YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/15750
KARAR NO : 2023/2771
KARAR TARİHİ : 29.03.2023
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : Ret
Sanık … müdafiinin, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 291 inci maddesinin birinci fıkrasında belirlenen kanunî süre içerisinde temyiz isteminde bulunduğu; ancak sirayet üzerine yeniden kurulan hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığı anlaşılmakla, temyiz talebinin reddinin gerektiği belirlenmiştir.
Sanıklar … ve … yönünden, İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Kanun’un 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği sanıklar müdafilerinin temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası
gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık … müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
A. Mersin 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 30.01.2018 tarihli ve 2017/213 Esas, 2018/32 Karar sayılı kararı ile;
1. Sanık …’ın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü, dördüncü ve beşinci fıkraları, 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası ve 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 10 yıl hapis ve 3.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına,
2. Sanık …’un uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü, dördüncü ve beşinci fıkraları, 62 nci maddesi, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 18 yıl 9 ay hapis ve 4.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,
Karar verilmiştir.
B. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 27.03.2018 tarihli ve 2018/737 Esas, 2018/805 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan ve sanık … yönünden re’sen de istinafa tabi olan hükümlere yönelik sanıklar müdafilerinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
C. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi kararının, sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 20. Ceza Dairesinin 05.03.2019 tarihli ve 2018/4392 Esas, 2019/1333 Karar sayılı kararı ile;
1. Sanık … yönünden;
“5271 sayılı Kanun’un 288 inci ve 294 üncü maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 5271 sayılı
Kanun’un 289 uncu maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde belirttiği; sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin beşinci fıkrasının hukuka aykırı olarak uygulandığına, adil yargılanma ve savunma haklarının ihlal edildiğine, sanık hakkında aynı eylem nedeniyle mükerrer yargılama yapıldığına dair temyiz sebeplerinin hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede,
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde saptandığı anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
UYAP üzerinden yapılan araştırmada; sanığın aynı eylemi nedeniyle Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılama yapıldığı ve atılı suçtan 08/01/2019 tarihinde verilen karar ile beraat ettiği ve dosyanın halen derdest olduğu anlaşıldığından, Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/418 esas, 2019/5 karar sayılı dosyasının getirtilerek bu dosya içerisine alınması, mükerrer dava bulunup bulunmadığı hususunun değerlendirilmesi ile sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,”
2. Sanık … yönünden;
“5271 sayılı Kanun’un 288 inci ve 294 üncü maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde belirttiği; sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin beşinci fıkrasının hukuka aykırı olarak uygulandığına dair temyiz sebeplerinin hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu belirlenerek yapılan incelemede,
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık … hakkındaki bozma sebebinde gösterilen hususlar yerine getirildikten sonra sanık … hakkındaki davanın sonucuna göre sanık … hakkında 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin beşinci fıkrasının uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,”
Nedenleriyle bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
E. Mersin 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.07.2021 tarihli ve 2019/138 Esas, 2021/318 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkındaki davanın 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin yedinci fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanıklar … ve … müdafilerinin temyiz sebepleri özetle; sanıkların beraat etmesi gerektiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Mersin 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.07.2021 tarihli ve 2019/138 Esas, 2021/318 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında 2019/138 Esas sayılı dosya üzerinden yapılan yargılamaya konu eylemler ile Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/418 Esas sayılı dosya üzerinden yapılan yargılamaya konu eylemlerin aynı olduğunun anlaşılması nedeniyle mükerrer açılan 2019/138 Esas sayılı dosyaya konu davanın 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin yedinci fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
II. GEREKÇE
A. Sanık … Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden;
Sanık hakkında, Mersin 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 30.01.2018 tarihli ve 2017/213 Esas, 2018/32 Karar sayılı kararı ile verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik yapılan istinaf taleplerinin esastan reddine ilişkin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 27.03.2018 tarihli ve 2018/213 Esas, 2018/805 Karar sayılı kararının temyizden vazgeçme nedeniyle kesinleştiği, diğer sanıklar … ve … yönünden kurulan hükümlerin, sanıklar … ve … müdafilerinin temyiz talebi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 20. Ceza Dairesinin 05.03.2019 tarihli ve 2018/4392 Esas, 2019/1333 Karar sayılı kararı ile bozulduğu, bozma kararının ilk derece mahkemesince sirayet ettirilerek yargılamaya sanık …’ın da dahil edildiği ve yapılan yargılama neticesinde sanıklar hakkında mahkûmiyet kararı verildiğinin anlaşılması karşısında;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun, Dairemizce de benimsenen 12.07.1948 tarihli ve 163-121 sayılı, 07.12.1987 tarihli ve 322-588 sayılı, 31.10.2012 tarihli ve 2011/777-2012/1819 sayılı kararlarında da belirtildiği üzere, hakkındaki mahkûmiyet hükmü kesinleşen sanığın sirayet üzerine yeniden kurulan hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığından reddine karar verilmesi gerektiği belirlenmiştir.
B. Sanıklar … ve … Hakkında Kurulan Hükümler Yönünden;
5271 sayılı Kanun’un 273 üncü maddesinin yedinci fıkrasında yer verilen; “Aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine karar verilir.
” şeklindeki hüküm değerlendirildiğinde sanıkların müdafilerinin temyiz istemleri yerinde görülmemiştir.
IV. KARAR
A. Sanık … hakkındaki hükme yönelik temyiz talebi yönünden;
Gerekçe bölümünün (A) başlıklı bendinde açıklanan nedenle sanık müdafiinin temyiz isteminin, 5271 sayılı Kanun’un 298 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, oy birliğiyle REDDİNE,
B. Sanıklar … ve … hakkındaki hükümlere yönelik temyiz talepleri yönünden;
Gerekçe bölümünde (B) numaralı bentte açıklanan nedenlerle Mersin 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.07.2021 tarihli ve 2019/138 Esas, 2021/318 Karar sayılı kararında sanıklar müdafilerince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Mersin 4. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Adana Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
29.03.2023 tarihinde karar verildi.