Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/958 E. 2023/9325 K. 01.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/958
KARAR NO : 2023/9325
KARAR TARİHİ : 01.11.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/536 E., 2015/954 K.
SUÇ : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin, hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

A. Sanık hakkında, Adana Cumhuriyet Başsavcılığınca kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan dolayı başlatılan soruşturmada, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 6545 sayılı Kanun ile değişik 191 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 27.02.2015 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararı verilmiştir.

B. Sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gerektirdiği yükümlülüklere uymadığının bildirilmesi üzerine Adana Cumhuriyet Başsavcılığının 23.06.2015 tarihli iddianamesi ile 5237 sayılı Kanun’un 6545 sayılı Kanun ile değişik 191 inci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi fıkrası uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.

C. Adana 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 18.12.2015 tarihli ve 2015/936 Esas, 2015/954 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

D. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca özetle; hükmün onanması yönünde karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık 18.12.2015 tarihli dilekçesi ile temyiz talebinde bulunmuştur.

III. OLAY VE OLGULAR

” 15.12.2014 günü saat 17:00 sıralarında Adana İl Emniyet Müdürlüğüne bağlı güven timi olarak görev yapan polis memurlarının Çakmak Plaza içerisinde durumundan şüphelendikleri sanığın yanına doğru gittikleri sırada sanığın üzerinde bulunan bir maddeyi alt kata doğru attığı, bunun üzerine polis memurlarının sanığı da yanlarına alarak sanığın attığı maddenin ne olduğunu anlamak için alt kata indikleri yaptıkları incelemede sanığın eroin maddesi olduğunun tespit edildiği, sanığın savunmasında suça konu uyuşturucu maddeyi tanımadığı bir şahıstan 10,00 TL karşılığında içmek için satın aldığını ikrar ettiği, Adana Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü’nün 10220 numaralı uzmanlık raporu ile sanıkta ele geçirilen maddenin eroin içerdiğinin tespit edildiği, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde satın almak suçundan yapılan soruşturma neticesinde Adana Cumhuriyet
Başsavcılığının 27.02.2015 tarih ve 2015/12466 Soruşturma, 2015/476 Karar sayılı kararı ile 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca sanık hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesine, sanığın tedavi ve denetimli serbestliğe tabi tutulmasına karar verildiği, söz konusu kararın 04.03.2015 tarihinde sanığa usulüne uygun tebliğ edildiği, daha sonra dosyanın Adana Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği, Adana Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 27.02.2015 tarihli çağrı yazısının 12.04.2015 tarihinde sanığa bizzat tebliğ edildiği, sanığa tedavi ve denetimli serbestlik kararının infazına uyması gereken kuralların 20.03.2015 tarihinde tebliğ edildiği, sanığın Adana Dr. Ekrem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi tarafından tedavi edildiği ve takip altına alındığı, ancak sanığın süreç içerisinde tedavi programının gereklerine uygun davranmadığının tespit edildiği, bunun üzerine Adana Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından sanığa tedavi programının gereklerine uygun davranması gerektiği hususundaki uyarı tebliğinin 30.05.2015 tarihli sanığa tebliğ edildiği, ancak sanığın yapılan tebligata rağmen belirlenen sürede Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne müracaat etmediği, sanığın kendisine yüklenen hükümlülüklere ve uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi nedeniyle hakkındaki denetimli serbestlik dosyasınnı kapatılmasına karar verildiği, sanığın kendisine uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar ettiğinin tespit edildiği, sanığın savunmasında uyuşturucu kullandığı ve kullanmak için bulundurduğunu ikrar ettiği, bu şekilde sanığın üzerine atılı uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanmak suçunu işlediği” gerekçesiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE

Kabul edilebilir bir temyiz başvurusu üzerine yapılan inceleme neticesinde;

Sanık hakkında, 6545 sayılı Kanun’un 68 inci maddesi ile değişik 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte verilen denetimli serbestlik tedbiri kararının içeriğinde, sanığın bu karara itiraz hakkı bulunduğuna ilişkin, itiraz süresi ve merciinin de gösterilmemesi suretiyle usulüne uygun bir yasa yolu bildirimi yapılmadığı için karar sanık tarafından öğrenilmiş olsa bile, 27.02.2015 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmediği ve kovuşturma şartlarının oluşmadığı dikkate alınarak, sanığa kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına karşı 15 gün içinde Sulh Ceza Hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte kararın yeniden tebliğ edilmesi gerektiğinden, bu kapsamda inceleme konusu olayda sanığın yükümlülüklerine uymaması eylemini, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmeden gerçekleştirdiği anlaşılmakla, sanık hakkında kovuşturma şartlarının oluşmaması nedeniyle, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereğince kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere, kamu davasının durmasına ve gerekli tebligat işlemlerinin
tamamlanarak, kararın infazına devam edilmesi için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi yerine yargılamaya devamla sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulması, nedeniyle hukuka aykırılık görülmüştür.

V. KARAR

Başkaca yönleri incelenmeyen Adana 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 18.12.2015 tarihli ve 2015/936 Esas, 2015/954 Karar sayılı kararının, gerekçe bölümünde açıklanan nedenle, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

01.11.2023 tarihinde karar verildi.