Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/7176 E. 2023/1101 K. 15.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7176
KARAR NO : 2023/1101
KARAR TARİHİ : 15.02.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ
A. Bursa 6. Ağır Ceza Mahkemesinin, 21.10.2020 tarihli ve 2020/223 Esas, 2020/322 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi ve 58 inci maddesi uyarınca 11 yıl hapis ve 22.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
B. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 08.02.2021 tarihli ve 2021/49 Esas, 2021/335 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
C. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca özetle; temyiz talebinin yerinde olmaması nedeniyle esastan reddi ile hükmün onanması yönünde karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Sanığın sevk ve idaresinde bulunan aracın önleme arama kararı olmaksızın durdurulması ve makul şüphe şartı gerçekleşmeden Cumhuriyet savcısının yazılı arama emrine istinaden araçta arama yapılmasının hukuka aykırı olduğuna,
2. Sanığın uyuşturucu maddeyi temin ettiğini belirttiği şahıslar hakkında yeterli araştırma yapılmaması sebebiyle eksik inceleme yapıldığına,
3. Sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Uyuşturucu madde suçlarına yönelik yapılan çalışmalar kapsamında, sanık …’in sürücüsü olduğu ve hakkında verilen beraat hükmü kesinleşen temyiz dışı sanık …’nın sağ ön yolcu koltuğunda bulunduğu aracın durdurulduğu, şüphe üzerine Cumhuriyet savcısından alınan yazılı arama emrine istinaden araçta yapılan arama sonucu metamfetamin ele geçirilen olayda:
Suça konu uyuşturucu maddenin kişisel kullanım sınırının üzerinde olması ve sanığın ikrarı karşısında eylemin sabit olduğu, sanığın ikrarının suçunun ortaya çıkmasına katkısının bulunmaması ve uyuşturucu maddeyi temin ettiğini söylediği Selo isimli şahıs hakkında verdiği bilgilerin soyut nitelikte olması karşısında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince, isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun sübutuna ilişkin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, arama kararının hukuka uygun olduğu ve delillerin hukuka uygun olarak toplandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, aşağıda belirtilenler dışında hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
A. Sanığın savunmasında istikrarlı olarak suça konu uyuşturucu maddeyi… isimli şahsın aracılığıyla temin ettiğini beyan etmesi, hakkında beraat hükmü verilen temyiz dışı sanık …’nın savunmasının sanığın beyanlarını doğrular nitelikte olması ve temyiz dilekçesinde… isimli şahsa ait telefon numarasının bildirilmesi karşısında, 08.07.2020 ila 12.07.2020 tarihlerini kapsayacak şekilde,…’a ait olduğu belirtilen ….nolu hata ait görüşme ve baz istasyonlarını gösterir HTS kayıtlarının getirtilip sanık ile telefon irtibatı olup olmadığının tespit edilerek ve ayrıca sanığın savunması doğrultusunda gerekli tüm araştırmalar yapılarak,… isimli şahsın tespiti halinde tanık olarak dinlenmesi, gerektiğinde suç duyurusunda bulunularak makul süre soruşturmanın sonucunun beklenmesi, dava açıldığı takdirde bu dava ile birleştirilmesi sağlanarak, sonucuna göre sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 192 inci maddesinin üçüncü fıkrasında öngörülen etkin pişmanlık hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,

B. Sanığa verilen adli para cezasının 5237 sayılı Kanun’un 52 inci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca taksitlendirilmesine karar verildikten sonra kararda “ ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceği” ihtarı yerine “kısmen veya tamamen hapse çevrilerek 5275 sayılı Kanun’un 106 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince infaz edileceği hususunun ihtarına” karar verilerek 5237 sayılı Kanun’un 52 inci maddesinin dördüncü fıkrasının son cümlesine aykırı davranılması,
Hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde (A) ve (B) harfleri ile gösterilen bentlerde açıklanan nedenlerle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 08.02.2021 tarihli ve 2021/49 Esas, 2021/335 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Bozmanın niteliği ile tutukluluk süresi ve tutuklama koşullarında değişiklik bulunmaması karşısında sanık hakkındaki salıverilme talebinin REDDİNE,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca Bursa 6. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
15.02.2023 tarihinde karar verildi.