Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2023/4306 E. 2023/3329 K. 11.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/4306
KARAR NO : 2023/3329
KARAR TARİHİ : 11.04.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2022/2336 E., 2022/2064 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜMLER : 1. İstinaf başvurusunun esastan reddi (sanık … hakkında)
2 . İlk derece mahkemesi hükmünün kaldırılması suretiyle
mahkûmiyet (sanık … hakkında)
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar müdafileri

Sanıklar hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci

fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık … müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
A. … 7. Ağır Ceza Mahkemesinin, 07.12.2016 tarihli ve 2016/17 Esas, 2016/387 Karar sayılı kararı ile sanıkların uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, 5 yıl 6 ay 20 gün hapis ve 40,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına karar verilmiştir.
B. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 08.03.2017 tarihli ve 2017/31 Esas, 2017/439 Karar sayılı kararı ile kendi başvuruları üzerine açılan davanın duruşmasına gelmediklerinden, 5271 sayılı Kanun’un 281 inci maddesinin birinci fıkrası ve 280 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca istinaf istemlerinin reddine karar verilmiştir.
C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 08.03.2017 tarihli ve 2017/31 Esas, 2017/439 Karar sayılı kararının, sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 22.09.2021 tarihli ve 2021/13331 Esas, 2021/9117 Karar sayılı kararı ile;
“Sanıklar hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik istinaf taleplerinin, sanıklar ve müdafilerinin yapılan usulüne uygun tebligata rağmen duruşmaya gelmemiş olması nedeniyle karar tarihinde yürürlükte bulunan CMK’nın 281. maddesi uyarınca verilen istinaf isteminin reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin kararı hukuka uygun bulunduğundan, sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz istemlerinin CMK’nın 302/1. maddesi uyarınca esastan reddine” ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
D. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17.02.2022 tarihli, KD-2022/7680 sayılı itirazı üzerine Dairemizin 26.04.2022 tarihli ve 2022/2628 Esas, 2022/5598 Karar sayılı kararı ile;

“Anayasa Mahkemesinin, 14.06.2017 tarihli ve 2017/49 Esas, 2017/113 sayılı kararı ile istinaf kanun yoluna başvuran tutuksuz sanığın, açılacak davanın duruşmasına gelmemesi halinde davasının reddedileceğine ilişkin 5271 sayılı CMK’nın 281/1. fıkrasının 2. cümlesini iptal etmesi ve hükümden sonra 05.08.2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7035 sayılı Kanun’un 16. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nın 281/1. fıkrasında yer alan “meşruhatlı çağrıya rağmen kendi başvurusu üzerine açılan duruşmaya gelmeyen sanığın davasının reddine karar verilir” hükmünün yürürlükten kaldırılması karşısında; sanıklar müdafilerinin istinaf talebinin tekrar değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması” nedeniyle hükümlerin bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
E. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 14.09.2022 tarihli ve 2022/2336 Esas, 2022/2064 Karar sayılı kararı ile;
1. Sanık … hakkında, İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
2. Sanık … hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 39 uncu maddesinin birinci fıkrası, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 2 yıl 9 ay 10 gün hapis ve 20,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna, 2. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine, 3. Aramanın hukuka aykırı olduğuna, 4. Savunma hakkının kısıtlandığına lişkindir.
B. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle; 1. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna, 2. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Suç tarihinde güvenlik görevlilerinin yaptığı çalışma sırasında boş arsa içinde sanıkların takip edildiği, hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı işlem yapılan … ile …’un geldiği ve boş arsada bekleyen sanık … ile konuştukları, akabinde
… ile sanık …’in sokak içine girdikleri, bir süre sonra döndükleri, …’nın sanık …’e bir şeyler verdiği, sanık …’in de …’ya bir şey verdiğinin görüldüğü, müdahale üzerine …’nın hint keneviri olan bitki parçalarını teslim ettiği, …’nın maddeyi 40,00 TL para karşılığı içmek amacı ile sanık …’ten aldığını beyan ettiği, … Karakoçun da, …’yı doğruladığı olayda;
Sanık … açısından; kullanıcı tanığa uyuşturucu veya uyarıcı madde verdiğinin kolluk görevlileri tarafından tespit edilmesi, tutanak tanıklarının ve kullanıcı tanığın görgüye dayalı, net, birbirlerini ve iddiayı tamamlayan anlatımları ve kriminal rapor nazara alındığında, İlk Derece Mahkemesinin olayın oluş şekli ve hukuki vasıflandırılmasına dair değerlendirilmesine iştirak edilmiş, sonuç itibarıyla sanık istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Sanık … yönünden; kullanıcı konumundaki …’yı, uyuşturucu veya uyarıcı madde almak üzere sanık … ile buluşturarak, uyuşturucu madde ticaretine aracılık ettiğinin kolluk görevlileri tarafından tespit edilmesi, tutanak tanıklarının ve kullanıcı tanığın görgüye dayalı, net, birbirlerini ve iddiayı tamamlayan anlatımları ve kriminal rapor nazara alındığında, sanığın eyleminin uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçuna aracılık ederek yardım etme suçu olarak kabul edilmesinin dosya kapsamına uygun olduğu kabul edilmiş.
Hukuki vasıflandırma yönünden dosya kapsamına uygun olmayan İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, sanık …’un eyleminin niteliği dikkate alınarak yardım etmeye dair 5237 sayılı Kanun’un 39 uncu maddesinin birinci fıkrasının uygulanmasına karar verilmiş ve sanığın adli sicil ve UYAP suç kaydı değerlendirildiğinde hapis cezasının ertelenmesi halinde yeniden suç işlemeyeceği hususunda, sanığın suçtan gerçekten pişmanlık duyduğuna dair olumlu kanaate varılmadığından, hakkında 5237 sayılı Kanun’un 51 inci maddesinin tatbikine takdiren yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Sanık … Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden
İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına ve sübutuna ilişkin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, delillerin hukuka uygun olarak toplandığı, anlaşılmakla sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.

B. Sanık … Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden
Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına ve sübutuna, ilişkin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde (A) ve (B) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 14.09.2022 tarihli ve 2022/2336 Esas, 2022/2064 Karar sayılı kararında sanıklar müdafilerince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 7. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
11.04.2023 tarihinde karar verildi.