Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2023/12083 E. 2023/9978 K. 22.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/12083
KARAR NO : 2023/9978
KARAR TARİHİ : 22.11.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2023/415 E., 2023/155 K.
SUÇ : Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEMYİZ EDENLER : Sanık ve müdafii
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317

nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. İstanbul Anadolu 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 21.05.2015 tarihli ve 2014/345 Esas, 2015/156 Karar sayılı kararı ile 6545 sayılı Kanun’un değişiklikten önce suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 58 inci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezası ile 80,00 TL adli para cezası cezalandırılmasına hak yoksunluğuna ve tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
B. İstanbul Anadolu 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 21.05.2015 tarihli ve 2014/345 Esas, 2015/156 Karar sayılı kararının, sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 02.11.2022 tarihli ve 2020/10262 Esas, 2022/11119 Karar sayılı kararı ile;
” CMK’nın 150/3. maddesi gereğince “alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlardan dolayı yapılan soruşturma ve kovuşturmada ikinci fıkra hükmü uygulanır.” şeklindeki düzenleme karşısında, suç tarihi itibarıyla sanığın üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun cezasının alt sınırı itibarıyla zorunlu müdafi tayininin gerekmediği, ancak 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’la TCK’nın 188/3. maddesinde yapılan değişiklikle hapis cezasının alt sınırının on yıl hapis cezası olarak değiştirildiği, karar verilen tarih olan 21.05.2015 tarihinde 6545 sayılı Kanun’un yürürlükte bulunduğu ve CMK’nın 150. maddesi uyarınca uyuşturucu madde ticareti yapma suçunun cezasının alt sınırı itibarıyla zorunlu müdafi tayinini gerektirdiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilerek sanığın savunma hakkının kısıtlanması,” nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
C. İstanbul Anadolu 18. Ağır Ceza Mahkemesinin, 03.05.2023 tarihli ve 2023/415 Esas, 2023/155 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 6545 sayılı Kanun’un değişiklikten önce suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 58 inci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 4 yıl 2 ay hapis cezası ile 80,00 TL adli para cezası cezalandırılmasına hak yoksunluğuna ve tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri özetle;

1. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
2. Somut ve kesin nitelikte delil bulunmaması sebebiyle beraat kararı verilmesi gerektiğine,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
“Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; 10.01.2014 tarihinde Harem Otogarı’nda güvenlik güçleri tarafından rutin kimlik kontrol uygulamasının yapıldığı, sanık …’in de durumundan şüphelenilmesi üzerine kimlik kontrolüne tabi tutulduğu, bu kontroller sonucunda sanığın birisi, kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek ve bulundurmak suçundan olmak üzere iki ayrı yakalamasının bulunduğunun tespit edildiği, yapılan kaba aramada sanık üzerinde suç unsuruna rastlanılmadığı ancak yanında bulunan poşet içerisinde uzmanlık raporuna göre net ağırlığı 1172 gram gelen maddenin uyuşturucu maddelerden esrar maddesi olduğu, sanığın rızaen uyuşturucu maddeyi teslim ettiği, delillerin kanuna uygun elde edildiği anlaşılmakla olayın bu şekilde gerçekleştiği mahkememizce kabul edilmiştir. Sanığın 10.01.2014 tarihinde savcılık tarafından alınan savunmasında ve mahkememizde esrar maddesini kendi rızasıyla görevlilere verdiğini beyan ettiği, ayrıca sanığın 2 başka kamu davasından arama kararına binaen yakalandığı nazara alınarak uyuşturucu maddenin hukuka uygun şekilde ele geçtiği ve sanığın poşeti teslim etmesinin bu hali ile etkin pişmanlık kapsamında olmadığı kabul edilmiştir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 06.12.2018 tarihli 2017/9-378 Esas, 2018/618 Karar sayılı kararında belirtildiği üzere esrar kullananların her defasında 1-1,5 gram olmak üzere günde üç kez esrar tüketebildikleri, ele geçen uyuşturucu maddenin miktarının kullanım sınırının üzerinde olması, sanığın 10.01.2014 tarihli sorgusunda seyyar satıcı olduğunu, aylık gelirinin 1.500,00 TL olduğunu beyan ettiği, ele geçen maddenin geliriyle orantısız olduğu nazara alınarak uyuşturucu maddeyi satma, temin veya nakletme amacıyla bulundurduğu hususunda mahkememizde vicdani kanaat oluşmuş ve sanığın uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapmak suçunu işlediği” gerekçesiyle mahkûmiyetine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Bozmaya uyulduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve
bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Anadolu 18. Ağır Ceza Mahkemesinin, 03.05.2023 tarihli ve 2023/415 Esas, 2023/155 Karar sayılı kararında sanık ve müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık ve müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
22.11.2023 tarihinde karar verildi.