YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7594
KARAR NO : 2023/721
KARAR TARİHİ : 07.02.2023
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : İstinaf başvurularının esastan reddi
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
A. Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 19.11.2020 tarihli ve 2020/281 Esas, 2020/341 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrasının son cümlesi, dördüncü fıkrasının (b) bendi, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 18 yıl 9 ay hapis ve 25.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına hak yoksunluklarının uygulanmasına karar verilmiştir.
B. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 24.02.2021 tarihli ve 2021/47 Esas, 2021/190 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan, hükme yönelik sanık ve müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
5237 sayılı Kanun’un 32 nci maddesi kapsamında alınan raporun usul ve yasaya aykırı olduğuna,
B. Sanığın temyiz sebepleri özetle;
Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine,
ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Uyuşturucu madde sattığına ilişkin ihbar gelen sanık hakkında fiziki takibe başlandığı, sanığın olay tarihinde kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan soruşturma başlatılan ve dosyada tanık olarak dinlenen tanık … ile buluştukları, aralarında alışverişin gerçekleştiği, sanığın yanından ayrılan tanık …’un durdurulduğu ve kendi rızası ile polislere 2 adet MDMA içeren hapları teslim ettiği, tanık …’un soruşturma aşamasındaki beyanında hapları sanıktan aldığını söylediği, kovuşturma aşamasında dinlenen tutanak mümzi beyanı, sanık savunmaları ve alışverişin camiiye 80 metre mesafede
gerçekleştiğinin tespiti gerekçesiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince, hükümde isabetsizlik görülmediği gerekçesi ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Temyiz incelemesi neticesinde; İlk Derece Mahkemesinin, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasına, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 32 nci maddesi kapsamında alınan raporun usul ve yasaya uygun olduğuna ilişkin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, aşağıda belirtilen dışında hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
Sanığa verilen adli para cezasının 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereğince taksitlendirilmesine karar verildikten sonra kararda “ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceği ihtarı” belirtilmeyerek 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin dördüncü fıkrasının son cümlesine aykırı davranılması,
Değerlendirilmiş; bu hususun Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle sanık ve müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden Adana Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 24.02.2021 tarihli ve 2021/47 Esas, 2021/190 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 303 üncü maddesi gereği İlk Derece Mahkemesi hükmünde,
Hüküm fıkrasında, sanığa verilen adli para cezasının taksitlendirilmesine ilişkin bölümde yer alan “…tahsil edileceği” ibaresinden sonra gelmek üzere “.. ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ” ibaresinin eklenmesi,
Suretiyle, İlk Derece Mahkemesi hükmündeki hukuka aykırılığın DÜZELTİLEREK, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanık hakkındaki salıverilme talebinin REDDİNE,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Mersin 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Adana Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
07.02.2023 tarihinde karar verildi.