YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/5162
KARAR NO : 2023/5285
KARAR TARİHİ : 07.06.2023
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/107 E., 2022/37 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar müdafileri
Sanıklar hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin, hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde
olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 31.10.2014 tarihli ve 2014/198 Esas, 2014/239 Karar sayılı kararı ile sanıkların uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 192 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 2 yıl 1 ay hapis ve 500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
B. … 1. Ağır Ceza Mahkemesi kararının, sanıklar ve sanıklar aleyhine Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 09.03.2021 tarihli ve 2017/3218 Esas, 2021/3253 Karar sayılı kararı ile;
“Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1. CMK’nın 150/3. maddesi gereğince “alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada ikinci fıkra hükmü uygulanır.” şeklindeki düzenleme karşısında, suç tarihi itibarıyla sanıkların üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun cezasının alt sınırı itibarıyla zorunlu müdafii tayininin gerekmediği, ancak 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile TCK’nın 188/3. maddesinde yapılan değişiklikle hapis cezasının alt sınırının on yıl hapis cezası olarak değiştirildiği, savunmanın alınıp karar verilen tarih olan 31.10.2014 tarihinde 6545 sayılı Kanun’un yürürlükte bulunduğu ve CMK’nın 150. maddesi uyarınca uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun cezasının alt sınırı itibarıyla zorunlu müdafii tayinini gerektirdiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilerek sanıkların savunma hakkının kısıtlanması,
2. Tüm dosya içeriğine göre sanıklar hakkında TCK’nın 192/3. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulama şartları oluşmadığı halde sanıklar hakkında TCK’nın 192/3. maddesi uygulanarak eksik ceza tayin edilmesi,
3. Sanıklara verilen adli para cezasının TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca taksitlendirilmesine karar verildikten sonra kararda “ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarı” belirtilmeyerek TCK’nın 52/4. maddesinin son cümlesine aykırı davranılması,
4. Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanıkların durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,”
Nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
C. … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.02.2022 tarihli ve 2021/107 Esas, 2022/37 Karar sayılı kararı ile sanıkların uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 4 yıl 2 ay hapis ve 1000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanıklar müdafilerinin temyiz sebepleri özetle;
1. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
2. Eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğuna,
3. Uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işleme kastıyla hareket etmediklerine,
4. Her türlü şüpheden uzak, yeterli, somut ve kesin delil bulunmadığına, beraatlerine karar verilmesi gerektiğine,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanıkların bulunduğu aracın yol emniyet ve kontrol devriyesi sırasında durdurulduğu, arama sonucu aracın bagajında bulunan bavul içinde esrar ele geçirildiği, sanıkların suça konu esrarı rızaen teslim ettikleri olayda;
Sanıkların özellikle uyuşturucu madde almak için …’a gittiklerinin ve …’dan uyuşturucu madde satın aldıklarının ikrarlarıyla sabit olduğu, hakkında verilen beraat hükmü kesinleşen Kemal’e içmesi için uyuşturucu ikram ettikleri, bu durumun arkadaş ortamında verilmiş olarak değerlendirilemeyeceği, çünkü sanıkların Kemal’in uyuşturucu kullandığını bilerek onu yanlarında …’a götürdükleri, Kemal’in beyanı ile sabit olduğu üzere herhangi bir talebi olmamasına rağmen Kemal’e uyuşturucu verdikleri, suça konu uyuşturucunun şahsi kullanım miktarından fazla olduğu, sanıklar her ne kadar ortak aldıklarını savunmuşlar ise de uyuşturucu satın alırken verdikleri bedel konusunda çelişkili beyanda bulundukları, sanıkların nakil sırasında yakalandıkları dikkate alınarak ticaret amacıyla uyuşturucu madde nakletmek ve Kemal’e uyuşturucu madde vermek eylemlerinin sabit olduğu gerekçesiyle sanıkların mahkûmiyetlerine ve şartları oluşmadığından etkin pişmanlık hükmünün uygulanmamasına karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Bozmaya uyulduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği; Mahkemenin, sanıklar arasındaki iştirak iradesine ve sanıklar hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasına ilişkin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, sanıklar müdafilerinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümlerde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.02.2022 tarihli ve 2021/107 Esas, 2022/37 Karar sayılı kararında sanıklar müdafileri tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanıklar müdafilerinin temyiz sebeplerinin reddiyle, hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
07.06.2023 tarihinde karar verildi.