YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/11266
KARAR NO : 2022/9825
KARAR TARİHİ : 03.10.2022
Mahkeme : İSTANBUL Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi
Suç : Uyuşturucu madde ithal etme
Hükümler : 1- Mahkûmiyet: İstanbul 20. Ağır Ceza Mahkemesinin 28/10/2021 tarih, 2021/378 esas ve 2021/436 sayılı kararı
2- İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 07/03/2022 tarih, 2021/3522 esas ve 2022/681 sayılı kararı
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre incelendi:
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Sanık müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin, CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır.
5271 sayılı CMK’nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak, sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde belirttiği delillerin mahkûmiyet için yeterli olmadığına ve suç vasfına dair temyiz sebeplerinin hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu değerlendirilerek, anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede,
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenin dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Olay tutanağı içeriği, sanık savunmaları, suça konu uyuşturucu madde miktarı ve tüm dosya kapsamına göre; olay tarihinde kullanım sınırında bulunan suç konusu uyuşturucu maddenin içinde olduğu çantayı İran’da yaşayan Motjeba isimli bir arkadaşının kendisine verdiğini, valizi otele yerleştirdikten 3 – 4 gün sonra İstanbul’da Motjeba’nın bir arkadaşının alacağını ve başkasına vermek amacıyla uyuşturucu madde taşıdığını beyan ederek kendi suçunun ortaya çıkmasına yardım ve hizmet eden sanık hakkında TCK’nın 192/3. maddesindeki etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, tutuklu kaldığı süreye ve tutuklama koşullarında değişiklik bulunmamasına göre, sanık hakkındaki tahliye talebinin reddine,
28/02/2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun’un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 304/1. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 20. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmesine, 03/10/2022 tarihinde Üye …’ın karşı oyu ve oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
İran uyruklu Sanık …’un hava yolu ile Türkiye’ye girişi sırasında yanında getirmiş olduğu bağajında X-RAY cihazı ve dedektör köpekler vasıtasıyla yapılan kontrollerde oluşan şüphe üzerine, yapılan arama sonucu, brüt 517 gram (net 295 gram) gelen uyuşturucu maddelerden esrarın yakalandığı, sanığın kollukta alınan ifadesi ve hakim huzurunda yapılan sorgusunda, Türkiye’ye tatil için geldiğini, uyuşturucu maddelerin kime ait olduğunu bilmediğini, kovuşturma sırasında alınan savunmasında ise Türkiye’ye çalışmak için geldiğini, suça konu uyuşturucu maddelerin kendisine ait olduğunu, kullanmak amacıyla yanında getirdiğini belirttiği,
İlk ifadesi ve sorgusunda tatil amacıyla Türkiye’ye geldiğini belirten sanıktan (Türkiye’yi ve Türkçe’yi bilmediğini belirten, geçerli bir ikamet ya da çalışma izin belgesi sunmayan sanığın kovuşturma aşamasında çalışmak maksatlı Türkiye’ye geldiği yönündeki savunmasına itibar edilmemesi gerektiği değerlendirilmiştir) ele geçirilen uyuşturucu maddenin 517 gram oluşu ve bir kişinin bir gün içerisinde bir kaç gram esrar tüketebileceği hususları dikkate alındığında, bir kişiye aylarca yetecek miktardaki uyuşturucu maddenin kullanım sınırlarından hayli fazla olması nedeniyle ticaret maksatlı olarak sanık tarafından ülkeye sokulduğunun kabulünün gerektiği, sanık tarafından yakalanan uyuşturucu maddeyle irtibatının bulunduğu kabul edilmese bile TCK’nın 188/1. maddesi uyarınca cezalandırılmasının gerekeceği düşüncesiyle, sayın çoğunluğun sanığın uyuşturucu maddenin kendisine ait olduğunu kabul etmesi nedeniyle hakkında TCK’nın 192/3. maddesinde etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği yönündeki kararına katılmıyorum. 03.10.2022