Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/6790 E. 2023/9620 K. 08.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/6790
KARAR NO : 2023/9620
KARAR TARİHİ : 08.11.2023

T U T U K L U

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz isteminin esastan reddiyle hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ
A. Ağrı 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 26.11.2020 tarihli ve 2019/351 Esas, 2020/351 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 43 üncü maddesi, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi ve 58 inci maddesi uyarınca 11 yıl 1 ay 10 gün hapis ve 22.200,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
B. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 26.02.2021 tarihli ve 2021/46 Esas, 2021/406 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Kararın hukuka, usûl ve yasaya aykırı olduğuna,
2. Yetersiz gerekçe ile karar verildiğine,
3. İletişimin denetlenmesine yönelik verilen karar hukuka aykırı olduğuna,
4. Sanığın kullanıcı olduğuna,
5. Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine,
6. Her türlü şüpheden uzak, somut, kesin ve inandırıcı delil olmadığına,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. 27.04.2019 tarihli olay kapsamında,
5271 sayılı Kanun’un 135 inci maddesi kapsamında iletişimi dinlenen sanık …’in hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşma yapılan …. isimli şahıs ile 27.04.2019 tarihinde saat 13:50-15:48 arasında gerçekleştirdiği Tape 18-22-24-25-27-28-29-32-33-41 nolu telefon görüşmelerinden uyuşturucu madde ticareti olabileceği değerlendirilen konuşmaların tespit edildiği, yine devam eden görüşmelerde sanık …’in telefonundan …. ile temyiz incelemesi dışı sanık …’in görüşme gerçekleştirdiği, yapılan görüşme neticesinde sanık …’in uyuşturucu madde kullanıcısı …’nın talep ettiği uyuşturucu maddeleri sanık … aracılığı ile ulaştıracağı ve bu suretle uyuşturucu alışverişinin gerçekleştirileceğinin değerlendirilmesiyle Narkotik Şube görevlilerince aynı gün saat 16:10 sıralarında uyuşturucu madde alışverişinin gerçekleşeceği eski kadın doğum hastanesi olan şuan Ağrı Denetim Serbestlik Müdürlüğü olarak faaliyet gösteren binanın çevresinde tertibat alınarak fiziki takibe başlanıldığı, bir müddet sonra uyuşturucu madde alacağı değerlendirilen …’nın sanık … ile buluşma gerçekleştirdiği, bu esnada şüpheli …’in yanında bulunan …’ya bir paket verdiğinin Narkotik görevlilerince görüldüğü ve sanık ile tanığın olay yerinden ayrıldığı, …’nın durdurulduğu ve üzerinde metamfetamin ele geçirildiği, tanık …’nın soruşturma aşamasında tape kayıtları ve fiziki takip tutanakları ile uyumlu şekilde uyuşturucu madde almak için sanık …’i aradığını, ona parasını verdiğini ve yönlendirdiği yere gittiğinde diğer sanık … ile karşılaştığını ve …’in ona uyuşturucuyu verdiğini beyan ettiği, tape kayıtlarından tanığın sanık …’i aradığı ve yakalanan uyuşturucu madde ile uyumlu şekilde konuştukları, aynı şekilde tanığın sanık …’in telefonundan sanık … ile konuştuğu, fiziki takip sonucu buluşma sonrasında hemen yakalanan tanığın üzerinde uyuşturucu madde ele geçirilmesi ile tanığın olayı ikrar etmesi karşısında her ne kadar yargılama aşamasında tanık beyanlarından dönmüş ve sanıklar da suçlamaları kabul etmemiş iseler de, tanığın soruşturma beyanının olayın oluşu ile tam örtüşmesi, sanıkların savunmalarının suçtan kurtulmaya yönelik olması karşısında tanığın soruşturma beyanına itibar edilmediği ve sanık …’in tanığa sattığı uyuşturucu maddeyi diğer sanık … aracılığı ile teslim ettiği ve bu suretle sanık …’in uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediği gerekçesiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.
2. 27.04.2019 tarihli olay kapsamında,
5271 sayılı Kanun’un 135 inci maddesi kapsamında iletişimi dinlenen sanık …’in ara yakalama kapsamında hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan
… isimli şahıs ile 27.04.2019 tarihi ve saat 18:45-20:29 arasında gerçekleştirilen Tape 44-65-71-73-79-80-81-82-83 nolu görüşmelerde uyuşturucu madde ticaret olabileceği değerlendirilen konuşmaların tespit edildiği, fiziki takibe başlandığı, … isimli şahsın sanık …’in ikametinin giriş kapısında beklemeye başladığı, sanık …’in ikametinin içerisinden temyiz incelemesi dışı sanık …’in çıktığı ve … ile sanık …’in buluşma gerçekleştirdikten sonra karşılıklı olarak birbirlerine bir şeyler verildiğinin görüldüğü ve …’ın elini sol mont cebine koyarak hızlı adımlarla uzaklaştığı, … isimli şahsın durdurulduğunda ise üzerinde metamfetamin ele geçirildiği, …’ın tanık olarak soruşturma aşamasında alınan ifadesinde özetle, Fevzi Çakmak Mahallesinde ismini bilmediği bir şahıstan 50,00 TL karşılığında uyuşturucu metamfetamin maddesi satın aldığını beyan ettiği ancak mahkemede alınan ifadesinde ise sanık …’in yakın arkadaşı olduğunu, onunla telefon ile konuştuğunu ancak uyuşturucu madde ticaretine ilişkin konuşmayı diğer sanık … ile yaptığını beyan ettiği, sanık …’in suçlamaların hiç birini kabul etmediği, sanık …’in uyuşturucu madde almak için sanık …’in evine gittiğini ve ayrılırken sanığın kendisine bir kağıt vererek bunu aşağıda bekleyen şahsa vermesini söylediğini söyleyerek kısmi ikrarda bulunduğu, tape kayıtlarından tanığın sanık …’i aradığı ve yakalanan uyuşturucu madde ile uyumlu şekilde konuştukları, her ne kadar tanık mahkemede uyuşturucu madde ticaretine ilişkin konuşmaları diğer sanık … ile yaptığını söylemiş ise de sanık … ile yakın arkadaş olmaları, konuştuğu numaranın sanık …’e ait olması ve uyuşturucu almak için sanık …’in evine gitmiş olması nedeniyle tanığın bu beyanlarına itibar edilmediği, tape kayıtları ve fiziki takip tutanakları ile olayın oluş şekli göz önüne alındığında sanık …’in savunmalarının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu, sanık …’in tanık …’a sattığı uyuşturucu maddeyi diğer sanık … aracılığı ile teslim etmek suretiyle uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediği, gerekçesiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.
3. 28.04.2019 tarihli olay kapsamında,
5271 sayılı Kanun’un 135 inci maddesi kapsamında iletişimi dinlenen sanık …’in hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan Vedat ile 28.04.2019 tarihinde saat 15:41 ve devamında gerçekleştirdiği mesaj alıp verme şeklindeki Tape 84-85-86- … -93-94 nolu görüşmelerde Vedat’ın uyuşturucu madde alışverişi yapmak amacıyla sanık … ile biraraya gelmek istediğinin değerlendirildiği, sanık ile tanığın yer ve zaman kararlaştırdıkları, görevlilerce tertibat alındığı ve fiziki takibe başlandığı, Vedat’ın sanık … ‘in ikametinin bulunduğu binaya girdiği, sanık ile birlikte çıktıkları, ayrılmaları üzerine tanık Vedat durdurulduğunda üzerinde metamfetamin ele geçirildiği, tanık Vedat’ın soruşturma aşamasında alınan beyanında ele geçirilen uyuşturucuyu daha öncesinde de uyuşturucu satın aldığı sanık …’den 100,00 TL karşılığında satın aldığını, mahkemede alınan beyanında ise sanık … ile daha önce uyuşturucu kullandıkları için onda olup olmadığını sormak için
aradığını, sanığın olmadığını söylediğini ancak sanık kendisine alırken verdiği 100,00 TL karşılığında tanığa da aldığını beyan ettiği, tape kayıtlarından tanığın sanığı aradığı ve sanığın tanığı yanına çağırdığı görüldüğü, fiziki takip sonucu buluşma sonrasında hemen yakalanan tanığın üzerinde uyuşturucu madde ele geçirilmesi ile tanığın olayın sıcağı ile alınan ilk ifadesinde ele geçirilen uyuşturucu maddeyi sanıktan satın aldığını, kovuşturma aşamasında ise sanığın aracılık ederek verdiği para karşılığında üçüncü şahıslardan aldığını beyan ederek olayı kısmen doğrulamış olması karşısında tanık ile sanığın buluştuktan sonra herhangi bir üçüncü şahıs ile görüşmeden ayrılmaları nedeniyle Tape kayıtları, fiziki takip tutanakları ve olayın oluş şekline uygun tanığın soruşturma beyanına itibar edildiği, suçtan kurtulmaya yönelik olduğu değerlendirilen sanık savunmasına itibar edilmediği ve sanığın tanık Vedat’a uyuşturucu madde sattığı gerekçesiyle mahkûmiyetine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince, hükme yapılan eleştiri dışında isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına ve sübutuna, gerekçenin yeterli olduğuna, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasına, iletişimin denetlenmesine yönelik verilen kararda bir hukuka aykırılık bulunmadığına ilişkin takdirlerinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş; hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usûl ve yasaya uygun bulunarak, aşağıda belirtilen dışında hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin “Sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas ilamları bulunmasına karşın sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58. Maddesinin tekerrür hükümlerinin uygulanmaması bu yönde aleyhe istinaf bulunmadığından eleştiri konusu yapılmakla yetinilmiş,” ibaresinin yazılmasının ilk derece mahkemesince zaten 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesi uygulandığı için hukuka aykırı olduğu değerlendirilmiş, bu hususun Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 26.02.2021 tarihli ve 2021/46 Esas, 2021/406 Karar sayılı
kararının, 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği BOZULMASINA; bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 303 üncü maddesi gereği Bölge Adliye Mahkemesi hükmünün,
“Sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas ilamları bulunmasına karşın sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58. Maddesinin tekerrür hükümlerinin uygulanmaması bu yönde aleyhe istinaf bulunmadığından eleştiri konusu yapılmakla yetinilmiş,” ibaresinin çıkartılması,
Suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi hükmündeki hukuka aykırılığın DÜZELTİLEREK, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanık hakkındaki salıverilme talebinin REDDİNE,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Ağrı 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
08.11.2023 tarihinde karar verildi.