Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2022/11525 E. 2023/5735 K. 20.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/11525
KARAR NO : 2023/5735
KARAR TARİHİ : 20.06.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2019/245 E., 2019/796 K.
SUÇ : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
İNCELEME KONUSU KARAR: Mahkûmiyet

Turgutlu 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 30.05.2019 tarihli ve 2019/245 Esas, 2019/796 Karar sayılı kararı ile, hükümlü hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 191 inci maddesinin birinci fıkrası ve 62 nci maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun’un 51 inci maddesi uyarınca cezasının ertelenmesine karar verildiği, hükmün, istinaf edilmeksizin 25.06.2019 tarihinde usûlüne uygun şekilde kesinleştiği anlaşılmıştır.

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 26.06.2022 tarihli ve 2020/19276 sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 18.07.2022 tarihli ve KYB-2022/96876 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:
I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 18.07.2022 tarihli ve KYB-2022/96876 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
“Sanığın 01.10.2018 tarihli eylemi sebebiyle, Turgutlu Cumhuriyet Başsavcılığının 11.02.2019 tarihli iddianamesi ile açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonunda, Turgutlu 4. Asliye Ceza Mahkemesince sanığın mahkumiyetine karar verilmiş ise de,
Somut olayda, adı geçen sanığın evvelce 18.03.2016 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak eylemi sebebiyle yapılan soruşturma evresi neticesinde, Turgutlu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 30.03.2017 tarihli ve 2016/1896 soruşturma, 2017/390 sayılı kararı ile kamu davasının açılmasının 5 yıl süreyle ertelenmesine ve 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararı müteakip, şüphelinin yükümlülüklere uymamakta ısrar etmesi nedeniyle kamu davası açılması üzerine, Turgutlu 4. Asliye Ceza (Çocuk Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesinin 27.11.2018 tarihli ve 2017/197 Esas, 2018/687 Karar sayılı kararı ile ısrar şartının oluşmadığından bahisle kamu davasının durmasına karar verildiği anlaşılmakla,
5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin beşinci fıkrasında yer alan “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, durma kararı sonrası tedavi ve denetimli serbestlik tedbirlerine devam edilmesi üzerine Turgutlu Denetim Serbestlik Müdürlüğünün 28.01.2021 tarihli ve 2019/1 ÇDS sayılı yazısı ile sanığın tedavisinin tamamlandığının bildirildiği de dikkate alınarak, durma kararı öncesinde işlendiği anlaşılan iş bu incelemeye konu mahkumiyet kararına ilişkin olan 01.10.2018 tarihli eylemin, denetim süresi içerisinde işlenmesi nedeniyle aynı maddenin dördüncü fıkrası kapsamında erteleme kararının ihlali niteliğinde olduğu cihetle, eylemin müstakil bir suç oluşturmayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde mahkûmiyet kararı verilmesinde isabet görülmemiştir. “

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.
II. GEREKÇE
A. Şüpheli hakkında, 01.10.2018 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Turgutlu Cumhuriyet Başsavcılığının 11.02.2019 tarihli ve 2018/6467 Soruşturma, 2019/356 Esas, 2019/334 sayılı iddianamesi ile Turgutlu 4. Asliye Ceza Mahkemesine 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca doğrudan kamu davası açıldığı, Turgutlu 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 30.05.2019 tarihli ve 2019/245 Esas, 2019/796 Karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin birinci fıkrası ve 62 nci maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun’un 51 inci maddesi uyarınca cezasının ertelenmesine karar verildiği, hükmün istinaf edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır.
B. Turgutlu 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/197 Esas ve 2018/687 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde;
1. Şüpheli hakkında, daha önceden 18.03.2016 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Turgutlu Cumhuriyet Başsavcılığının 05.05.2016 tarihli ve 2016/1896 soruşturma, 2016/56 Karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine, aynı maddenin üçüncü fıkrası uyarınca iki yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, kararın yaşı küçük sanığa ve zorunlu müdafiine 09.05.2016 tarihinde tebliğ edilerek tedbirin infazı için 09.06.2016 tarihinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
2. Yükümlülüklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi nedeniyle erteleme kararının kaldırılarak Turgutlu Cumhuriyet Başsavcılığının 30.03.2017 tarihli ve 2016/1896 Soruşturma, 2017/390 Esas, 2017/336 sayılı iddianamesi ile Turgutlu 4. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
3. Turgutlu 4.Asliye Ceza Mahkemesinin 27.11.2018 tarihli ve 2017/197 Esas, 2018/687 Karar sayılı kararı ile, ısrar şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrasının ikinci cümlesi uyarınca “kamu davasının durmasına” ve erteleme kararı ile birlikte verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin devamına karar verildiği, durma kararının 17.12.2018 tarihinde itiraz edilmeksizin kesinleştiği,

4. Durma kararı sonrası tedavi ve denetimli serbestlik tedbirlerine devam edilmesi üzerine Turgutlu Denetim Serbestlik Müdürlüğünün 28.01.2021 tarihli ve 2019/1 ÇDS sayılı yazısı ile sanığın tedavisinin tamamlandığının bildirildiği,
Anlaşılmıştır.

C. 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin beşinci fıkrasında yer alan “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.” şeklindeki düzenleme dikkate alındığında,
Somut olayda, sanığın daha önceden 18.03.2016 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma eylemi nedeniyle yapılan soruşturma sonucunda, Turgutlu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 05.05.2016 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararı takiben, yükümlülüklere uymamakta ısrar etmesi nedeniyle kamu davası açılması üzerine, Turgutlu 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 27.11.2018 tarihli kararı ile ısrar şartının oluşmadığı gerekçesiyle “kamu davasının durmasına” karar verildiği, durma kararının itiraz edilmeksizin 17.12.2018 tarihinde kesinleştiği, durma kararıyla birlikte 05.05.2016 tarihli erteleme kararının hukuki varlığını sürdürdüğü, durma kararının kesinleşmesinden önce işlenen 01.10.2018 tarihli eylemin, erteleme süresi içerisinde işlenmesi nedeniyle 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin dördüncü fıkrası kapsamında erteleme kararının ihlali niteliğinde olduğu, aynı maddenin beşinci fıkrası uyarınca ayrı soruşturma ve kovuşturma yapma yasağı bulunduğu, eylemin müstakil bir suç oluşturmayacağı anlaşıldığından, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca “düşme” kararı verilerek Turgutlu 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/197 Esas sayılı dosyasına ihbarda bulunulması gerektiği gözetilmeden sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi, Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma istemi yerinde görülmüştür.
III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. Turgutlu 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 30.05.2019 tarihli ve 2019/245 Esas, 2019/796 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
20.06.2023 tarihinde karar verildi.