YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/5970
KARAR NO : 2023/3735
KARAR TARİHİ : 27.04.2023
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2022/3462 E., 2023/113 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar müdafileri
Sanıklar hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanıklar müdafilerinin duruşmalı inceleme taleplerinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
A. İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 10.07.2020 tarihli ve 2019/462 Esas, 2020/166 Karar sayılı kararı ile:
Sanık …’in uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesi uyarınca 8 yıl 4 ay hapis ve 16.660,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
Sanık …’in uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, oy çokluğuyla 5 yıl 6 ay 20 gün hapis ve 11.100,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir
B. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesinin, 28.12.2020 tarihli ve 2020/3672 Esas, 2020/1257 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik Cumhuriyet savcısı (sanıklar aleyhine) ve sanıklar müdafilerinin istinaf başvurularına ilişkin olarak 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile;
Sanık …’in uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (b) bendi, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesi uyarınca 12 yıl 6 ay hapis ve 25.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
Sanık …’in uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası,dördüncü fıkrasının (b) bendi, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, 8 yıl 4 ay hapis ve 16.660,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına,
Karar verilmiştir.
C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesi kararının, sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 29.09.2022 tarihli ve 2021/5588 Esas, 2022/9760 Karar sayılı kararı ile;
“….1. 29.06.2019 tarihli kolluk tutanağı ve tüm dosya kapsamına göre olay tarihinde sanıkların bulunduğu araçta, sanıklardan Yunus …’nin üzerinde ve tanık…’de olmak üzere toplam üç parça halinde uyuşturucu madde ele geçirildiği, dosya içerisinde, “İST – KİM – 19 – 24380” ve “İST – KİM – 19 – 25199” uzmanlık numaralı raporlar ile “İST – KİM -19 – 19189” uzmanlık numaralı raporun bulunduğu, “İST – KİM -19 – 24380” uzmanlık numaralı raporun … İlçe Emniyet Müdürlüğünün “2019/1399” suç numaralı; “İST – KİM – 19 – 25199” uzmanlık numaralı raporun ise … İlçe Emniyet Müdürlüğünün “2019/1400” suç numaralı evrakına ilişkin olup her iki raporun da dosya kapsamında ele geçen uyuşturucu maddelerle ilgili olduğu ancak; “İST – KİM – 19 – 19189” uzmanlık numaralı raporun inceleme tarihi “27.05.2019 – 29/05/2019” olup, suç tarihinden önceki bir tarih olması nedeniyle dosya kapsamında ele geçen diğer uyuşturucu madde ile ilgili olmadığı anlaşılmakla, her üç uyuşturucu maddeye ilişkin analiz raporlarının asılları veya onaylı örneklerinin aidiyetleri de tespit edilerek dosya arasına alınması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2. Kabule göre de,
Dosya kapsamına göre, uyuşturucu madde satışının araç içerisinde gerçekleştiği anlaşılmakla, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 2020/20-327 Esas, 2021/145 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, özel araçların, “umumi veya umuma açık yer” kapsamında olmadığı, dolayısıyla TCK’nın 188/4-b maddesinin uygulanma koşulları bulunmadığı gözetilmeden sanıklar hakkında hükmedilen temel ceza üzerinden TCK’nın 188/4-b maddesi uyarınca artırım yapılması,”
Nedenleriyle bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
D. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesinin, 16.01.2023 tarihli ve 2022/3462 Esas, 2023/113 Karar sayılı kararı ile;
Sanık …’in uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesi uyarınca
8 yıl 4 ay hapis ve 16.660,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına;
Sanık …’in uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 5 yıl 6 ay 20 gün hapis ve 11.100,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına,
Karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşüldüğüne,
2. Kesin delil bulunmadığından beraat kararı verilmesi gerektiğine,
İlişkindir.
B. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Eksik araştırma yapılarak adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine,
2. Kesin delil bulunmadığından beraat kararı verilmesi gerektiğine,
3. Suça konu uyuşturucu maddenin kullanmak için bulundurulduğuna,
4. Delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşüldüğüne,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
Bölge Adliye Mahkemesince, ihbar üzerinde yapılan çalışmalar sırasında, ihbara konu aracın şoför
koltuğunda sanık …’in, ön sağ koltuğunda sanık … Eme’nin oturduğunun görüldüğü, bir süre sonra tanıklar … ve…’in, araca yöneldikleri, sanık …’un şeffaf poşet içindeki esrar elde etmeye elverişli kenevir bitkisini tanık…’e verdiği,…’in de bir miktar parayı sanık …’e verdiği; bu esnada aracın durdurulduğu, tanık…’in yere attığı maddenin muhafaza altına alındığı, yapılan aramada sanık …’un üzerinde ve aracın torpido gözünün arka kısmına zulalanmış şekilde esrar elde etmeye elverişli kenevir bitkilerinin ele geçirildiği, böylelikle sanıkların uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işledikleri gerekçesiyle mahkûmiyetlerine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Sanık … Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden
Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun sübutuna ve hukuki vasfın tayinine ilişkin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
B. Sanık … Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden
Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun sübutuna ve hukuki vasfın tayinine ilişkin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, soruşturma ve kovuşturma aşamasında gerekli araştırmanın yapıldığı anlaşılmakla, sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesinin, 16.01.2023 tarihli ve 2022/3462 Esas, 2023/113 Karar sayılı kararında sanıklar müdafilerince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
27.04.2023 tarihinde karar verildi.