YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7779
KARAR NO : 2023/702
KARAR TARİHİ : 07.02.2023
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : İstinaf başvurularının esastan reddi
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
A. İstanbul Anadolu 10. Ağır Ceza Mahkemesinin, 24.12.2020 tarihli ve 2020/443 Esas, 2020/531 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (b) bendi, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü
fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 12 yıl 6 ay hapis hapis ve 25.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
B. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesinin, 05.03.2021 tarihli ve 2021/568 Esas, 2021/741 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan, hükme yönelik sanık ve müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
C. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca özetle; müsadere yönünden hukuka aykırılık düzeltilerek temyiz isteminin esastan reddi ile hükmün düzeltilerek onanması talebini içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendinin uygulanmaması gerektiğine, yeterli delil bulunmadığına, eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağına, sanığın olay yerine kullanıcı tanık gibi uyuşturucu almak için gittiğine, eksik inceleme ve araştırma yapıldığına ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanığın hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan tanık …..’a, kendisinde ele geçen uyuşturucu madde ile aynı cinste ve aynı şekilde paketlenmiş uyuşturucu maddeyi sattığının olay tutanağı, tutanak tanıkları beyanları, tanık …..’ın müdafisiz alınan soruşturma beyanları ile uyumlu telefon inceleme tutanağı ve Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumundan alınan iletişimin tespiti bilgileri ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığı gerekçesiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince isabetsizlik görülmediği gerekçesi ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
25.10.2019 tarihli olay tutanağına göre; çarşı ve mahalle bekçileri tarafından durumundan şüphelenilerek durdurulan tanık ……’ın üzerinde yapılan aramada uyuşturucu madde ele geçirildiği ve yine bu esnada tanık…’ın uyuşturucu maddeleri satın aldığı şahıs olarak 20 metre arkasında bulunan sanığı göstermesi üzerine sanığın yanına gidildiği sırada sanığın avucunda bulunan uyuşturucu maddeleri yere atarken yakalandığı olayda; suç tarihinde yürürlükte olan 772 sayılı Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu’na aykırı şekilde adli soruşturma yapma görev ve yetkisi bulunmayan çarşı ve mahalle bekçileri tarafından gerekli muhafaza tedbirleri alınarak olayın derhal en yakın adli soruşturma yapmaya yetkili adli mercilere haber verilmesi gerekirken, adli soruşturma yapılarak hukuka aykırı şekilde ele geçirilen uyuşturucu maddelerin, “suçun maddi konusu” ve “suç delili” olarak hükme esas alınamayacağı gözetilmeden, sanığın beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesinin kanuna aykırı olduğu tespit edilmekle hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesinin, 05.03.2021 tarihli ve 2021/568 Esas, 2021/741 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Bozmanın niteliğine göre sanığın SALIVERİLMESİNE, başka bir suçtan hükümlü ya da tutuklu bulunmadığı takdirde salıverilmesinin sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca İstanbul Anadolu 10. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 28. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
07.02.2023 tarihinde karar verildi.