Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2022/11863 E. 2023/678 K. 06.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/11863
KARAR NO : 2023/678
KARAR TARİHİ : 06.02.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : İlk derece mahkemesi hükmünün eleştirilip düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz
istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
A. Küçükçekmece 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 22.04.2022 tarihli ve 2021/9 Esas, 2022/113 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) ve (b) bentleri, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi ve 58 inci maddesi uyarınca 15 yıl 9 ay hapis ve 33.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
B. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 10.06.2022 tarihli ve 2022/1687 Esas, 2022/1645 Karar sayılı kararı ile, sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan, re’sen de istinafa tabi olan hükümdeki hukuka aykırılıklar eleştirilerek ve düzeltilerek, hükme yönelik sanık ve müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağına,
2. Takdiri indirim nedeninin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmadan hüküm kurulduğuna,
3. Eksik inceleme ile karar verildiğine,
ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanık …’in önce yutmaya çalıştığı, müdahale edilmesi üzerine de yere doğru atmaya çalıştığı ve kaba üst aramasında sağ yan cebinde bulunan maddeler kontrol edildiğinde 18 adet ve ağırlığı 7.78 gr
gelen şeffaf poşete sarılı vaziyette beyaz kristalimsi uyuşturucu madde, 0.35 gr gelen yine şeffaf poşete sarılı vaziyette toz kahverenkli uyuşturucu madde ve daralı ağırlığı 14.72 gr gelen şeffaf poşet içerisinde yeşil otumsu iri toz şeklinde narkotik madde olduğunun tespit edildiği olayda; sanığın günlük kullanım sınırının üzerinde uyuşturucu maddelerden metamfetamin, eroin ve sentetik kannabinoid cinsi uyuşturucu maddeler ile yakalanmış olması, uyuşturucu maddelerin birbirine yakın miktarlarda satışa hazır bir halde bölünmüş olması, ele geçirilen maddelerin miktarı, çeşitliliği ayrıca ekonomik durumu ile orantısız miktarda uyuşturucu madde ile yakalanmış olması, tanık Murat’ın sanıktan uyuşturucu madde satın almak için buluştuğunu beyan etmesi birlikte değerlendirildiğinde sanığın suça konu uyuşturucu maddeleri ticari amaçla bulundurduğu ve satışa arz ettiği, böylece üzerine atılı uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçunu işlediği, uyuşturucu maddenin satışa arz edildiği yerin yürüyüş mesafesi olarak 200 metre yakınında 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendinde sayılan yurt, hastane, özel eğitim kursu olan yerler bulunduğunun uzman bilirkişi marifeti ile belirlendiği gerekçesiyle sanığın pişman olduğu yolunda olumlu kanaat edinilmemesi, sabıkalı geçmişi, suç işlemekten çekinmemesi, ıslah olmaması ve takdiri indirimin sanık üzerinde olumlu bir etki yaratacağı yolunda olumlu kanaat edinilmemesi nedeniyle 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi uygulanmaksızın sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince sanık hakkındaki hükmün sanığın adli sicil kaydında bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının açıklanması için mahkemesine ihbarda bulunulmaması hususu eleştirilip, ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtar edilmemesi, ambalajların 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin birinci fıkrası gereğince müsaderesine karar verilmesi gerekirken 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası gereğince müsaderesine karar verilmesi ve suçta kullanıldığı anlaşılan adli emanette kayıtlı cep telefonunun müsaderesi yerine iadesine karar verilmesi nedenleriyle hukuka aykırılıklar düzeltilerek İlk Derece Mahkemesi hükmüne yönelik istinaf başvurusunun/başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin sanık hakkında uygulanmamasına ve delillerin tamamının toplandığına ilişkin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş,

hükümde açıklanan gerekçeler tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 10.06.2022 tarihli ve 2022/1687 Esas, 2022/1645 Karar sayılı kararında sanık ve müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Küçükçekmece 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
06.02.2023 tarihinde karar verildi.