Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2023/1184 E. 2023/1567 K. 28.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1184
KARAR NO : 2023/1567
KARAR TARİHİ : 28.02.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : Hükmün düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddi

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği sanık … müdafiinin temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası
gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği sanık … müdafiinin temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
A. Kahramanmaraş 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 31.05.2022 tarihli ve 2021/240 Esas, 2022/173 Karar sayılı kararı ile sanıkların uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (b) bendi, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 12 yıl 6 ay hapis ve 25.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına, hak yoksunluklarının uygulanmasına karar verilmiştir.
B. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 31.10.2022 tarihli ve 2022/1669 Esas, 2022/1907 Karar sayılı kararı ile, sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümdeki hukuka aykırılık düzeltilerek, hükme yönelik sanıklar ve müdafilerinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
C. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca özetle; sanık … müdafii temyiz süresinden sonra hükmü temyiz ettiğinden, sanık müdafiinin temyiz isteminin reddi ve yabancı uyruklu olan sanık …’in kimlik bilgilerinin vatandaşı olduğu ülke ve gerektiğinde uluslararası kurum ve kuruluşlardan genelgeler doğrultusunda temin edilmesi gerektiği, mümkün olmaması halinde Göç İdaresi Genel Müdürlüğü aracılığıyla ilgili mevzuat kapsamında belirlenmesi gerektiği nedeniyle hükmün bozulması yönünde karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
2. Sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine,
3. Arama kararının hukuka aykırı olduğuna,
4. Delillerin hukuka aykırı şekilde toplandığına,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanıkların uyuşturucu madde satışı yaptıklarına dair bilgiler alınması üzerine suç tarihinde belirlenen adrese kontrol amacıyla giden kolluk görevlilerinin, tanık …’ın sanık … ile konuştuğunu, diğer sanık …’in ise gözcülük yaptığını, tanık …’ın sanık …’e bir miktar para verdiğini, sanık …’in de tanık …’a şeffaf renkli bir paket verdiğini gördükleri, tanık …’ın olay yerinden ayrıldığı, sanık …’in sanık …’e “tamam” diye bağırıp seslendiği ve birlikte ikamete girdiklerini görmeleri üzerine bir süre sonra tanık …’ı durdurdukları, …’tan 10 adet captagon hapın ele geçirildiği, aynı gün saat 19.00 sıralarında sanıkların ikametlerinden çıkmaları üzerine yakalandıkları, arama kararına istinaden yapılan aramada; sanık …’in cebinde 5 adet, ikametinde 92 adet, sanık …’in ikametinde ise 600 adet captagon hap ile 29.000 TL para bulunduğu, uzmanlık raporuna göre ele geçirilen hapların amfetamin içerdiğinin tespit edildiği, olay yerinde yapılan 27.10.2021 tarihli keşif sonucunda düzenlenen bilirkişi raporuna göre uyuşturucu alışverişi yapılan yer ile … Camii giriş kapısı arasındaki mesafenin 138 metre olduğunun tespit edildiği olayda; sanık …’in suçu kabul eden savunmaları, tanık …’ın ve tutanak tanıklarının beyanları, ele geçirilen uyuşturucu madde miktarı, sanık …’in idrarının negatif olmasına rağmen bu kadar hapı taşımasının ve bulundurmasının satıcı olduğunu gösterdiği, sanıkların fikir ve eylem birliği içinde uyuşturucu maddeyi sattıkları kanaatine varıldığı gerekçesiyle, sanıkların mahkûmiyetlerine karar verilmiştir.
Sanık … ve müdafiinin bildirdiği isimler ile ilgili Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığının 2021/21431 soruşturma sayılı dosyasında şüpheliler …,…, … hakkında takipsizlik kararı verildiğinin bildirildiği, sanığın beyanları ile ….’in yakalanıp yakalanmadığı, soruşturmaya bir katkısının olup olmadığı konusunda İl Emniyet Müdürlüğüne yazılan yazıya son celse öncesi verilen cevapta sanığın bu beyan ve dilekçelerinin bir katkısının olmadığının belirtilmesi, ….. ile ilgili Mahkememize açılan dosyanın iddianamesi ve diğer belgelerin incelenmesinde sanık …’in beyanları üzerine yakalandığına dair bir ibarenin bulunmaması da dikkate alınarak, bu aşamada sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 192 nci maddesinin uygulanmasına kanunen yer olmadığına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince sanıklar hakkındaki hükmün, suçtan elde edildiğine ilişkin yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden ele geçen paranın tamamının müsaderesine karar verilmesi nedeniyle hukuka aykırılık düzeltilerek İlk Derece Mahkemesi hükmüne yönelik istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Sanık … Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 31.10.2022 tarihli ve 2022/1669 Esas, 2022/1907 Karar sayılı kararı ceza infaz kurumunda bulunan sanığa 15.11.2022 tarihinde okunup anlatılmak suretiyle tebliğ edilmiş, ancak sanık tarafından temyiz edilmemiştir.
Temyiz istemine konu kararın, sanık müdafiinin elektronik posta adresine 11.11.2022 tarihinde ulaşmakla, 16.11.2022 tarihinde tebliğ edilmiş sayıldığı, müdafiin 07.12.2022 tarihinde sunduğu temyiz dilekçesi ile hükmü temyiz ettiği anlaşılmıştır. 19.01.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanun’un 2 nci maddesi ve 01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7101 sayılı Kanun’un 48 inci maddesi ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun (7201 sayılı Kanun), “Elektronik tebligat” başlıklı 7/a maddesinin ilgili bölümü; “Aşağıda belirtilen gerçek ve tüzel kişilere tebligatın elektronik yolla yapılması zorunludur.

9. Baro levhasına yazılı avukatlar.

Elektronik yolla tebligat, muhatabın elektronik adresine ulaştığı tarihi izleyen beşinci günün sonunda yapılmış sayılır.”
Şeklinde hükümler içermektedir.
5271 sayılı Kanun’un “Sürelerin hesaplanması” başlıklı 39 uncu maddesinin birinci fıkrası; “Gün ile belirlenen süreler, tebligatın yapıldığının ertesi günü işlemeye başlar.” şeklinde, aynı maddenin dördüncü fıkrası ise “Son gün bir tatile rastlarsa süre, tatilin ertesi günü biter.” biçiminde düzenlenmiştir. Gün ile belirlenen sürelerin, tebliğin yapıldığı tarihin ertesi gününden itibaren işlemeye

başlayacağı ve son günün tatile isabet etmesi durumunda sürenin tatil gününü takip eden ilk iş günü sona ereceği hüküm altına alınmıştır.
Sanık müdafiinin elektronik tebligat adresine gönderilen, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 31.10.2022 tarihli ve 2022/1669 Esas, 2022/1907 Karar sayılı kararı, 11.11.2022 tarihinde elektronik posta adresine ulaşmıştır. Bu itibarla 7201 sayılı Kanun’un 7/a maddesinin dördüncü fıkrası gereği bu tarihten beş gün sonra ilgili evrak tebliğ edilmiş sayılacaktır.
Bu açıklamalar doğrultusunda ilgili kararın sanık müdafiine 16.11.2022 tarihinde tebliğ edildiği ve 5271 sayılı Kanun’un 291 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen 15 günlük kanunî temyiz süresinin son gününün, tatil gününe rastlamayan 01.12.2022 tarihi olduğu, ancak sanık müdafiinin bu süre geçtikten sonra 07.12.2022 tarihinde sunduğu temyiz dilekçesi ile hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin temyiz isteminin, 5271 sayılı Kanun’un 298 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca reddine karar verilmesi gerektiği belirlenmiştir.
B. Sanık … Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden
Suriye uyruklu tutuklu sanığın kimlik bilgilerini içeren ve Kahramanmaraş İl Göç İdaresi Müdürlüğü tarafından dosyaya gönderilen kişisel bilgi formundaki bilgiler yeterli görüldüğünden Tebliğnamedeki bozma görüşüne iştirak olunmamıştır.
İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına ve sübutuna, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasına, delillerin hukuka uygun olarak toplandığına ilişkin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, arama kararının hukuka uygun olduğu anlaşılmakla sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
V. KARAR
A. Sanık … Hakkındaki Hükme Yönelik temyiz talepleri yönünden;
Gerekçe bölümünün (A) başlıklı bendinde açıklanan nedenle sanık müdafiinin temyiz isteminin, 5271 sayılı Kanun’un 298 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

B. Sanık … Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçe bölümünün (B) başlıklı bendinde açıklanan nedenlerle Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 31.10.2022 tarihli ve 2022/1669 Esas, 2022/1907 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Kahramanmaraş 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
28.02.2023 tarihinde karar verildi.