Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/2153 E. 2023/3230 K. 10.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/2153
KARAR NO : 2023/3230
KARAR TARİHİ : 10.04.2023

T U T U K L U

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2020/3084 E., 2020/3073 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
A. Bakırköy 19. Ağır Ceza Mahkemesinin, 13.07.2020 tarihli ve 2018/49 Esas, 2020/228 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi ve 58 inci maddesi uyarınca 27 yıl hapis ve 300.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
B. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 24.11.2020 tarihli ve 2020/3084 Esas, 2020/3073 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan ve re’sen de istinafa tabi olan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Suçun sübut bulmadığına,
2. Suçun unsurlarının oluşmadığına,
3. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine,
4. Temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmemesi gerektiğine,
5. Sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin uygulanması gerektiğine,
6. Hükmün gerekçesiz olduğuna,
7. Sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine,
8. Arama kararının ve aramanın hukuka aykırı olduğuna,

9. Delil değerlendirmesinin hatalı yapıldığına,
10. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
11. Delillerin hukuka aykırı şekilde toplandığına,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Suç tarihinde sanığın şoförü olduğu oğluna ait araçta, Cumhuriyet savcısından alınan yazılı arama emrine istinaden yapılan aramada bagajda bulunan valiz içerisinde ele geçen 60 paket eroinin miktarı, ele geçirildiği yer ile ele geçiriliş şekli, sanığın aşamalardaki beyanları, kriminal raporlar ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın, uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediği gerekçesiyle mahkûmiyetine, benzer suçtan suça eğilimli kişiliğini gösterir adli sicil kaydı, duruşmada gözlemlenen hali dikkate alınarak bir daha suç işlemeyeceği yönünde olumlu kanaat oluşmadığından 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin uygulanmasına yer olmadına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince, hükümde isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun sübutuna, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasına, temel cezaların alt sınır aşılarak belirlenmesine, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin sanık hakkında uygulanmamasına, Cumhuriyet savcısından alınan yazılı arama emri uyarınca yapılan aramada bir hukuka aykırılık bulunmadığına, delillerin hukuka uygun ve tam olarak toplandığına ilişkin takdirlerinde bir isabetsizlik bulunmadığı, hükümlerin yeterli gerekçeyi içerdiği anlaşılmakla sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 24.11.2020 tarihli ve 2020/3084 Esas, 2020/3073 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanık hakkındaki salıverilme talebinin REDDİNE,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Bakırköy 19. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
10.04.2023 tarihinde karar verildi.