Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2022/15368 E. 2023/2770 K. 29.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/15368
KARAR NO : 2023/2770
KARAR TARİHİ : 29.03.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : Mahkûmiyet

Sanıklar hakkında bozma üzerine kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin, hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık … müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, hükmolunan hapis cezanısın süresine göre reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

A. Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 04.02.2016 tarihli ve 2015/276 Esas, 2016/53 Karar sayılı kararı ile sanıkların uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan/suçlarından, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi ve 58 inci maddesi uyarınca 12 yıl 6 ay hapis ve 25.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına, hak yoksunluklarına ve sanıklar hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
B. Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesinin kararının, sanıklar müdafileri ile sanık … tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 22.04.2021 tarihli ve 2021/4242 Esas, 2021/5006 Karar sayılı kararı ile;
“Sanıkların adli sicil kayıtlarında yer alan ve tekerrüre esas alınan hükümlülüklerinin “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçuna ilişkin olduğu, 6545 sayılı Kanunla getirilen 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesindeki değişiklikler ile koşullarının oluşması durumunda, “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” ve “davanın düşmesi” seçeneklerine de yer verilmesi nedeniyle, tekerrüre esas alınan ilamlarla ilgili olarak yasal değişiklik sonrası bir uyarlama işlemi yapılıp yapılmadığının araştırılması, yapılmamışsa uyarlama yargılaması yapıldıktan sonra sonucuna göre sanıklar hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler ve eleştiri dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrıca soruşturma yapılan …’e uyuşturucu madde sattığı sabit olan sanık …’ın suç konusu uyuşturucu maddeyi sanık …’dan aldığını beyan ederek sanık …’ın suçunun ortaya çıkmasına hizmet ve yardımda bulunduğu; olay tutanağı içeriğine göre sanık …’ın sanık …’a “bir şeyler” verdiğinin görülmesine rağmen uyuşturucu maddeyi verdiği yönünde kesin tespitin bulunmadığının anlaşılmasına göre diğer sanık …’ın soyut beyanı dışında aleyhinde delil bulunmadığı aşamada Sulh Ceza Hakimliğindeki sorgusunda beyanıyla kendi suçunun ortaya çıkmasını sağladığı; bu nedenlerle her iki sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 192 nci maddesinin üçüncü fıkrasında öngörülen etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi;

2- Sanıklar hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin bölümlerde; sanık … hakkında tekerrüre esas alınan ilamın yazım hatası sonucu hükmün sanık … hakkında olan kısmına, sanık … hakkında tekerrüre esas alınan ilamın yazım hatası sonucu hükmün sanık … hakkında olan kısmına yazılması,
3- Suçtan elde edilen Adli Emanetin 2015/6031 sıra numarasına kayıtlı 30,00 TL’nin 5237 sayılı Kanun’un 55 inci maddesi yerine, aynı Kanun’un 54 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca müsaderesine karar verilmesi,” nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
C. Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.10.2021 tarihli ve 2021/266 Esas, 2021/329 Karar sayılı kararı ile sanıkların uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından, 5237 sayılı Kanun’nun 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası ve dördüncü fıkrasının (a) bendi, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi ve 58 inci maddesi uyarınca 6 yıl 3 ay hapis ve 1.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına, hak yoksunluklarına ve sanıklar hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanıklar müdafilerinin ve sanık …’ın temyiz sebepleri özetle;
1. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine,
2. Eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağına,
3. Delil değerlendirmesinin hatalı yapıldığına
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek satışa arz etmek için uyuşturucu madde bulundurdukları ve hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan soruşturma yürütülen tanık…’a uyuşturucu satmak istedikleri, alınan istihbari bilgi neticesinde yakalandıkları, ele geçirilen uyuşturucu maddelerin satışa hazır paketler halinde bulunduğu, tanık…’ın soruşturma aşamasındaki beyanları, sanık …’ın aşamalardaki beyanları, fiziki takip tutanağı içeriğinden sabit olmakla, kendi beyanları ile kendi suçlarının ortaya çıkmasına yardım ve hizmet eden sanıklar hakkında etkin pişmanlık hükümleri uygulanmak suretiyle mahkûmiyetlerine karar verildiği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
Bozmaya uyulduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği, mahkemenin delillerin değerlendirilmesine ve suçun sübutuna ilişkin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, sanıklar müdafileri ile sanık …’ın nin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümlerde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 12.10.2021 tarihli ve 2021/266 Esas, 2021/329 Karar sayılı kararında sanıklar müdafileri ve sanık … tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanıklar müdafileri ve sanık …’ın temyiz sebeplerinin reddiyle, hükümlerin Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
29.03.2023 tarihinde karar verildi.