YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/1387
KARAR NO : 2023/3291
KARAR TARİHİ : 11.04.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2016/28 E., 2016/288 K.
SUÇ : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düşme
Sanık hakkında bozma ilâmı üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Havza Cumhuriyet Başsavcılığının, 12.01.2016 tarihli iddianamesi ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 191 inci maddesinin birinci fıkrası ile dördüncü fıkrasının (a) bendi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
2. Havza Asliye Ceza Mahkemesinin, 31.03.2016 tarihli ve 2016/28 Esas, 2016/288 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin birinci fıkrası, aynı Kanun’un 31 inci maddesinin üçüncü fıkrası ve 62 inci maddesi uyarınca 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle; eksik inceleme yapıldığına, ısrar koşulunun oluşmadığına, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkindir.
III. GEREKÇE
1. UYAP sistemi üzerinden alınan nüfus kayıt örneğine göre 12.01.1998 doğumlu olan ve suç tarihinde 15-18 yaş aralığında bulunan sanığın yargılama konusu eylemi için, 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve ikinci fıkrası gereği, 5 yıl 4 ay olağan zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.
2. Karar tarihi olan 31.03.2016 tarihinden temyiz incelemesinin yapıldığı tarihe kadar, 5 yıl 4 aylık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Havza Asliye Ceza Mahkemesinin, 31.03.2016 tarihli ve 2016/28 Esas, 2016/288 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz talebi yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereğince BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
11.04.2023 tarihinde karar verildi.