Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/1930 E. 2023/9633 K. 08.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/1930
KARAR NO : 2023/9633
KARAR TARİHİ : 08.11.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2016/5 E., 2016/586 K.
SUÇ : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin, hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. Sanık hakkında, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan dolayı başlatılan soruşturmada, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 6545 sayılı Kanun ile değişik 191 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 23.01.2015 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararı verilmiştir.
B. Sanığın tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gerektirdiği yükümlülüklere uymadığının bildirilmesi üzerine İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının 22.12.2015 tarihli iddianamesi ile 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ve 53 üncü maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
C. İzmir 42. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.07.2016 tarihli ve 2016/5 Esas, 2016/586 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 inci ve 53 üncü maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık 15.07.2016 tarihli dilekçesi ile “hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve cezasının ertelenmesi gerektiğini” beyan ederek temyiz talebinde bulunmuştur.
III. OLAY VE OLGULAR (İlk Derece Mahkemesinin Kabulü)
” Suç tarihinde devriye görevi ifa eden polislerin sanığın durumundan şüphelenerek sanığa kimliğini sordukları, ayrıca üzeirnde herhangi bir suç unsuru olup olmadığı sorulduğu, bunun üzerine sanığın cebinden şeffaf jelatine sarılı halde 1 içimlik esrar olduğu düşünülen maddeyi kendi rızası ile polis memurlarına teslim ettiği, yapılan inceleme sonucu bu maddenin esrar aktif maddelerinden “delta-9-tetrahydrocannabinol (THC)” ihtiva eden bitki parçası olduğu, bunun üzerine sanık hakkında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca 23/01/2015 tarihinde kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce 09/04/2015 tarihinde sanığa usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen sanığın erteleme süresi içinde tedavi programına uymadığı” gerekçesiyle sanık hakkında atılı suçtan mahkûmiyetine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Kabul edilebilir bir temyiz başvurusu üzerine yapılan inceleme neticesinde;
Hükümden önce 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve 7242 sayılı Kanun’la yapılan değişikliklerin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanığın temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İzmir 42. Asliye Ceza Mahkemesinin 13.07.2016 tarihli ve 2016/5 Esas, 2016/586 Karar sayılı kararında sanığın öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
08.11.2023 tarihinde karar verildi.