Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/19445 E. 2023/10022 K. 23.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/19445
KARAR NO : 2023/10022
KARAR TARİHİ : 23.11.2023

T U T U K L U

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : Esastan ret
TEMYİZ EDENLER : Sanık ve müdafii
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz istemlerinin esastan reddiyle hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ
A. Kahramanmaraş 5. Ağır Ceza Mahkemesinin, 21.01.2021 tarihli ve 2020/42 Esas, 2021/18 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (b) bendi, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca 15 yıl hapis ve 30.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
B. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 23.09.2021 tarihli ve 2021/380 Esas, 2021/1333 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan ve re’sen de istinafa tabi olan hükme yönelik sanık ve müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Suçun unsurlarının oluşmadığına,
2. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine,
3. Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesiz olduğuna,
4. Arama işlemlerinin hukuka aykırı olduğuna,
5. Delillerin hukuka aykırı şekilde toplandığına,
6. Delil değerlendirmesinin hatalı yapıldığına,
7. Kriminal rapor alınmaması sebebiyle eksik inceleme yapıldığına,
8. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
9. Adil yargılanma ilkesinin ihlal edildiğine,
İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Kahramanmaraş İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğüne bağlı görevlilerce yapılan araştırmalarda, “Ekselans Sefa” lakaplı sanık …’nın para karşılığında madde bağımlısı şahıslara uyuşturucu madde sattığı yönünde bilgiler gelmesi üzerine, sanığın ikametine ve çevresine kontrol amaçlı gidildiği, olay günü 15.12.2019 tarihinde saat 16:10 sıralarında sanığın ikametinin ön kısmında bulunan ara sokakta yaya olarak beklediği, bir süre sonra tanık Ökkeş’in yaya olarak geldiği, sanık ve tanık Ökkeş’in kısa bir süre konuştukları, tanık Ökkeş’in, sanığa bir miktar kağıt para verdiği, sanığın da tanık Ökkeş’e … renkli bir paket verdiği, sonrasında sanığın ikametinin içerisine girdiği, tanık Ökkeş’in ise almış olduğu paketi montunun sol cebine koyduğu ve hızlı bir şekilde uzaklaştığı, bunun üzerine tanık Ökkeş’in aynı gün saat 16:20 sıralarında Haydarlı Caddesi üzerinde görevlilerce durdurulduğu, üzerinde herhangi bir suç ve suç unsuru olup olmadığı sorulduğunda montunun sol cebinden çıkarttığı … renkli paketi içinde metamfetamin maddesi olduğunu söyleyerek kolluk görevlilerine teslim ettiği, ön ekspertiz raporunda tanık Ökkeş’in teslim ettiği maddenin daralı ağırlığının 0,07 gram olduğunun tespit edildiği ve renk ve görünüm itibarıyla uyuşturucu maddelerden metamfetamin maddesi olduğu kanaatine varıldığının belirtildiği, olay günü sanığın üst aramasında herhangi bir suç unsuruna rastlanılmadığı, ikametinde yapılan aramada ise, peçeteye sarılı vaziyette metamfetamin olduğu değerlendirilen madde ve alüminyum folyo rulosunun ele geçirildiği, ön ekspertiz raporunda sanığın ikametinde ele geçen maddenin daralı ağırlığının 1,99 gram olduğunun tespit edildiği, renk ve görünüm itibarıyla uyuşturucu maddelerden metamfetamin maddesi olduğu kanaatine varıldığının belirtildiği, kriminal uzmanlık raporu, tutanak tanıklarının alınan beyanlarında olayla ilgili yaptıkları fiziki takibe ilişkin düzenlenen tutanak içeriğini doğrulamaları, tanık Ökkeş’e avukat huzurunda yaptırılan fotoğraf teşhis tutanağı, tanık Ökkeş’in ve Nuriye Naz’ın hazırlık aşamasındaki verdikleri beyanları, tanık Ökkeş’ten ele geçen maddeler ile sanığın ikametinde ele geçen maddelerin metamfetamin olması ve diğer tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; sanığın Pınarbaşı Camiine 200 metreden az mesafede tanık Ökkeş’e metamfetamin maddesini 30,00 TL karşılığında sattığının sabit olduğu gerekçesiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince, hükümde isabetsizlik görülmediği gerekçesi ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına ve sübutuna, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasına, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendinin uygulanmasına, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin sanık hakkında uygulanmamasına, arama işlemlerinde bir hukuka aykırılık bulunmadığına ve delillerin hukuka uygun olarak toplandığına ilişkin takdirlerinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş; hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, aşağıda belirtilen dışında hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
B. Sanık hakkında kurulan hükümde, adli para cezasının 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca 24 eşit taksitte ödenmesine karar verildikten sonra “taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmının tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceği” belirtilmeyerek 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin dördüncü fıkrasına aykırı davranılmasının hukuka aykırı olduğu değerlendirilmiş; söz konusu hususun Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenle sanık ve müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 23.09.2021 tarihli ve 2021/380 Esas, 2021/1333 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 303 üncü maddesi gereği İlk Derece Mahkemesi hükmünün, 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrasının uygulanması ile ilgili bölümündeki “24 eşit aylık taksitlerle tahsiline” cümlesinden sonra gelmek üzere; “taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin ve ödenmeyen adlî para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına” ibaresinin eklenmesi, suretiyle, İlk Derece Mahkemesi hükmündeki hukuka aykırılığın DÜZELTİLEREK, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Kahramanmaraş 5. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
23.11.2023 tarihinde karar verildi.