Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2022/10657 E. 2023/3917 K. 03.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/10657
KARAR NO : 2023/3917
KARAR TARİHİ : 03.05.2023

T U T U K L U

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2022/186 E., 2022/382 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma

HÜKÜMLER : Hükmün düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddi
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar müdafileri

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ
A. … 7. Ağır Ceza Mahkemesinin, 07.09.2021 tarihli ve 2021/388 Esas, 2021/444 Karar sayılı kararı ile … 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/309 Esas sayılı dosyası ile aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunması sebebiyle her iki dosyanın birleştirilmesine, yargılamaya … 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/309 Esas sayılı dosyası üzerinden devam olunmasına karar verilmiştir.
B. … 7. Ağır Ceza Mahkemesinin, 02.12.2021 tarihli ve 2019/309 Esas, 2021/590 Karar sayılı kararı ile sanık …’in uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü ve beşinci fıkraları, 192 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi ve 58 inci maddesi uyarınca 9 yıl hapis ve 30.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına; sanıklar… Kesin ve …’nin uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü ve beşinci fıkraları, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 13 yıl 9 ay hapis ve 37.500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
C. … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 18.03.2022 tarihli ve 2022/186 Esas, 2022/382 Karar sayılı kararı ile, sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlerdeki hukuka aykırılık düzeltilerek, hükümlere yönelik sanıklar müdafilerinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
D. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca özetle; taksitlendirilmesine karar verilen adli para cezasının ödenmemesi halinde infazı kısıtlar şekilde ödenmeyen adli para cezasının tamamının tahsili ile hapse veya kamuya yararlı bir işte çalışma şeklinde yaptırıma çevrilmesine karar verilmesinin hukuka aykırı olması nedeniyle hükümlerin düzeltilerek temyiz istemlerinin esastan reddi yönünde karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,

2. Muhbir olduğu anlaşılan … ile kolluk görevlilerinin sanığa tuzak kurduklarına,
3. Temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmemesi gerektiğine,
4. Sanıkların suça iştirak ettiklerine dair tek delilin gizli soruşturmacı beyanı olduğuna, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin beşinci fıkrasının uygulanmasının hukuka aykırı olduğuna,
5. 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin sanık hakkında uygulanmamasının hukuka aykırı olduğuna,
İlişkindir.
B. Sanık … ve … müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
2. 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin beşinci fıkrasının uygulanmasının hukuka aykırı olduğuna,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Kimliğinin gizli kalmasını isteyen muhbirden alınan ihbarda …’in uyuşturucu madde sevkiyatı için nakliyeci aradığı bilgisinin alınması üzerine, Cumhuriyet savcısının 24.05.2019 tarihli görevlendirme şerhiyle görevlendirme talep yazısında açık kimlikleri belirtilen adli kolluk görevlilerinin 5271 sayılı Kanun’un 160 ıncı ve 161 inci maddeleri uyarınca kimliğini gizleyen kolluk olarak görevlendirildikleri, 25.05.2019 tarihinde KGKG01 ve … kod numaralı adli kolluk görevlilerinin piyasadan temin ettikleri araçla nakliyeci kılığında Sinan ile buluşma sağladıkları, kolluk görevlilerinin aracına binen…ın yönlendirmesiyle… ve …in bulunduğu aracın yanına gidildiği ve bu aracın bir süre takip edilmesinden sonra araçların durduğu, sanıkların yol kenarındaki tarla içinde otlar arasına gizlenmiş uyuşturucu maddeyi kolluk görevlilerinin temin ettiği araca zulaladıkları, uyuşturucu maddenin tamamının araca sığmaması üzerine iki tur halinde nakliyeye karar verilerek kalan uyuşturucu maddenin tekrar otların arasına konulduğu,…ın yüklenemeyen uyuşturucu maddenin başında beklemesi için olay yerinde bırakıldığı, kolluk görevlisinin aracı ile… ve …in bulunduğu aracın yola çıkıldığı sırada çevrede hazır bekleyen kolluk görevlilerine haber verilerek yol üzerinde araçların durdurularak
uyuşturucu maddenin ele geçmesinin sağlandığı, akabinde…ın beklediği yerde beş paket uyuşturucu madde ile yakalandığı, suça konu maddelerin 13.200 gram esrar olduğunun tespit edildiği, olaydan sonra…ın etkin pişmanlıktan yararlanmak amacıyla somut olayda yakalanan uyuşturucunun bir kısmını gömdüğü yeri bildirmesi üzerine 06.04.2020 tarihinde ayrıca 6702 gram esrar ele geçirildiği anlaşılan olayda:
Sanık … hakkındaki ihbar ve ihbarla uyumlu gizli soruşturmacı beyanları ile sanığın ikrarı, 25.05.2019 tarihinde ve…ın beyanı üzerine 06.04.2020 tarihinde ele geçirilen uyuşturucu maddelerin bir bütünün parçası olması, usulüne uygun olarak görevlendirilen gizli soruşturmacıların sanıkların uyuşturucu maddeyi birlikte araca yüklediklerine dair beyanları karşısında sanıkların nakleden sıfatıyla fiil üzerinde hakimiyet kurdukları gerekçesiyle sanıkların mahkûmiyetlerine, ayrıca 06.04.2020 tarihinde ele geçirilen uyuşturucu maddeler bakımından beyanı ile kendi suçunun ortaya çıkmasını sağlayan Sinan hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince sanıklar hakkındaki hükmün gerekçeli karar başlığında suç tarihinin hatalı yazılması ve şartları oluşmadığı halde sanık … hakkında etkin pişmanlık hükmünün uygulanması hususu eleştirilip, müsadereye ilişkin hüküm fıkrasından “bilirkişi incelemesi sonucu” ibaresinden sonra gelen “tüketilen” ibaresinin çıkarılmasının gerektiği nedeniyle hukuka aykırılık düzeltilerek İlk Derece Mahkemesi hükümlerine yönelik istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiş; heyet başkanı 5271 sayılı Kanun’un 139 uncu maddesi uyarınca gizli soruşturmacı olarak tayin edilmedikleri ve 24.05.2019 tarihli görevlendirme yazısında kimlikleri yazılı olduğu halde kolluk görevlilerinin 5271 sayılı Kanun’un 58 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre duruşmaya katılma hakkı bulunanların yokluğunda dinlenmelerinin hukuka aykırı olduğu ve de … kod numaralı tanığın sanık … ile muhbir vasıtasıyla irtibata geçtiğini belirtmesi karşısında buluşmanın ayrıntıları, muhbirin buluşma ve görüşme sırasındaki rolü, uyuşturucu madde nakli hususunda ilk teklifin kimden geldiği hususlarında beyanı alındıktan sonra sonucuna göre işlemlerin hukuka uygunluğunun denetlenmesi gerektiği kanaatiyle karara muhalif kalmıştır.
IV. GEREKÇE
A. Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin sanık … için “25.05.2019, 06.04.2020” ve sanıklar … ve … için “25.05.2019” yazılması yerine tüm sanıklar yönünden “25.05.2019” olarak düzeltilmesi,

B. Muhbirin rızası olmaksızın kimliğinin açıklanamayacağına ilişkin 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun’un (2313 sayılı Kanun) 27 nci maddesinin 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanun’la yürürlükten kaldırıldığı, daha sonra 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanun’un (5607 sayılı Kanun) 19 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının 11.04.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6455 sayılı Kanun’la değiştirilerek benzer düzenleme yapıldığı, suç tarihinde yürürlükte olan 5607 sayılı Kanun’un 19 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesi karşısında, olayın niteliği de gözetilmek suretiyle muhbirin izni olmadığı takdirde kimliği açıklanmadan, izni olduğu takdirde kimliği açıklanarak tanık sıfatıyla dinlenmesi gerektiği gözetilmeden hüküm kurulması,
C. KGKG01 ve … kod numaralı adli kolluk görevlilerinin gizli soruşturmacı olarak görevlendirilmedikleri, 5271 sayılı Kanun’un 160 ıncı ve 161 inci maddeleri uyarınca Cumhuriyet savcısı tarafından görevlendirildikleri, 5271 sayılı Kanun’un 58 inci maddesine göre sadece bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarla ilgili olarak kimliklerinin gizli tutularak dinlenebilecekleri dikkate alınarak, KGKG01 ve … kod numaralı adli kolluk görevlilerinin sanık … ile muhbir vasıtasıyla ne zaman ve nasıl irtibata geçtikleri, muhbirin buluşma ve görüşme sırasındaki rolü, uyuşturucu madde nakli hususunda ilk teklifin kimden geldiği hususlarında detaylı beyanlarının alınmasından sonra, suça azmettirmeden veya tahrik etmeden elde edilen delillerin hukuka uygun olacağı gözetilerek tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
D. Kabul ve uygulamaya göre ise;
1. Sanıklar hakkında taksitlendirilmesine karar verilen adli para cezasının ödenmemesi halinde infazı kısıtlar ve 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin dördüncü fıkrasının son cümlesine aykırı olacak şekilde ödenmeyen adli para cezasının tamamının tahsili ile hapse veya kamuya yararlı bir işte çalışma şeklinde yaptırıma çevrilmesine karar verilmesi,
2. İlk derece mahkemesi hükmünden önce 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin uygulanması ile ilgili olarak 7242 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından sanıkların durumunun yeniden belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Hukuka aykırı görülmüştür.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanıkların müdafilerinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 18.03.2022 tarihli ve 2022/186 Esas, 2022/382 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 7. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
03.05.2023 tarihinde karar verildi.