Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/3907 E. 2022/6701 K. 24.05.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/3907
KARAR NO : 2022/6701
KARAR TARİHİ : 24.05.2022

Mahkeme : ERZURUM 5. Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı başlatılan soruşturmada TCK’nın 191. maddesinin 2. fıkrası uyarınca verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının sanığa usulüne uygun tebliğ edildiğine dair belgenin dosya içerisinde ve UYAP sisteminde denetime açık bir şekilde bulundurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
2) Sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulamasına esas alınan Erzurum 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/19 esas ve 2014/548 karar sayılı hüküm hakkında infazın durdurulmasına karar verilerek hükmün temyiz incelemesi sonucu 16/01/2019 tarihinde kesinleşmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden tespit edilip sonucuna göre, tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3) Kabule göre de;
Sanık hakkında 21/04/2014 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı 05/06/2014 tarihli iddianameyle açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda Erzurum 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/01/2015 tarihli, 2014/302 esas ve 2015/47 sayılı kararıyla TCK’nın 191/1. maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasına, 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun kapsamında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın 06/02/2015 tarihinde kesinleştiği,
Daha sonra, sanık hakkında, temyize konu olan 13/02/2015 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı yapılan soruşturma sonucunda TCK’nın 191/2. maddesi uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesine, tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, ayrıca “yükümlülüklerine uygun davranmamakta ısrar
etmesi, tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması” halinde erteleme kararının kaldırılarak kamu davası açılacağı hususunun ihtar edilmesine karar verildiği,
Denetimli serbestlik ve tedavi tedbirinin infazı aşamasında, sanığın yükümlülüklere uymaması üzerine kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kaldırıldığı ve kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan TCK’nın 191. maddesinin 1. fıkrası uyarınca kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda sanığın TCK’nın 191/1. ve 62/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği görülmekle,
Bu kapsamda yargılama konusu olan 13/02/2015 tarihli suçun, daha önce Erzurum 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 6545 sayılı Kanun kapsamında verilmiş olan 15/01/2015 tarih, 2014/302 esas ve 2015/47 sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ihlali niteliğinde olup olmadığı tespit edilerek TCK’nın 191/5. maddesi uyarınca kovuşturma şartı bulunup bulunmadığı belirlendikten sonra, önceki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi içinde işlendiğinin tespit edilmesi halinde ayrı bir soruşturma ve kovuşturma yapılmasına yasal engel bulunacağından;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş olan önceki davanın akıbeti araştırılarak hükmün açıklanıp açıklanmadığının tespit edilmesi, henüz hüküm açıklanmamışsa birleştirme talepli ihbarda bulunarak davanın derdest hale gelmesi sağlandıktan sonra bu suça ilişkin davanın hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş olan önceki dava ile birleştirilmesine karar verilmesi; açıklanması geri bırakılan hüküm daha önce başka bir nedenle açıklanmışsa artık birleştirme imkanı kalmadığından, 6545 sayılı Kanun kapsamında verilmiş olan önceki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ihlali niteliğinde olan bu suç bakımından TCK’nın 191/5. maddesi uyarınca düşme kararı verilmesi gerekirken, bu hususlar araştırılmadan yargılamaya devam edilerek mahkûmiyet kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 24/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.