Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2022/5983 E. 2023/6459 K. 17.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/5983
KARAR NO : 2023/6459
KARAR TARİHİ : 17.07.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2021/2969 E., 2021/3014 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : Hükmün düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz isteminin esastan reddi

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ
A. Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 25.10.2019 tarihli ve 2019/150 Esas, 2019/352 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası, 63 üncü maddesi, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 52 nci maddesinin ikinci ve dördüncü fıkraları, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları ile 58 inci maddesi uyarınca 11 yıl 1 ay 10 gün hapis ve 22.200,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
B. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Ceza Dairesinin, 27.12.2021 tarihli ve 2021/2969 Esas, 2021/3014 Karar sayılı kararı ile, sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümdeki hukuka aykırılık düzeltilerek, hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Beraat kararı verilmesi, sanık lehine olan hükümlerin uygulanması gerektiğine, 2. Sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine, 3. Delil değerlendirmesinin hatalı yapıldığına, 4. Kararın, olayın hukuki ve fiili gerekçelerine, usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanığın uyuşturucu madde ticareti yaptığına yönelik kuvvetli şüphe üzerine kullanmış olduğu gsm hattına yönelik iletişimin dinlenmesi tedbiri uygulandığı, bu kapsamda ara yakalama işlemleri yapıldığı; sanığın 31.03.2018 günü …ile görüşmesi üzerine buluşma noktasında …’in tek başına beklediği esnada sanığın …’i arayarak 40-50 mt ilerdeki iş yerinin önüne çağırdığı, sanığın …’e esrarı parasız olarak verdiği, …’ten net 0,8 gr esrar elde edildiği olayda; sanığın ikrarı ve tanığın aşamalardaki beyanlarının fiziki takip tutanağı ile uyumlu olduğunun tespit edildiği, sanığın 19.04.2018 günü…ile görüşmesi üzerine buluşma noktasında sanığın içinde … ve…’ın bulunduğu araca binip …’ya 50,00 TL karşılığında esrar maddesini verdiği, tarafların ayrılmasına müteakip …’nın bulunduğu araç durdurulduğunda …’nın yere attığı beyaz kağıda sarılı net 0,964 gr
toz esrarın ele geçirildiği olayda; sanığın ikrar mahiyetinde beyanlarda bulunduğu, …’nın sanıktan esrar aldığını duruşmada ve soruşturmada beyan ettiği, tanıklar…ve…’ın bu kabulü doğrulayacak mahiyette beyanlarda bulundukları; sanığın 21.04.2018 günü … ile görüşmesi üzerine buluşma noktasında …’ın beklemeye başladığı, sanığın olay yerine… ile birlikte gittiği, sanığın …’la buluşarak …’a 50,00 TL karşılığında esrar verdiği, tarafların ayrılması üzerine …’dan net 1,070 gr toz esrarın ele geçirildiği, sanığın bu hususu ikrar ettiği, …’ın da kollukta ve duruşmada sanıktan esrar aldığını beyan ettiği 3 olayda sanığın uyuşturucu madde ticaretini gerçekleştirdiği kanaatine varılarak mahkûmiyetine karar verilip; sanık, uyuşturucu maddeleri…’den aldığını, bu kişinin ismini verdiğini beyan ederek etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma talebinde bulunmuş ise de; … hakkındaki dosya incelendiğinde sanığın beyan ve dilekçesinin… hakkında açılan davada etkili olmadığı, …’in duruşmadaki ifadesinde tam tersine sanığın kendisine para karşılığı esrar verdiğini beyan ettiği gözetildiğinde; sanığın beyanlarının etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasını gerektirir nitelikte ve yeterlilikte olmadığı kabul edilerek sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 192 nci maddesinin üçüncü fıkrası uygulanmamıştır.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince sanık hakkındaki hükmün, 7242 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesi ile 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinde yapılan değişikliğin, infaz aşamasında gözetilmesi; sanığın Banaz Asliye Ceza Mahkemesinin erteli hapis cezasına ilişkin 2014/304 Esas ve 2015/307 Karar sayılı ilamının denetim süresi içerisinde istinafa konu suçu işlemesi nedeniyle 5237 sayılı Kanun’un 51 inci maddesinin yedinci fıkrası gereğince işlem yapılmak üzere her aşamada mahkemesince ihbarda bulunulmasının olanaklı görülmesi; sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma koşullarının gerçekleşmemesi nedeniyle 5237 sayılı Kanun’un 192 nci maddesinin üçüncü fıkrasının uygulanmamasında yasaya aykırı yön görülmemesi hususlarında eleştirilip, adli para cezasının 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca taksitlendirilmesine karar verildikten sonra, ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceği belirtilmeyerek 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin dördüncü fıkrasının son cümlesine aykırı davranılması nedeniyle hukuka aykırılık düzeltilerek İlk Derece Mahkemesi hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin suçun vasfına ve sübutuna, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasına ilişkin takdirlerinde bir isabetsizlik bulunmadığı,
dosyadaki delillerin suçun sübutunu tayinde yeterli olduğu anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Ceza Dairesinin, 27.12.2021 tarihli ve 2021/2969 Esas, 2021/3014 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanık hakkındaki salıverilme talebinin REDDİNE,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17.07.2023 tarihinde karar verildi.