Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2008/19086 E. 2010/3032 K. 08.03.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/19086
KARAR NO : 2010/3032
KARAR TARİHİ : 08.03.2010

…..
Dava, 01.07.2001 tarihinde 2926 sayılı Yasa kapsamında tescil edilen davacının, tescil tarihinde malûl sayılacak derecede hastalık ve arızasının olmadığının ve tahsis talep tarihi itibarıyla malûliyetinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, ilk defa 01.07.2001 tarihinde 2926 sayılı Yasaya tabi olarak çalışmaya başlayan davacının maluliyetinin tespiti istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı 1479 Sayılı Yasanın 28. maddesinin ikinci bendidir. Anılan maddede; bu kanuna tabi sigortalılığın başladığı tarihte malûl sayılacak derecede hastalık ve arızası bulunduğu önceden veya sonradan tespit edilen sigortalının, bu hastalık veya arızası nedeniyle malûllük sigortasından yararlanamayacağı öngörülmüştür. Davacının, hastalığına rağmen malûllük aylığından mahrum kalması için, sigortalılığın başladığı tarihte malûl sayılacak derecede hastalık ve arızasının bulunması gerekir.
Öte yandan, 1479 sayılı Yasanın 28.maddesinde yer alan “bu Kanuna tabi sigortalılığın başladığı” sözcüklerinden sadece, …..tabi çalışmanın değil, diğer …..tabi ilk defa çalışmaya başlamanın kabulünün sosyal güvenlik ilkelerine uygun düştüğünden, ilk defa 506 sayılı Yasaya tabi sigortalı olarak çalışmaya başladığı 12.04.1976 tarihinin esas alınması gerekir. Kaldı ki, çeşitli …..tabi olarak geçen hizmet süreleri bulunanların emeklilik, malullük, yaşlılık hallerinde kendilerine, ölümleri ile de hak sahiplerine aylık bağlanması aşamasında 2829 sayılı …Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkındaki Kanun hükümlerinin uygulanacağı, anılan kanunun 8.maddesinin son fıkrası ise, malullük halinde, ilgililere hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu kurumca kendi mevzuatına göre aylık bağlanması gerektiği, bu işlem yapılırken de sigortalılık süresinin başlangıç tarihi olarak (birleştirilen hizmet sürelerinin geçtiği kurumlar arasında ayrım yapılmaksızın) ilk defa hangi kurumda çalışmaya başlandı ise o tarihin esas alınacağı hususunun anılan yasanın 6/1 maddesinin bir gereği olması karşısında; artık, Bağ-Kur’a tabi olarak çalışmaların başlangıcının kastedildiği sonucu çıkartılamaz. Bu nedenle mahkemenin, davacının malûl olduğunun tespitine ilişkin kararı yerinde ise de, maluliyet tarihinin hükümde belirtilmemiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
…..

Ne var ki, bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden karar bozulmamalı, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasının (1) nolu bendinin sonuna “maluliyet başlangıcının, ….. 08.07.2008 tarihli raporunda belirtilen 05.06.2007 tarihinin esas alınmasına,” ibaresinin eklenmesine ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.

….