Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/2489 E. 2023/9989 K. 22.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/2489
KARAR NO : 2023/9989
KARAR TARİHİ : 22.11.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/757 E., 2016/69 K.
SUÇ : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Sanık hakkında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı başlatılan soruşturmada, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 6545 sayılı Kanun ile değişik 191 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Mustafakemalpaşa Cumhuriyet Başsavcılığınca 16.03.2015 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararı verilmiştir.
2. Sanığın, erteleme süresi içerisinde 19.06.2015 tarihinde yeniden kullanmak için uyuşturucu madde bulundurması üzerine, Mustafakemalpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının, 09.10.2015 tarihli iddianamesi ile sanığın 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin birinci fıkrası, dördüncü fıkrasının (b) bendi ve 53 üncü maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
3. Mustafakemalpaşa 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 29.01.2016 tarihli ve 2015/757 Esas, 2016/69 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesi ve 53 üncü maddesi uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezasına karar verilmiştir.
4. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca özetle; hükmün onanması yönünde karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi; kararın bozulması talebine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Mahkemece, Adli Tıp Kurumu Bursa Grup Başkanlığının 10.10.2014 tarih BRS-KİM-14-AT-3330- KİM/2456-TOKS/1927 sayılı raporunda sanığın idrarda sentetik esrar metaboliti (bonzai) ve esrar metabolisi bulunduğu tespit edildiği, sanığın üzerine atılı kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak ve kullanmak suçunu işlediği sabit görülerek hakkında Mustafakemalpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 16.03.2015 tarih ve 2015/49 sayılı dava açılmasının ertelenmesi kararı verildiği, sanık hakkında verilen erteleme kararında sanığa yeniden uyuşturucu madde kullanması/bulundurması halinde erteleme kararının kaldırılarak hakkında kamu davası açılacağının belirtildiği, nitekim kararın sanığa 25.05.2015 tarihinde tebliğ edildiği, sanığın yapılan bu tebligata rağmen 19.06.2015 tarihinde kullanmak için uyuşturucu madde bulundurduğu, sanığın üzerine atılı kullanmak amacı ile uyuşturucu
madde bulundurma ve kullanma suçu sübut bulunduğundan eylemine uyan suç tarihinde yürürlükte olan 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca suçun işleniş biçimi suçun işlendiği yer ve zaman kastın yoğunluğu tehlikenin ağırlığı, sanığın sabıka kaydında uyuşturucu madde kullanma suçundan 5 defa ceza verildiği de göz önüne alınarak taktiren alt sınırdan uzaklaşılarak 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanığın fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki gözlemlenen davranışları lehine indirim sebebi kabul edilerek taktiren indirim yapılarak 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Kabul edilebilir bir temyiz başvurusu üzerine yapılan inceleme neticesinde;
1. UYAP sorgulamasında sanık hakkında 16.12.2013 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Bakırköy 38. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/823 Esas ve 2015/82 Karar sayılı ilamı tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymaması üzerine mahkûmiyetine karar verildiği, yine sanık hakkında 13.01.2012 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Bakırköy (Kapatılan) 16. Sulh Ceza Mahkemesinin 2014/406 Esas ve 2014/397 Karar sayılı ilamı tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymaması üzerine takdir edilen hapis cezası ile hak yoksunluğuna dair hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, itiraz edilmeksizin kesinleştiği ve yine UYAP sorgulamasında sanık hakkında 15.11.2013 tarihinde işlediği kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Bakırköy 42. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/406 Esas ve 2014/397 Karar sayılı ilamı takdir edilen hapis cezası ile hak yoksunluğuna dair hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, itiraz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmakla;
Suç tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 68 inci maddesi ile değiştirilen 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin beşinci fıkrasının olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tesbiti açısından; sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı, bu suç tarihinden önce açılmış başka bir dava veya soruşturma olup olmadığının, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun yürürlüğe girdikten sonra verilmiş olan bir kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı uyarınca tabi tutulduğu tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediğinin ve önceki dava sonucunun araştırılması, gerektiğinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğünden suç tarihinde sanığın infazda olan başka

bir tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri kararının bulunup bulunmadığı sorulup belirlendikten sonra;
a. Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca verilmiş bir “kamu davasının açılmasının ertelenmesi” kararının denetim süresi içinde işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet kararı verilmiş ise; 6545 sayılı Kanun’un 68 inci maddesi ile değiştirilen 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin beşinci fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıca madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” ve tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri kararı veren ilgili mahkemeye ya da kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı veren ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına ihbarda bulunulmasına karar verilmesi,
b. Sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanunla değişik 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca verilmiş bir “kamu davasının açılmasının ertelenmesi” kararının denetim süresi içinde işlemiş değilse veya daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında veya 6545 sayılı Kanun’la değişik 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca verilmiş bir “kamu davasının açılmasının ertelenmesi” kararının denetim süresi içinde işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet dışında bir hüküm verilmiş ise; bu suç nedeniyle 6545 sayılı Kanun’la değişik 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte, tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmış olan sanık hakkında 6545 sayılı Kanun’la değişik 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde gösterilen dava açma şartlarının gerçekleştiğinin sabit görülmesi halinde yargılamaya devam olunarak, suç tarihi itibariyle 6545 sayılı Kanun ile değişik 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesi hükümleri çerçevesinde bir karar verilmesi, gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2. Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinde yapılan değişiklikler nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun
yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması, nedenleriyle hukuka aykırılık görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Mustafakemalpaşa 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 29.01.2016 tarihli ve 2015/757 Esas, 2016/69 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, diğer yönleri incelenmeksizin, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
22.11.2023 tarihinde karar verildi.