Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2009/17977 E. 2010/334 K. 19.01.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/17977
KARAR NO : 2010/334
KARAR TARİHİ : 19.01.2010

……
Davacı, 2926 sayılı Kanun kapsamında……….sigortalısı olmadığının tespiti ile 01.01.1985-30.12.1985, 01.01.1991-06.11.2006 tarihleri arasında 2925 sayılı Kanun kapsamında …… sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar vermiştir.

Hükmün, davalı avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

Mahkemece hüküm fıkrasında, “Davacının dönemde …………….olmadığının tespitine” karar verilmiş, ancak, dava konusu edilen dönemin ne olduğu açık olarak belirtilmemiştir.

Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 388. maddesinde “Hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”, 389. maddesinde “Verilen karar ile iki tarafa tahmil ve bahşedilen vazife ve haklar şüphe ve tereddüdü mucip olmayacak surette gayet sarih ve açık yazılmalıdır.” hükmü öngörülmüştür. Hükümlerin çelişkiden uzak ve infaza elverişli olması kamu düzeniyle ilgili olup, hükmü temyiz etmeyen yönünden sonuç doğurması gerekeceği de gözetilerek gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gerekir.

Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki olgular üzerinde durulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
./..
-2-

O halde, davalı vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 19.01.2010 gününde oybirliği ile karar verilmiştir.

…….