YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/9106
KARAR NO : 2023/4362
KARAR TARİHİ : 15.05.2023
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2013/220 E., 2016/98 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜMLER : 1. Mahkûmiyet (Sanıklar … ve … hakkında)
2. Beraat (Sanık … hakkında)
TEMYİZ EDENLER : 1. Sanıklar … ve … müdafileri
2. Cumhuriyet savcısı (sanık … aleyhine)
Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin, hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. Siverek Cumhuriyet Başsavcılığının, 11.10.2013 tarihli ve 2013/1041 Esas, 2013/2667 Soruşturma sayılı iddianamesi ile sanık …’ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca cezalandırılması istemiyle Siverek 1. Ağır Ceza Mahkemesinin
2013/220 Esas sayılı dosyasında kamu davası açılmıştır.
B. Siverek Cumhuriyet Başsavcılığının, 22.04.2014 tarihli ve 2013/4024 Esas, 2014/566 Soruşturma sayılı iddianamesi ile sanık …’un 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca cezalandırılması istemiyle Siverek 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/117 Esas sayılı dosyasında kamu davası açılmış, Siverek 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 02.05.2014 tarihli ve 2014/117 Esas, 2014/113 Karar sayılı kararı ile Siverek 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/220 Esas sayılı dosyası ile aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunması sebebiyle her iki dosyanın birleştirilmesine, yargılamaya Siverek 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/220 Esas sayılı dosyası üzerinden devam olunmasına karar verilmiştir.
C. Siverek Cumhuriyet Başsavcılığının, 09.12.2015 tarihli ve 2015/263 Esas, 2015/1635 Soruşturma sayılı iddianamesi ile sanık …’ın 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca cezalandırılması istemiyle Siverek 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/356 Esas sayılı dosyasında kamu davası açılmış, Siverek 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, 18.12.2015 tarihli ve 2015/356 Esas, 2015/359 Karar sayılı kararı ile Siverek 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/220 Esas sayılı dosyası ile aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunması sebebiyle her iki dosyanın birleştirilmesine, yargılamaya Siverek 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/220 Esas sayılı dosyası üzerinden devam olunmasına karar verilmiştir.
D. Siverek 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 08.03.2016 tarihli ve 2013/220 Esas, 2016/98 Karar sayılı kararı ile;
1. Sanık …’ın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 192 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkraları ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 5 yıl hapis ve 6.240,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna,
2. Sanık …’un uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkraları ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 6 yıl 8 ay hapis ve 8.320,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna,
3. Sanık …’ın, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi gereğince beraatine,
Karar verilmiştir.
E. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca özetle; hükümlerin onanması yönünde karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle; süre tutum dilekçesi ile kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkindir.
B. Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri özetle; süre tutum dilekçesi ile hükmü temyiz ettiğine ilişkindir.
C. Cumhuriyet savcısının temyiz sebepleri özetle; beraat eden sanık … aleyhine, sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediği sabit olduğundan beraat hükmünün bozularak mahkûmiyetine karar verilmesi gerektiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Önleme arama kararına istinaden …-… yolu üzerinde…noktasında ilçe giriş istikametinde oluşturulan uygulama noktasına, 01.09.2013 günü saat 04:30 sıralarında şüpheli bir şekilde … plakalı aracın geldiğinin görülmesi üzerine araç kontrollü bir şekilde durdurulmuş, araç içerisinde şöför sanık … dışında başka bir şahsın bulunmadığı, yapılan kaba üst aramasında herhangi bir suç veya suç unsuruna rastlanılmadığı, araç içerisinden yoğun bir şekilde esrar kokusunun geldiğinin hissedilmesi üzerine aracın bagaj kısmı açıldığında 12 ayrı büyük boy siyah poşet içerisinde streç filme sarılı esrar maddelerinin tespit edildiği olayda;
Sanık …’ın, uyuşturucu maddeyi nasıl temin ettiği ve diğer sanık …’un uyuşturucunun nakledilmesindeki rolü hakkında kovuşturma aşamasında ayrıntılı beyanlarda bulunması üzerine suç duyurusunda bulunulmuş, sanık … hakkında da uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kamu davası açılarak inceleme konusu dava ile birleştirilmiş, yapılan yargılamada her ne kadar sanık … diğer sanık …’ın kendisine iftira attığını ve suça konu uyuşturucu madde ile bir ilgisinin bulunmadığını beyan etmiş ise de, sanığa ait olay tarihinde kullandığı telefon hattının getirtilen sinyal kayıtları üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesinde olay tarihinde sanık … ile birlikte aynı güzergahta hareket ettiğinin, sanık …’ın beyanlarını doğrular vaziyette seyir halinde bulunduğunun, diğer sanık ile görüşmelerinin bulunduğunun, olay gecesi sanık …’ın yakalandığı saatten hemen önce Siverek ilçesinde bulunduğunun ve Siverek’te bulunma sebebiyle ilgili mahkemeye sunduğu gerekçenin hayatın olağan akışına uygun bulunmadığının, bu hususta bildirdiği kişilerin tanık sıfatıyla
dinlenilmesinde bu kişilerin de beyanlarının hayatın olağan akışına uygun bulunmadığının, her iki sanığın da iştirak halinde suça konu uyuşturucu maddeyi naklettikleri sırada, sanık …’ın yakalandığı, diğer sanık …’un ise farklı araçta olduğundan olay yerinden kaçtığı kabul edilerek, ele geçen uyuşturucu maddenin cinsi, miktarı, ele geçirildiği yer, olay tutanağı, bilirkişi raporu, HTS kayıtları, kriminal rapor ve tüm dosya kapsamı dikkate alınarak; sanıklar … ve …’un temel cezaların alt sınırından uzaklaşılmak suretiyle mahkûmiyetlerine, sanık … hakkında sanık …’un suçunun ortaya çıkmasına yardım ve hizmet etmesi nedeniyle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
Alınan kriminal rapora göre; uyuşturucu maddelerin içinde bulunduğu siyah poşetlerden biri üzerinde her ne kadar sanık …’ın parmak izleri çıkmış ve bu sanık hakkında da dava açılarak inceleme konusu dava ile birleştirilmesine karar verilmiş ise de, sanıklar … ve …’un sanık …’ın suça iştirakiyle ilgili herhangi bir beyanlarının bulunmadığı, parmak izi dışında sanığın suça ne şekilde iştirak ettiğiyle ilgili başkaca herhangi bir bilgi ya da delilin tespit edilemediği, sanığın savunmalarının aksine üzerine atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden sanığın müsnet suçtan beraatine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Sanıklar … ve … Hakkında Kurulan Hükümler Yönünden
5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesi ile ilgili olarak 7242 sayılı Kanun’la yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanıklar müdafilerinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, eleştiri dışında hükümlerde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
B. Sanık … Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden
Ele geçen esrarın içinde bulunduğu siyah poşetler üzerinde sanık …’ın 6 adet parmak izinin tespit edilmesi ve sanık … ile olay tarihi öncesinde ve olay günü birçok görüşme yapan Kahraman adına kayıtlı 0536 630 41 76 numaralı GSM hattına ait adres bilgilerinin sanık …’ın verdiği adres
bilgileriyle aynı olduğunun anlaşılması karşısında; suç tarihinde bahsi geçen GSM hattının kim tarafından kullanıldığının ve sanık …’la ilgisinin tespiti için Kahraman’ın getirtilerek mahkemede tanık olarak dinlenilmesi, bu GSM hattının özel ya da kamu kurum ve kuruluşlarına kim tarafından irtibat numarası olarak verildiğinin ve varsa söz konusu hattın HTS kaydındaki en çok arayan ve aranan numaralardan hattı kullanan kişinin kolluk marifetiyle araştırılıp belirlenmesi, suç tarihi ve öncesine ilişkin bir aylık baz istasyonu bilgisini de içeren HTS kayıtlarının getirtilmesi, sonucuna göre tüm delillerin birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
A. Sanıklar … ve … Hakkında Kurulan Hükümler Yönünden
Gerekçe bölümünde (A) numaralı bentte açıklanan nedenlerle Siverek 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 08.03.2016 tarihli ve 2013/220 Esas, 2016/98 Karar sayılı kararında sanıklar müdafileri tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
B. Sanık … Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenlerle Siverek 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.03.2016 tarihli ve 2013/220 Esas, 2016/98 Karar sayılı kararında Cumhuriyet savcısının temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
15.05.2023 tarihinde karar verildi.