YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/19091
KARAR NO : 2023/5195
KARAR TARİHİ : 06.06.2023
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2018/125 E., 2018/394 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : Hükmün düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
A. … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 17.11.2017 tarihli ve 2016/251 Esas, 2017/271 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, 43 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 18 yıl 9 ay hapis ve 5.600,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
B. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 23/02/2018 tarihli ve 2018/125 Esas, 2018/394 Karar sayılı kararı ile, sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan ve re’sen de istinafa tabi olan hükümdeki hukuka aykırılık düzeltilerek, hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1.Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine,
2. Eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağına,
3. Delil değerlendirmesinin hatalı yapıldığına
4. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
5. Sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (a) bendi ile aynı Kanun’un 43 üncü maddesinin uygulanmaması gerektiğine,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan dava açılan ancak suç vasfının değişmesi nedeniyle kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen … hakkında teknik takip kararı alındığı, 23.04.2016 tarihli ilk olayda sanık … ile … arasında uyuşturucu madde teminine yönelik görüşmeler yapıldığı, sanığın …’den araçla hareket edip ikameti olan … ilçesine uğramadan doğrudan …’a geldiği, uyuşturucu alışverişinin lunapark civarında gerçekleşeceği bilgisine ulaşan görevli sivil polislerin tertibat aldıkları ve saat 00:15 sıralarında sahildeki dolgu sahanın marina girişinde sanık …’in kullanmış olduğu …plakalı aracın durdurulduğu ve yapılan kontrolde sanık …’in koltuğunun yan tarafındaki şoför kapısının iç kısmında siyah poşet içerisinde beyaz kağıda sarılı görünüm itibariyle bonzai olduğu değerlendirilen uyuşturucu maddenin ele geçirildiği, sanığın mahkemece alınan savunmasında uyuşturucuyu içmek amacıyla bulundurduğunu belirttiği, yapılan incelemede maddenin sentetik kannabinoidler sınıfından ADB-FUBINACA ve FUB -AMB etken maddelerini ihtiva ettiğinin tespit edildiği, 06.05.2016 tarihli ikinci olayda ise, … ve sanığın aralarında yapmış oldukları telefon görüşmeleri içeriğinden …’ın sanık …’den uyuşturucu madde temin edeceği yönünde istihbari bilgilere ulaşıldığı, …’ın aynı gün saat 22.00 sıralarında mahkemece tanık olarak dinlenen … ve … ile birlikte tanık …’un kullandığı … plakalı araçla … İlçesine gittikleri, daha sonra aynı araçla dönen …’ın içerisinde bulunduğu … plakalı araçta yapılan aramada …’ın pantolonunun içinde kasık kısmına gizlenmiş halde bonzai maddesinin ele geçirildiği, yapılan incelemede maddenin sentetik kannobinoidler sınıfından FUB-AMB etken maddesini içerdiğinin tespit edildiği, …’ın savunmasında uyuşturucu maddeyi telefon numarasını belirttiği sanıktan aldığını beyan ettiği olaylarda; sanığın 23.04.2016 tarihli ilk olayda net ağırlığı 27 gr olan uyuşturucuyu …’a satmak amacıyla … ilçesinden … iline geldiği ve ihbar üzerine lunapark civarında görevlilerce yakalandığı, yine sanığın 06.05.2016 günü kendisinin bulunduğu … ilçesine gelen …’a net ağırlığı 40 gr olan uyuşturucuyu satmak suretiyle üzerine atılı bulunan suçları işlediği, her iki olayda da ele geçen uyuşturucuların sentetik kannobinoidler sınıfından olması nedeni ile sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (a) bendi ile sanığın aynı suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda aynı suçu birden fazla kez işlemiş olması nedeniyle hakkında 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulandığı gerekçesiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince sanık
hakkındaki hükümde tanık numunenin müsadere edilmemesi nedeniyle ortaya çıkan hukuka aykırılık düzeltilerek İlk Derece Mahkemesi hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarında açıklanan gerekçeler ile suçun vasfına ve sübutuna ilişkin takdirleri tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, delillerin takdirinde ve hukukî nitelendirmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 23.02.2018 tarihli ve 2018/125 Esas, 2018/394 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
06.06.2023 tarihinde karar verildi.