Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/2086 E. 2023/10230 K. 28.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/2086
KARAR NO : 2023/10230
KARAR TARİHİ : 28.11.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. Sanık hakkında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı başlatılan soruşturmada, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 6545 sayılı Kanun ile değişik 191 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Düzce Cumhuriyet Başsavcılığınca 21.11.2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararı verilmiştir.
B. Sanığın, erteleme süresi zarfında 05.05.2015 tarihinde yeniden kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu işlediğinin anlaşılması üzerine, Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının, 11.09.2015 tarihli iddianamesi ile sanığın 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendi ve beşinci fıkrası delaletiyle aynı maddenin birinci fıkrası ve aynı Kanun’un 53 üncü maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
C. Düzce 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 19.11.2015 tarihli ve 2015/465 Esas, 2015/420 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan 5237 sayılı 191 inci maddesinin birinci fıkrası ile 53 üncü maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Cumhuriyet savcısının temyiz sebepleri özetle; Mahkemece sanığın neticeten 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, sanığın atılı suçu 14.04.2014 tarihinde işlediği, mahkeme tarafından sanık hakkında ceza tayin edilirken 6545 sayılı Kanun’dan önceki haliyle ceza tayini yapılması gerekirken 6545 sayılı Kanun’dan sonraki haliyle ceza tayini yapıldığı, bu şekilde sanığa fazla ceza verildiği, kararın hukuka aykırı olması nedeniyle bozulmasına karar verilmesini talep ettiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR (İlk Derece Mahkemesinin Kabulüne Göre)
İddia, sanık ikrarı, kriminal uzmanlık raporu, Düzce Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Başkanlığının 19.09.2014 tarihli raporu tüm dosya kapsamından sanığın suç tarihinde alınan raporu ve ikrarına göre uyuşturucu madde kullandığı (ekstazi, bonzai) bunun üzerine yürütülen soruşturmada Düzce Cumhuriyet Başsavcılığınca 2014/121 Karar sayılı davanın açılmasının ertelenmesi kararı verildiği, denetim süresi içinde 05.05.2015 tarihinde sanığın kullanmak için uyuşturucu madde bulundurduğu ve üzerinde yakalandığı, sanığın 05.05.2015 tarihinde 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin beşinci fıkrası kapsamında ihlal eyleminde bulunduğu ve bu suretle üzerine atılı uyuşturucu madde kullanmak ve
kullanmak için bulundurmak suçunu işlediği, gerekçesiyle sanık hakkında atılı suçtan mahkûmiyetine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Kabul edilebilir bir temyiz başvurusu üzerine yapılan inceleme neticesinde;
1. Gerekçeli karar başlığında, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına esas alınarak incelemeye konu edilen suç tarihinin, rapor tarihi olan “18.08.2014” tarihi yerine “19.03.2014” olarak yazılması,
2. Kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına esas alınan 19.03.2014 tarihli eylem yönünden yapılan incelemede, “kasten yaralama, tehdit, hakaret, mala zarar verme ve hırsızlık” suçlarından yürütülen soruşturma kapsamında 17.06.2014 tarihinde yakalanan ve aynı gün alınan savunmasında uyuşturucu madde satın aldığını ve kullandığını beyan etmesi üzerine sanıktan alınan 18.08.2014 tarihli örneklere ilişkin tahlil sonucunda sanığın idrarında extazi ve bonzai pozitif olarak saptandığı anlaşılan somut olayda, başka suç soruşturması sırasında resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce uyuşturucu madde kullandığını belirterek ikrarı ile kendi suçunu ortaya çıkaran sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 192 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca cezaya hükmolunamayacağının gözetilmemesi,
3. Sanık hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının içeriğinde kararın kesin olarak verildiğinin belirtildiği, sanığın bu karara itiraz hakkı bulunduğuna ilişkin, itiraz süresinin ve merciinin gösterilmemesi suretiyle usulüne uygun bir yasa yolu bildirimi yapılmadığı için 21.11.2014 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmediği ve kovuşturma şartlarının oluşmadığı, bu kapsamda inceleme konusu olayda sanığın, ihlal sayılarak 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca soruşturma ve kovuşturma konusu edilmeyen 05.05.2015 tarihli eylemini, erteleme kararı kesinleşmeden gerçekleştirdiği dikkate alınarak, sanığa kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına karşı 15 gün içinde Sulh Ceza Hâkimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte kararın yeniden tebliğ edilmesi gerekmekte ise de; yukarıda 2 nolu bozma gerekçesi dikkate alınarak, kamu davasının açılmasının ertelenmesine konu edilen 19.03.2014 (1 nolu bozma gerekçesi gereği 08.08.2014) tarihli eyleme ilişkin ceza verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi gerekeceğinden, sanık hakkında ilk eylemi nedeniyle verilmiş olan kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının geçerliliğinin ortadan kalkacağı, ihlal sayılan 05.05.2015 tarihli eylemin ise bağımsız suç olacağı ve bu eylem nedeniyle öncelikle zamanaşımı süresi içinde kamu

davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmesi gerekeceği, kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere “durma” kararı verilerek gereği için ilgili Cumhuriyet Savcılığına gönderilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulması,
Nedenleriyle hukuka aykırılık tespit edilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Düzce 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 19.11.2015 tarihli ve 2015/465 Esas, 2015/420 Karar sayılı kararına yönelik Cumhuriyet savcısının temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
28.11.2023 tarihinde karar verildi.

#########