Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/7279 E. 2023/873 K. 09.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7279
KARAR NO : 2023/873
KARAR TARİHİ : 09.02.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi kararı

İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde

temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ

A. Eskişehir 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 15.10.2019 tarihli ve 2019/383 Esas, 2019/480 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 17 yıl 6 ay hapis ve 50.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve sanık adına tescilli olup suçta kullanılan aracın müsaderesine karar verilmiştir.

B. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesinin, 17.02.2021 tarihli ve 2020/1174 Esas, 2021/110 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan ve re’sen istinafa tabi olan hükmün düzeltilerek, hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca eleştirili esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık müdafiinin temyiz sebepleri;

1. Temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmemesi gerektiğine,

2. Sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine,

İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü

Sanık …’ın kendi adına kayıtlı olan ve sürücüsü olduğu araç ile uyuşturucu madde taşıyacağı bilgisi üzerine aracın durdurulduğu, sürücüsünün sanık …, yolcusunun ise hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilen … olduğunun tespit edildiği, Cumhuriyet savcısının yazılı arama emrine istinaden araçta yapılan aramada; aracın zemin kısmına gizlenmiş ve sonradan oluşturulmuş olan bölmelerde 102 paket halinde net 50180 gram ( 20121,72 gram net eroin miktarlı ve 4922,36 gram net 6-mam miktarlı) uyuşturucu maddelerin ele geçirildiği olayda; sanık hakkında elde edilen bilgiler, ele geçen madde miktarının kullanım sınırının çok üzerinde olmasıyla sabit olduğu, sanığın ifadelerinde adı geçen Aram Hüseyin Feza ve Tuncay hakkındaki bilgilerin yetersiz olması ve kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğinden etkin pişmanlık hükümleri de uygulanmayarak sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyetine karar verildiği anlaşılmıştır.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından sonuç cezanın 18 yıl 6 ay hapis ve 50.000,00 TL APC olarak belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde eksik ceza tayinine hükmolunduğuna dair eleştiri dışında isabetsizlik bulunmadığı; ancak hükümde müsaderesine karar verilirken uygulama maddelerinin hatalı gösterildiği adli emanetteki eşyaların 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin birinci fıkrası ve adli emanetteki uyuşturucu maddelerin ve şahit numunenin ise 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle ilk derece mahkemesi hükmünün bu hususlar yönünden düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE

İlk derece mahkemesinin sonuç cezanın belirlenmesine yönelik uygulamasında isabetsizlik görülmediğinden, Bölge Adliye Mahkemesi’nin bu yöndeki eleştirisi yerinde görülmemiştir.

Ele geçirilen uyuşturucu madde miktarı ile oluşturduğu tehlikenin ağırlığı dikkate alındığında, 5237 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki orantılılık ilkesi ile 5237 sayılı Kanun’un 61 inci maddesi gereğince temel cezaların üst sınırı veya üst sınıra yakın belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, eksik ceza tayini aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.

Temyiz incelemesi neticesinde; İlk Derece Mahkemesinin suçun vasfına, sübutuna, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasına ilişkin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesinin, 17.02.2021 tarihli ve 2020/1174 Esas, 2021/110 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Hükmolunan ceza miktarı ve tutuklu kalınan süreye göre sanık hakkındaki tahliye talebinin reddine,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Eskişehir 3. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

09.02.2023 tarihinde karar verildi.