Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2022/4343 E. 2023/5797 K. 20.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/4343
KARAR NO : 2023/5797
KARAR TARİHİ : 20.06.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2018/2330 E., 2019/1203 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz isteminin esastan reddiyle hükmün onanması

Aralarındaki bağlantı nedeniyle Dairemizin 2019/9371 Esas sayılı dosyası ile birlikte incelenmiştir.

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanık müdafinin duruşmalı inceleme talebinin 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
A. Bandırma Ağır Ceza Mahkemesinin, 25.05.2018 tarihli ve 2015/203 Esas, 2018/164 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi ve 58 inci maddesi uyarınca 10 yıl hapis ve 2.400,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına hak yoksunluklarına ve sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
B. … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 27.06.2019 tarihli ve 2018/2330 Esas, 2019/1203 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan ve re’sen de istinafa tabi olan hükme yönelik sanık müdafinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Suçun unsurlarının oluşmadığına, 2. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanık …’ a ait 16 HCS 87 plakalı araç ile uyuşturucu madde sevkiyatının yapılacağına dair istihbari bilgilerin edinildiği ve olay tarihinde uygulama noktasında aracın durdurulduğu, sanık …’un araçtan elinde poşetle inerek poşeti ormanlık alana doğru attığı ve yakalanamadığı, sanığın attığı poşette ele geçen daralı bir kilo esrara el konulduğu, sürücü koltuğunda oturan sanık Kerim’in cebindeki sigara paketi içinde daralı 3 gram esrarın ele geçirildiği, savcılıktan alınan yazılı arama emrine istinaden yapılan aramada, aracın arka koltuğunda bulunan poşette daralı bir kilo esrarın ele geçirildiği somut olayda;

sanıkların savunmaları, tutanak tanıklarının beyanları, ele geçen madde miktarı, sanıkların yakalanış biçimleri gerekçesiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince, hükümde isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun sübutuna ilişkin takdirlerinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, sanık müdafinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, aşağıda belirtilenler dışında hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
1. Sanığa verilen adli para cezalarının 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca taksitlendirilmesine karar verildikten sonra kararlarda “ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarı” belirtilmeyerek 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin dördüncü fıkrasının son cümlesine aykırı davranıldığı,
2. 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesi ile ilgili 7242 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinde yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanığın durumunun yeniden belirlenmesi hususunda zorunluluk bulunduğu,
Değerlendirilmiş; her iki hususun Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanık müdafinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 18.01.2021 tarihli ve 2021/10 Esas, 2021/54 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, BOZULMASINA, bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 303 üncü maddesi gereği İlk Derece Mahkemesi hükmünün;
1. Sanığa verilen adli para cezalarının taksitlendirilmesine ilişkin kısımlarına “…geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin” ibarelerinden sonra gelmek üzere “ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin” ibarelerinin eklenmesi,

2. 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin uygulanması ile ilgili bölümlerin çıkarılması ve yerine; “Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli iptal kararı ile 7242 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikler sonrası oluşan durumuna göre, sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ile üçüncü fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına”, ibarelerinin eklenmesi,
Suretiyle, İlk Derece Mahkemesi hükmündeki hukuka aykırılıkların DÜZELTİLEREK, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Bandırma Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
20.06.2023 tarihinde karar verildi.