Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2023/6347 E. 2023/5594 K. 15.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/6347
KARAR NO : 2023/5594
KARAR TARİHİ : 15.06.2023

MAHKEMESİ :Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/83 E., 2021/367 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanık ve müdafii

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin, hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

A. … 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.05.2015 tarihli ve 2015/151 Esas, 2015/189 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188’inci maddesinin üçüncü fıkrası, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 5 yıl 6 ay 20 gün hapis ve 40,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

B. … 5. Ağır Ceza Mahkemesi kararının, sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 19.01.2021 tarihli ve 2019/5494 Esas, 2021/604 Karar sayılı kararı ile; “1. Gizli soruşturmacı görevlendirilmesine ilişkin kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan CMK ‘nın 139. maddesine göre gizli soruşturmacı görevlendirilebilmesi için işlenen suçun kanunda sayılan ve gizli soruşturmacı kullanılabilecek suçlardan olması, suçun işlendiği konusunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması, başka yolla delil elde etme imkanının bulunmaması, suçun örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmiş bir suç olması ve yetkili ve görevli mahkemece bir karar verilmesi gerekir.
Dava konusu suç uyuşturucu madde ticareti yapma suçu olduğu halde, örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suç olmadığı, zira CMK ‘nın 139. maddesinin 4. fıkrasına göre örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmeyen suçlarda gizli soruşturmacı görevlendirilemeyeceği; yine CMK’nın “Teknik Araçlarla İzleme” başlıklı 140. maddesindeki düzenlemeye göre, sanığın teknik araçlarla izlenmesine ilişkin bir karar bulunmadığı, gizli soruşturmacı görevlendirilmesine ilişkin karara dayanılarak ve CMK ‘nın 140. maddesi uyarınca ayrıca bir karar alınmadan teknik araçlarla izleme ve görüntüleme ve ses alma işlemi yapıldığı dosya kapsamından anlaşılmıştır.

Mahkemece suçun sübutu gizli soruşturmacı faaliyetleri ile teknik araçlarla izleme sonucu elde edilen kayıtlara ve sanığın ikrarına dayandırılmıştır. CMK ‘nın 217. maddesine göre sanığa atılı suç hukuka uygun şekilde elde edilmiş her türlü delille ispat edilebilir. Hukuka uygun olmayan teknik araçlarla izleme sonucu elde edilen delile dayanılarak sübuta gidilmesi mümkün değildir.Yapılan soruşturma işlemleri kovuşturma kapsamı ve tüm dosya içeriğine göre sonuç olarak;

a. Sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nın 140. maddesi uyarınca teknik araçlarla izlemeye ilişkin verilmiş bir kararın bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise hukuki denetime olanak sağlayacak şekilde aslı veya onaylı örneği getirtilerek bu dosya içine konulması; yoksa bu yöntemle elde edilen bilgilerin delil olarak değerlendirilemeyeceği hususu gözetilmeden ve sanığın mahkeme aşamasındaki beyanları da dikkate alınarak hakkında TCK’nın 192/3. maddesinde öngörülen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmadan eksik araştırma ile hüküm kurulması,

b. Suçun sübutunun tespiti için sanıktan uyuşturucu madde alma – temin etme eylemini gerçekleştiren gizli soruşturmacılar kolluk görevlisi ise “suçu ve faili belirleme, suçla ilgili delilleri toplama” konusunda faaliyette bulunabileceklerinden, öncelikle gizli soruşturmacıların adli kolluk görevlisi olup olmadığının sorulması, adli kolluk görevlisi ise CMK’nın 139/3. maddesi hükmü de gözetilerek tanık olarak dinlenilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,

2. Gerekçeli kararda, suç tarihinin “… için 13/02/2015, Yıldıray Caymaklar için 23/03/2015” yerine “13/02/2015″ olarak yazılması,” nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.

C. … Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 16.12.2021 tarihli ve 2021/83 Esas, 2021/367 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 188’inci maddesinin üçüncü fıkrası, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 5 yıl 6 ay 20 gün hapis ve 40,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri özetle;

1. İndirimlerin uygulanmadığı ve ceza miktarının yüksek olduğuna, 2. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Gizli soruşturmacı görevlendirilmesi kararlarına istinaden yapılan çalışmalarda; 13.02.2015 tarihinde hakkındaki mahkûmiyet hükmü kesinleşen temyiz dışı sanık Yıldıray Caymaklar’ın adli kolluk görevlisi olan alıcı görevlilere “niye koşturuyorsunuz” diye sorduğu, alıcı görevlilerin polis ekiplerinin olduğunu söylemeleri üzerine el işareti ile ikameti gösterdiği, alıcı görevlilerin ikamete girdiği sanık …’ın alıcı görevlilere hitaben “verin abi” dediği ve alıcı görevlilerden aldığı 20 TL karşılığında net 0,64 gram esrarı sattığı olayda; sanığın eyleminin gizli soruşturmacı görevlendirme kararı, güven alım tutanağı, alıcı görevlilerin mahkeme aşamasındaki beyanlarıyla sabit olduğu gerekçeleri ile uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyetlerine karar verildiği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE

Bozmaya uyulduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 16.12.2021 tarihli ve 2021/83 Esas, 2021/367 Karar sayılı kararında sanık ve müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık ve müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle, hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

15.06.2023 tarihinde karar verildi.