Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2023/5105 E. 2023/3368 K. 12.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/5105
KARAR NO : 2023/3368
KARAR TARİHİ : 12.04.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/606 E., 2022/598 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ
A. … 9. Ağır Ceza Mahkemesinin, 26.12.2019 tarihli ve 2019/282 Esas, 2019/725 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, 52 nci, 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca 15 yıl hapis ve 30.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna ve sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
B. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin 17.11.2020 tarih ve 2020/3203 Esas, 2020/2447 Karar sayılı kararı ile, sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan ve re’sen de istinafa tabi olan hükümdeki hukuka aykırılık düzeltilerek, hükme yönelik sanığın istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi kararının, sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 20.06.2022 tarihli ve 2020/22249 Esas, 2022/8015 Karar sayılı kararı ile; “Olay tutanağının içeriğine göre, sanığın kullandığı araçta yapılan aramanın, adli arama kararı, yazılı arama emri veya önleme araması kararına dayandırılmadığı, uyuşturucu maddelerin gözle görülür yerlerden olmayan ‘sol kapı cam açma ve kapama tuş takımı içerisinde’ ele geçirildiği, istinaf incelemesi sırasında yer, zaman ve süre yönünden uygun bir önleme araması kararı olup olmadığının araştırılması sonucunda, dosya içerisine alınan önleme araması kararının ‘yer’ koşuluna uygun olmadığı anlaşılmakla, ‘yer, zaman ve süre’ koşuluna uygun önleme araması kararı bulunup bulunmadığının araştırılması, varsa temini ile dosya içerisine konulması; yoksa yapılan arama ve bunun sonucu elde edilen delillerin hukuka aykırı olup hükme esas alınamayacağı da dikkate alınarak, tüm deliller birlikte değerlendirilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ile hüküm kurulması,” nedeniyle diğer yönleri incelenmeksizin bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
D. … 9. Ağır Ceza Mahkemesinin, 29.11.2022 tarihli ve 2022/606 Esas, 2022/598 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, 52 nci, 53 üncü ve 58 inci maddeleri uyarınca 15 yıl hapis ve 30.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna ve sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
2. Hukuka aykırı şekilde elde edilen delillerin hükme esas alındığına,
3. Eylemin sabit olmadığına,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Dosya kapsamında yer alan olay tutanağının ve uzmanlık raporunun, bozma sonrası dosya içerisine alınan ‘yer, zaman ve süre’ koşulunu taşıyan önleme araması kararının içerikleri, hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan verilen mahkûmiyet hükmü kesinleşen sanık Senem ile sanığın yanında yakalanan ve hakkındaki beraat kararı kesinleşen sanık…in aşamalardaki savunmaları birlikte değerlendirildiğinde, olay günü ikametinde yapılan aramada uyuşturucu madde ele geçen …in, ele geçen uyuşturucu maddeleri satın aldığı sanık …’yi yakalatabileceğini beyan etmesi üzerine, kolluk refakatinde sanık … ile telefon ile görüşerek buluşma yeri kararlaştırdıkları, olay tarihinde sanık …’nin buluşma yerine araç ile yanında …bulunduğu halde geldiği ve kolluk görevlilerini fark etmesi üzerine, …e uyuşturucu madde veremeden kaçtığı ve polis otosuna çarpmak suretiyle durdurulduğu; araçta yapılan aramada, zulalı halde 2 parça halinde daralı 2,09 gram eroin ve 1 parça halinde daralı 1,19 gram kokainin ele geçtiği olayda; “uyuşturucu madde ticareti yapma” eyleminin sabit olduğu, suç konusunun eroin ve kokain olması nedeniyle 1/2 oranında arttırım yapıldığı, sanığın geçmişi, fiilden sonraki (kaçarken polis otosuna çarparak durdurulması) ve yargılama sürecindeki davranışları ve suç işleme eğilimi dikkate alınarak takdiri indirim uygulanmadığı, sabıkasındaki tekerrüre esas ilam nedeniyle hakkında 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesinin uygulandığı gerekçesiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Sanık hakkında tekerrüre esas alınan İstanbul 49. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 23.06.2016 tarihli, 2015/258 Esas, 2016/497 Karar sayılı kararında mahkûmiyetine konu suçun 5237 sayılı Kanun’un 163 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca takibi şikayete tabi olmamakla birlikte, aynı Kanun’un 168 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen “karşılıksız yararlanma”
suçu olduğu ve 5271 sayılı Kanun’un 253 üncü maddesinde 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’la yapılan değişiklik sonrası “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen” suçlar yönünden, takibi şikayete tabi olmaları şartıyla “uzlaştırma” hükümlerinin uygulanması mümkün olup, tekerrüre esas alınan söz konusu suçun takibi şikayete tabi olmadığından “uzlaştırma” kapsamında olmadığı; dolayısı ile tekerrüre esas alınabilmesi için uzlaştırma yönünden “uyarlama yargılaması” yapılması zorunluluğu bulunmadığından, tebliğnamede bu hususa ilişkin düşünceye iştirak edilmemiştir.
İlk Derece Mahkemesinin, suçun sübutuna ve vasfına, aramanın hukuka uygun olduğuna ve delillerin hukuka uygun olarak toplandığına ilişkin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … 9. Ağır Ceza Mahkemesinin, 29.11.2022 tarihli ve 2022/606 Esas, 2022/598 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 9. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.04.2023 tarihinde karar verildi.