değerlendirme” başlıklı 4.maddesi, “Sosyal güvenlik kuruluşlarınca döviz ile değerlendirilecek sürelerin her bir günü için tahakkuk ettirilecek prim, kesenek ve karşılık borcu tutan bir dolardır. Dövizin cinsi ve miktan Bakanlar Kurulu Karan ile değiştirilebilir. Değişen miktar, tahakkuk ettirilmiş borçlanmn tamamım ödememiş olanlann bakiye borç sürelerine de uygulanır….” Hükmünü; aynı yasanın geçici 2.maddesinin ikinci fıkrası ise, “Ancak, 4’üncü madde hükümlerine göre tahakkuk ettirilen borç miktan, ödeme tarihindeki doların Türk Lirası karşılığı esas alınarak hesap ve tahsil edilir.” hükmünü içermekte iken; anılan geçici 2.madde, 5510 sayılı Yasanın 106.maddesi ile tamamen yürürlükten kaldırıldığı gibi; aynı yasanın 4.maddesi de, 08.05.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5754 sayılı yasanın 79.maddesiyle değişikliğe uğramıştır.
5754 sayılı Yasanın 79.maddesiyle değişik 3201 sayılı Yasanın “borçlanma tutarı ve borçlanma tutarının iadesi” başlıklı 4.maddesi ise, “borçlanılacak her bir gün için tahakkuk ettirilecek borç tutarı, başvuru tarihindeki 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 82’nci maddesinde belirtilen prime esas asgari ve azamî günlük kazanç arasında seçilecek günlük kazancın % 32’sidir. Ancak, prime esas asgari günlük kazancın altında olmamak üzere borçlanma tutarına esas alt sınırı farklı bir miktarda belirlemeye Bakanlar Kurulu yetkilidir…” hükmünü içermekte olup; anılan madde içeriğinden de açıkça anlaşılacağı üzere, 3201 sayılı Yasa kapsamındaki borçlanmalarda, borçlanma tutarının belirlenmesindeki “ödeme tarihi” kıstası, “borçlanma başvuru tarihi” olarak değişikliğe uğramıştır.
Şu halde, borçlanma nedeniyle belirlenecek borçlanma tutarının, yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde, borçlanma başvuru tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat uyarınca saptanması gerektiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken,ödeme tarihinin kıstas alınarak yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Öte yandan kabule göre de; borçlanma bedelinin tespitine ilişkin davacı istemi yönünden, davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde, kabul gibi hüküm kurulması ayrıca isabetli görülmemiştir.
Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hükmün 1 no’lu bendinde yer alan “borç ödeme tarihinden..” sözlerinin silinerek, yerine, “borçlanma başvuru tarihinde..” sözlerinin yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davacıdan alınmasına, 26.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.