Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2022/2357 E. 2023/4756 K. 24.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/2357
KARAR NO : 2023/4756
KARAR TARİHİ : 24.05.2023

T U T U K L U

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2020/62 E., 2021/852 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
SUÇ TARİHLERİ : 10.12.2018, 11.12.2018, 29.01.2019 (sanık … yönünden)
29.01.2019 (sanıklar Muzaffer ve Orhan yönünden)
HÜKÜMLER : 1. Hükümlerin düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddi (sanıklar Muzaffer ve Orhan yönünden)
2. Esastan ret (sanık … yönünden)
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar müdafileri ve sanık …
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz istemlerinin esastan reddiyle hükümlerin onanması

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası
gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
A. Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 05.12.2019 tarihli ve 2019/376 Esas, 2019/707 Karar sayılı kararı ile sanık …’in uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü ve beşinci fıkrası, 43 üncü maddesi, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 15 yıl 7 ay 15 gün hapis ve 31.240,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına; sanık …’un uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü ve beşinci fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi ve 58 inci maddesi uyarınca 12 yıl 6 ay hapis ve 25.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve sanık … hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına; sanık …’nın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü ve beşinci fıkrası, 35 inci maddesi, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi ve 58 inci maddesi uyarınca 6 yıl 3 ay hapis ve 12.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve sanık … hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
B. … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesinin, 15.10.2021 tarihli ve 2020/62 Esas, 2021/852 Karar sayılı kararı ile;
Sanık … hakkında, İlk Derece Mahkemesince kurulan ve re’sen de istinafa tabi olan hükme yönelik sanık ve müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
Sanıklar … ve … hakkında ise, İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlerdeki hukuka aykırılıklar düzeltilerek, hükümlere yönelik sanıklar müdafileri ve sanık …’ın istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık … ve müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin beşinci fıkrasının uygulanmaması gerektiğine,
2. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
3. Suçun unsurlarının oluşmadığına,
4. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkindir.
B. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine,
2. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
3. Hükmün gerekçesiz olduğuna,
4. Suçun unsurlarının oluşmadığına,
5. 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin beşinci fıkrasının uygulanmaması gerektiğine ilişkindir.
C. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
2. Her türlü şüpheden uzak, kesin ve yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine,
3. Delil değerlendirmesinin hatalı yapıldığına,
4. Eylemin teşebbüs aşamasında kaldığına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
10.12.2018 tarihli olaya ilişkin yapılan değerlendirme; sanık …’in tanık …İ. ile yaptığı telefon görüşmelerinde buluşmayı kararlaştırdıkları akabinde tanıklar …K., …İ. ve….’ın sanık … ile buluşarak 35,00 TL para vererek esrar maddesi satın aldıkları sonrasında ticari taksiye binerek tanık … Ş. isimli şahsın yanına giderek bu şahsa ait evin yanında bulunan barakada hep birlikte uyuşturucu madde kullandıkları esnada … Ş.,…., …K. ve …İ.’nin 1,5 gram esrar maddesi, 1 adet kova tabir edilen uyuşturucu içme aparatı ve 2 adet uyuşturucu içiminde kullanılmak üzere hazırlanmış alüminyum folyo ile birlikte yakalandıkları olayda; her ne kadar sanık … suçlamaları kabul etmediğini beyan etmiş ise de tape kayıtları, fiziki takip tutanağı içerikleri, uyuşturucu madde kullanıcıları…., …K. ve …İ.’nin …’den aldıkları uyuşturucu maddeyi birlikte içerken yakalanmış olmaları birlikte değerlendirildiğinde, sanık …’in bu eylemi yönünden atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediği sabit görülmüştür.
11.12.2018 tarihli olaya ilişkin yapılan değerlendirme; sanık …’in Bingöl 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/308 Esas sayılı dosyası sanıkları Ersin Demir ve diğer suç ortaklarından uyuşturucu madde satın almaya kalkıştığı, telefonla konuşmalarına dayalı anlaşma uyarınca uyuşturucu maddenin Bingöl’den Elazığ’a nakli için araçla birlikte yola çıkıldığı, ancak sevk gerçekleşmeden yakalamanın gerçekleştiği ve sanık …’in sabit olan bu eyleminin teşebbüs aşamasında kaldığı kanaatine varılmıştır.
29.01.2018 tarihli olaya ilişkin yapılan değerlendirme; 28.01.2019 tarihinde sanık …’in diğer sanık … ile birlikte hareket ederek temin ettikleri esrar maddesinin o tarihte Arıcak’tan Kovancılar’a getirmek üzere temyiz dışı sanık …’a sonradan teslim alınmak kaydıyla saklaması için verdikleri ve Murat’ın da bu uyuşturucu maddeyi sanıklardan alarak bir arazide sakladığı, 29.01.2019 günü sanıklar Orhan ve …’in buluşup kendilerine katılan sanık … ile birlikte uyuşturucu maddeyi alarak nakletmek üzere yola çıktıkları ve öncü artçı araçlarla birlikte geldikleri ancak uyuşturucu maddeyi bulunduğu yerden alamadan yakalandıkları sonrasında da uyuşturucu maddenin arazide yapılan arama tarama faaliyetleri kapsamında güvenlik güçlerince ele geçirildiği olayda, sanıkların bu eylem yönünden atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işledikleri sabit görülmüştür.

Sanık …’in 2 tanesi tamamlanmış 1 tanesi teşebbüs aşamasında kalmış 3 olayla ilgili olarak üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti suçunu işlediği sabit görülmüş olup eylemine uyan 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası gereğince takdiren alt sınırdan temel ceza tayin edilmesinin uygun düşeceği değerlendirilmiş ayrıca sanığın eylemlerinin 11.12.2018 ve 29.01.2018 tarihli olaylarda üç veya daha fazla kişi olacak şekilde gerçekleştirdiği anlaşılmakla aynı Yasa’nın 188 inci maddesinin beşinci fıkrası gereğince yarı oranda artırım yapılmasına ve zincirleme suç hükümleri gereğince takdiren 1/4 oranında artırımın yapılması gerekçesiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.
Sanık … savunmasında suçlamayı kabul etmediğini beyan etmiş ise de tape kayıtları, fiziki takip tutanakları içeriğine göre sanık …’in bu sanıkla 28.01.2019 günü Arıcak’tan Kovancılar’a ele geçirilen esrar maddesinin getirtmek üzere sanık …’a saklanıp sonradan geri alınmak şartıyla uyuşturucu maddeyi teslim ettikleri Murat’ın da bu uyuşturucu maddeyi sakladığı ve 1 gün sonrasında sanıklar … ve Muzaffer ile birlikte sanık …’ın iki köy yol ayrımına önlü arkalı iki araçla bu uyuşturucu maddeyi saklandığı yerden almak üzere gittikleri sabit görüldüğünden, sanık …’ın savunmasına itibar edilmemiştir. Bu sebeple sanık …’ın 29.01.2018 tarihli olayda üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti suçunu işlediği sabit görülmüş olup eylemine uyan 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası gereğince takdiren alt sınırdan temel ceza tayin edilmesinin uygun düşeceği değerlendirilmiş ve sanığın eyleminin 3 veya daha fazla kişi olacak şekilde gerçekleştirdiği anlaşılmakla aynı Yasa’nın 188 inci maddesinin beşinci fıkrası gereğince yarı oranda artırım yapılmasına gerekçesiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.
Sanık … savunmasında suçlamayı kabul etmediğini beyan etmiş ise de tape kayıtları, fiziki takip tutanakları içeriğine göre sanık …’in 29.01.2018 tarihli olayda diğer sanıklarla birlikte hareket ederek Murat tarafından araziye saklanmış olan uyuşturucu maddeyi oradan almak üzere araçla gittikleri esnada yakalanma gerçekleştiğinden dolayı eyleminin teşebbüs aşamasında kaldığı sabit görüldüğünden, sanık …’in savunmasına itibar edilmemiştir. Bu sebeple sanık …’in üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti suçunu işlediği sabit görülmüş olup eylemine uyan 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası gereğince takdiren alt sınırdan temel ceza tayin edilmesinin uygun düşeceği değerlendirilmiş ve sanığın eyleminin 3 veya daha fazla kişi olacak şekilde gerçekleştirdiği anlaşılmakla aynı Yasa’nın 188 inci maddesinin beşinci fıkrası gereğince yarı oranda artırım yapılmasına ve eylemin teşebbüs aşamasında kalmış olmasından dolayı icra edilen hareketlerin niteliği ve özelliği göz önünde bulundurularak cezasında yarı oranında indirim yapılması gerekçesiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Sanık … hakkında; İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince, 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin uygulanması ile ilgili olarak 15.04.2020 tarihinde yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesi ile yapılan değişikliğin gözetilmemesi ve “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına” dair karar verilmemiş olması, hususlarında yapılan eleştiriler dışında isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Sanıklar … ve … hakkında; İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince, 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin uygulanması ile ilgili olarak 15.04.2020 tarihinde yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesi ile yapılan değişikliğin gözetilmemesi ve “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına” dair karar verilmemiş olması hususları eleştirilip, sanıklar hakkında verilen hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilirken hangi cezanın tekerrüre esas alındığının kararda gösterilmemesi nedenleriyle hukuka aykırılıklar düzeltilerek, İlk Derece Mahkemesi hükümlerine yönelik istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına, sübutuna, sanıklar hakkında 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin beşinci fıkrasının uygulanmasına ve sanık … hakkında teşebbüs hükümlerinin uygulanmamasına ilişkin takdirlerinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, sanıklar müdafileri ve sanık …’ın temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümlerde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesinin, 15.10.2021 tarihli ve 2020/62 Esas, 2021/852 Karar sayılı kararında sanıklar müdafileri ve sanık … taraflarından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,

Hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanıklar … ve Orhan hakkındaki salıverilme taleplerinin REDDİNE,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Elazığ 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
24.05.2023 tarihinde karar verildi.