YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/8309
KARAR NO : 2023/4422
KARAR TARİHİ : 16.05.2023
TUTUKLU
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2022/2578 E., 2023/79 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜMLER : 1. İlk derece mahkemesinin mahkûmiyet hükümleri kaldırılarak eniden mahkûmiyet (sanıklar…ve … hakkında)
2. İlk derece mahkemesinin beraat hükmü kaldırılarak mahkûmiyet (sanık … hakkında)
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar müdafileri ve sanık …’in babası
TEBLİĞNAME GÖRÜŞLERİ : 1. Temyiz istemlerinin esastan reddiyle hükmün onanması (Sanıklar …ve … yönünden)
2. Bozma (Sanık … yönünden)
İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık … müdafii süresinde duruşma talebinde bulunmuş ise de; hükmolunan hapis cezasının süresine göre, 5271 Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği duruşma talebinin reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
A. … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.06.2022 tarihli ve 2022/71 Esas, 2022/328 Karar sayılı kararı ile;
a. Sanıklar…ve … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, beşinci fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 22 yıl 6 ay hapis ve 75.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına, hak yoksunluklarına ve sanık … hakkında 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmasına,
b. Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraatine karar verilmiştir.
B. … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesinin, 10.01.2023 tarihli ve 2022/2578 Esas, 2023/79 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan ve sanıklar…ve … yönünden re’sen de istinafa tabi olan hükümlere yönelik Cumhuriyet savcısı (sanıklar aleyhine) ile sanıklar…ve … müdafilerinin istinaf başvurularına ilişkin olarak 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile sanıkların uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, 192 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkraları ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 9 yıl 2 ay hapis ve 18.320,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına, hak yoksunluklarına ve sanık … hakkında 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
C. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca özetle; sanıklar…ve … yönünden temyiz taleplerinin esastan reddi ile hükmün onanması yönünde karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık … müdafilerinin temyiz sebepleri özetle;
1. Suçun unsurlarının oluşmadığına, 2. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine, 3. Eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağına ilişkindir.
B. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine, 2. Ele geçen maddenin kullanım sınırında olup olmadığının belirlenmesi için bilirkişi raporu alınmaması sebebiyle eksik inceleme yapıldığına, 3. Eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağına, 4. Adil yargılanma ilkesinin ihlal edildiğine, 5. Hükmün gerekçesiz olduğuna ilişkindir.
C. Sanık …’in babasının ve müdafilerinin temyiz sebepleri özetle;
1. Suçun unsurlarının oluşmadığına, 2. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine, 3. Temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmemesi gerektiğine, 4. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Olay günü sanık …’nın kullandığı ticari taksinin kolluk görevlilerince durdurulduğu, araçta sanıklar Hasan Sefa, … ve Mehmet ile temyiz dışı sanık …’in bulunduğu; suça konu araçta yapılan aramalarda sanık …’nın üzerinden 3 parça halinde 10×10 cm, 10×10 cm ve 10×6 cm ebatlarında toplam 1000 kullanımlık sentetik kannabinoid emdirilmiş kağıt parçalarının ve sanık …’in üzerinde yapılan aramada 40×39 cm ebatında toplam 6240 kullanımlık sentetik kannabinoid emdirilmiş kağıdın ele geçirildiği, ayrıca aracın şoför koltuğunun paspas üzerinden daralı ağırlığı 1,7 gram gelen esrar maddesinin bulunduğu olayda;
Sanık … ve … yönünden; sanık …’nın, gerek kendi üzerinde bulunan ve kendisine ait 3 parça halinde 10×10 cm, 10×10 cm ve 10×6 cm ebatlarında toplam 1000 kullanımlık sentetik kannabinoid emdirilmiş kağıt parçalarını, gerekse de sanık …’a ait olup ve temyiz dışı sanık …’in
üzerinde bulunan, suça konu 40×39 cm ebatında toplam 6240 kullanımlık sentetik kannabinoid emdirilmiş kağıt parçalarının naklini yaptığı, aynı şekilde sanık …’un da, gerek sanık …’nın üzerinde bulunan 3 parça halinde sentetik kannabinoid emdirilmiş kağıt parçalarını, gerekse de sanık …’a ait olup ve temyiz dışı sanık …’in üzerinde bulunan, suça konu sentetik kannabinoid emdirilmiş kağıt parçalarının nakline fiilen iştirak etmek sureti ile, her üç sanık …, Levent ve … açısından bu şekilde nakilde iştirak olgusunun gerçekleştiği kabul edilmiş, sanıkların uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediği gerekçesiyle mahkûmiyetlerine karar verilmiş, sanıkların eylemlerini, üç ve daha fazla kişi ile birlikte nakil üzerinde fiili iştirak kurmak suretiyle işlediği anlaşılmış olmakla 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca cezalarından 1/2 oranında arttırım yapılmış, yasal şartları oluşmadığından 5237 sayılı Kanun’un 192 nci maddesi gereğince etkin pişmanlık hükümleri uygulanmamıştır.
Sanık … yönünden; sanık …’in, suça konu maddelerin alımına, bulundurulmasına bilerek, kasıtlı olarak, nakil ya da bulundurma kastı ve iradesi altında iştirak ettiğine dair bir delilin bulunmadığı, sanık …’in yaşı ve tecrübesizliği itibarıyla, sanık …’un hazırlık aşamasındaki telkinleri ile verdiği kabul edilen beyanlarına itibar edilmediği, sanığın kovuşturma aşamasında alınan beyanlarında, sanıklar … ve Hasan Sefa’nın madde aldığını bildiğine, ancak miktarını, ebatını bilmediğine dair savunmalarının aksinin ispat edilemediği, zira ele geçirilen maddelerin de kağıt formunda olup kolayca katlanabilmesi nedeni ile sanığın bilmemesinin de doğal olduğu kanaatine varılmış, bu nedenle salt araçta bulunan ve son anda seyahat amaçlı araca binen sanık …’in, diğer sanıkların eylemlerine iştirak ettiğine dair kesin bir delil elde edilemediği gerekçesiyle uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan beraatine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Bölge Adliye Mahkemesince,
Sanıklar…ve …’un 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrasına uyan suçtan mahkûmiyetlerine ilişkin İlk Derece Mahkemesi kararında gerekçeye göre suçun sübutuna ve vasıflandırılmasına ilişkin takdirinde bir isabetsizlik görülmemiş, ancak suça konu uyuşturucu maddelerin…ve temyiz dışı sanık …’in üst aramasında elde edilmelerine göre, tüm sanıkların anlatımları ile kendilerinin ve diğerlerinin suçlarının ortaya çıkartılmasına katkı sağladıkları, bu nedenle etkin pişmanlık hükümlerinin sanıklar lehine uygulanma koşullarının oluştuğu, sanıkların eylem ve irade birliği içerisinde uyuşturucu maddeyi ortaklaşa alarak satacakları, birlikte hareket edecekleri yönünde şüphe dışında delil bulunmadığından 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin beşinci fıkrasının uygulanma koşullarının da bulunmadığı gözden kaçırılarak ve temel cezanın elde
edilen uyuşturucu maddelerin miktarı itibarıyla arz ettiği zarar ve tehlikeye göre alt sınırdan fazlaca uzaklaşılarak yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmediğinden İlk Derece Mahkemesi hükmünün sanıklar müdafilerinin ve Cumhuriyet savcısının istinaf başvuruları doğrultusunda kaldırılarak sanıkların mahkûmiyetlerine karar verilmiştir.
Sanık …’in diğer sanıklar ile birlikte uyuşturucu maddeyi ortaklaşa para koyarak hep birlikte aldıklarını soruşturma aşamasında müdafi huzurunda verdiği beyanlarda ve sulh ceza hakimliğindeki sorguda kabul etmesi, birlikte yargılandığı diğer sanıkların anlatımları bütünüyle gözönüne alındığında hukuki konumunun hakkında mahkûmiyet hükmü kurulan sanıklarla aynı olmasına rağmen delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde beraat hükmü kurulmasında isabet görülmediğinden Cumhuriyet savcısının bu sanık aleyhine yaptığı istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin beraat hükmü kaldırılarak sanığın atılı suçtan mahkûmiyetine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Sanılar…ve … Hakkında Kurulan Hükümler Yönünden
Sanık … ve temyiz dışı sanık …’te ele geçirilen ve sanık …’un da sorumlu olduğu suç konusu uyuşturucu maddelerle ilgili olarak, iki polis memuru tarafından düzenlenen 07.03.2022 tarihli ön ekspertiz ve ölçüm-tartı tutanağı, Kriminal Polis Ekspertiz raporu ve suç konusu uyuşturucu maddeler İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilerek A4 kağıtlarına emdirilen uyuşturucu maddelerin niteliği, miktarı ve söz konusu ön ekspertiz ve ölçüm-tartı tutanağında yer alan 1000 ve 6240 kullanımlık ölçülerinin bilimsel verilere uygun olup olmadığı ve söz konusu uyuşturucu maddelerin günlük kullanım miktarı konusunda rapor aldırılması, tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği hâlde bu husus gözetilmeden, eksik araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması nedenleriyle hükümler hukuka aykırı görülmüştür.
B. Sanık … Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden
Bölge Adliye Mahkemesi kararında yapılan inceleme neticesinde, dosyadaki bilgi ve belgelere göre; kendisinde uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçmeyen sanığın savunmalarının aksine, diğer sanıklara ait uyuşturucu maddelerle ilgisi olduğına ilişkin kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeden beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
A. Sanıklar…ve … Hakkında Kurulan Hükümler Yönünden
Gerekçe bölümünde (A) bendinde açıklanan nedenle sanıklar müdafilerinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesinin, 10.01.2023 tarihli ve 2022/2578 Esas, 2023/79 karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Bozma nedenine göre, bozmadan 5271 sayılı Kanun’un 306 ncı maddesi uyarınca hakkındaki mahkûmiyet hükmünü temyiz etmeyen sanık …’nın da YARARLANDIRILMASINA,
Bozma nedenine göre sanık …, … ve Levent’in TAHLİYELERİNE, başka bir suçtan hükümlü ya da tutuklu bulunmadıkları takdirde salıverilmelerinin sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına,
B. Sanık … Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenle sanık müdafiinin ve babasının temyiz istemi yerinde görüldüğünden … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesinin, 10.01.2023 tarihli ve 2022/2578 Esas, 2023/79 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Bozmanın nedenine göre sanığın TAHLİYESİNE, başka bir suçtan hükümlü ya da tutuklu bulunmadığı takdirde salıverilmesinin sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca takdîren … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
16.05.2023 tarihinde karar verildi.