Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2023/1381 E. 2023/5292 K. 07.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1381
KARAR NO : 2023/5292
KARAR TARİHİ : 07.06.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2020/2126 E., 2021/1041 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜMLER : İstinaf başvurularının esastan reddi
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar müdafileri

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık … müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ
A. Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesinin, 10.02.2020 tarihli ve 2018/133 Esas, 2020/49 Karar sayılı kararı ile sanık …’nın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 12 yıl 6 ay hapis ve 25.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, sanık …’ın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, 192 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkraları ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 6 yıl 3 ay hapis ve 12.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
B. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesinin, 31.03.2021 tarihli ve 2020/2126 Esas, 2021/1041 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafilerinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
C. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca özetle; hukuka uygun olması nedeniyle hükümlerin onanması yönünde karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Suçun unsurlarının oluşmadığına,
2. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine,
3. Tanık Ahmet’in beyanlarının gerçeği yansıtmadığına ve sanık …’ı korumaya yönelik olduğuna,
4. Eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağına,
5. Delillerin hukuka aykırı şekilde toplandığına,
İlişkindir.

B. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Suçun unsurlarının oluşmadığına,
2. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine,
3. Olay tutanağı içeriğinin gerçeği yansıtmadığına,
4. Eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağına,
5. Sanığa ek savunma hakkı hatırlatılmadan 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (a) bendinin uygulandığına,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Olay, yakalama ve muhafaza altına alma tutanağı içeriği, tutanak tanığı beyanları ile tüm dosya kapsamına göre, olay günü uyuşturucu satışının önlenmesine yönelik yapılan çalışmalarda … … Sokakta sivil giyimli gezen kolluk görevlilerinin polis olduğunu anlamayan sanık …’ın kolluk görevlilerine hitaben “eşya lazım mı” diye sorması üzerine…’ın kolluk görevlilerince yakalandığı sırada tanık Ahmet’in şifaen sanık …’tan uyuşturucu madde satın almaya geldiğini beyan ettiği, sanık …’ın üzerinde yapılan aramada çizgili defter yaprağına sarılı halde 3 adet kilitli şeffaf poşet içerisinde sentetik kannabinoid ele geçirildiği, sanık …’ın olay anında sentetik kannabinoidi sanık …’dan aldığını sanık …’nın halen 2059. Sokakta dolaşmakta olduğunu söylediği, sanık …’nın olduğu yere giden kolluk görevlilerinin sanık …’yı yakaladıkları ve üzerinde biri çizgili defter kağıdına sarılı olmak üzere 2 parça halinde kişisel kullanım sınırının üzerinde sentetik kannabinoidin ele geçirildiği olayda; sanık …’nın, sanık …’a sentetik kannabinoid satttığı ve satmak amacıyla sentetik kannabinoid bulundurduğu, sanık …’ın ise satmak amacıyla sentetik kannabinoid bulundurduğu gerekçesiyle mahkûmiyetlerine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince,
isabetsizlik görülmediği gerekçesi ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden;
İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun sübutuna ve vasfına ilişkin takdirlerinde bir isabetsizlik bulunmadığı, Cumhuriyet savcısı tarafından sunulan 24.10.2019 tarihli mütaalada 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (a) bendinin uygulanmasının talep edildiği ve buna karşı sanık müdafii savunmalarının alındığı ve sanığın savunma hakkının ihlal edilmediği anlaşılmakla, sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
B. Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden;
Olay tarihinde şüpheli hareketleri nedeniyle kolluk görevlileri tarafından takip altına alınan sanıklardan…’ın kolluk görevlilerine hitaben “eşya lazım mı” diye sorması üzerine sanık …’ın kolluk görevlilerince yakalandığı, olay yerinde yapılan kaba üst aramasında çizgili defter yaprağına sarılı halde 3 adet kilitli şeffaf poşet içerisinde sentetik kannabinoid ele geçirildiği ve sanık …’ın uyuşturucu maddeyi sanık …’dan aldığını söylemesi ve yerini tarif etmesi üzerine sanık …’nın da yakalandığı, sanık … ile ilgili olarak suç şüphesinin ve emarelerinin olay yerinde ortaya çıktığı devamında polis merkezine götürülerek yapılan üst aramasında polar kazağının sol ön cebinde şeffaf poşette ve çizgili defter kağıdında iki parça halinde sentetik kannabinoidin ele geçirildiği olayda; kolluk görevlilerince, 5271 sayılı Kanun’un ikinci maddesinin (e) bendi, 161 inci maddesi ve 2559 sayılı Polis Vazife Ve Salȃhiyet Kanunu’nun (2559 sayılı Kanun) Ek 6 ncı maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca derhal Cumhuriyet savcısına olayın haber verilip Cumhuriyet savcısının emri doğrultusunda soruşturma işlemlerine devam edilmesi ve 5271 sayılı Kanun’un 116 ve 119 uncu maddeleri uyarınca Cumhuriyet savcısının yazılı arama emri veya mahkemeden alınacak adli arama kararı uyarınca sanığın üstünde ve eşyalarında arama yapılması gerektiği, bu hükümlere aykırı biçimde Cumhuriyet savcısına haber verilmeden polis merkezinde sanık …’nın yapılan üst aramasında elde edilen delillerin hukuka uygun kabul edilemeyeceği nazara alınarak polis merkezine götürülerek üst araması yapılan sanık …’nın üst aramasının da hangi hukuki nedene göre yapıldığının belirlenmesi, Seda’nın yapılan üst aramasının Cumhuriyet savcısına haber verilip gözaltı kararı alındıktan sonra mı, yoksa önce mi yapıldığının tutanak tanıklarına ayrıntılı bir şekilde sorulması, olay tarihinde sanık …’ya yönelik olarak 5271 sayılı

Kanun’un 116, 117 ve 119 uncu maddelerine uygun şekilde alınmış “adli arama kararı” ya da “yazılı arama emri” bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa aslı veya onaylı bir örneğinin getirilmesi, duruşmada okunması, sanık …’nın üst aramasında ele geçirilen sentetik kannabinoid ve materyallerin hükme esas alınamaması durumunda sanık …’ın kaba üst aramasında ele geçirilen sentetik kannabinoidi, sanık …’nın verdiğine ilişkin sanık …’ın soyut beyanı dışında delil olup olmadığı da tartışılıp, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gerekçesi ile hüküm hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
A. Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden;
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesinin, 31.03.2021 tarihli ve 2020/2126 Esas, 2021/1041 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
B. Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden;
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenle sanık müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesinin, 31.03.2021 tarihli ve 2020/2126 Esas, 2021/1041 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
07.06.2023 tarihinde karar verildi.