YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/18619
KARAR NO : 2022/2851
KARAR TARİHİ : 09.03.2022
Adalet Bakanlığının, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık … hakkındaki Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/12/2019 tarihli ve 2019/603 esas 2019/980 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 23/09/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- a-) Şüpheli … hakkında, ../09/2014 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sonucunda, 23/10/2015 tarihli ve 2015/95818 soruşturma, 2015/4175 sayılı karar ile, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi uyarınca beş yıl süre ile kamu davası açılmasının ertelenmesine, aynı Kanun’un 191/3. maddesi uyarınca bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, karar verildiği, kararın şüpheliye tebliğ edilerek infazı için Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
b-) Ankara Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce yükümlülüklerine uymadığının bildirilmesi üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 19/09/2016 tarihli ve 2016/35074 esas sayılı iddianamesi ile Ankara 3. Çocuk Mahkemesine kamu davası açıldığı,
c-) Ankara 3. Çocuk Mahkemesinin, 13/03/2018 tarihli ve 2016/734 esas, 2018/189 sayılı kararı ile, CMK’nın 223/2-a maddesi gereğince sanığın beraatine karar verildiği,
2- a-) Sanığın 26/02/2016 tarihinde uyuşturucu madde ile yakalanması üzerine, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 12/12/2017 tarihli ve 2016/69958 soruşturma, 2017/43262 esas, 2017/1631 sayılı iddianamesi ile, Ankara 3. Çocuk Mahkemesine kamu davası açıldığı, iddianamede; 23/10/2015 tarihinde erteleme kararı verildiği, müdürlüğe başvurmaması nedeniyle erteleme kararının kaldırılarak Ankara 3. Çocuk Mahkemesine 2016/734 esas sayılı kamu davasının açıldığı, 26/02/2016 tarihli suçun 19/09/2016 tarihli iddianameden önce işlendiği belirtilerek 2016/734 esas sayılı dava ile birleştirilmesi gerektiği hususunun belirtildiği,
b-) Ankara 3. Çocuk Mahkemesinin 11/07/2018 tarihli ve 2017/892 esas, 2018/508 sayılı kararı ile, “2016/734 esas sayılı dosyada sanığın beraatine karar verilmesi nedeniyle 26/02/2016 tarihli eylemin ilk eylem haline geldiği, kamu davasının açılmasının ertelenmesi ile ilgili prosedürün takip edilmesi gerektiği, bu nedenle suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle sanığın beraatine, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına karar verildiği, sanık müdafiinin, kararı, suç duyurusunda bulunulması kararına yönelik olarak istinaf ettiği,
c-) Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 06/02/2020 tarihli ve 2018/1598 esas, 2020/154 sayılı kararı ile, durma kararı verilmesi gerekirken beraat kararı verildiği, bu karara karşı istinaf başvurusunun bulunmadığı, beraate konu eylem bakımından ayrıca suç duyurusunda bulunulamayacağı gerekçesiyle “suç duyurusuna ilişkin paragrafın çıkarılması suretiyle” istinaf başvurusunun düzeltilmek suretiyle esastan reddine karar verildiği,
d-) Henüz istinaf incelemesi yapılmadan önce Ankara 3. Çocuk Mahkemesinin beraat kararının kesinleşmesiyle birlikte suç duyurusunda bulunulmuş olduğundan evrakın 2018/169650 soruşturma sırasına kaydedilerek Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca 26/02/2016 tarihli suç nedeniyle, 16/11/2018 tarihli ve 2018/169650 soruşturma, 2018/2453 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, kararda itiraz süresinin 7 gün olarak gösterildiği, 05/12/2018 tarihinde şüpheliye tebliğ edilerek 05/02/2019 tarihinde Ankara Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
e-) Ankara Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce yükümlülüklerine uymamakta ısrar ettiğinin bildirilmesi üzerine erteleme kararının kaldırılarak; Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 13/05/2019 tarihli ve 2018/169650 soruşturma, 2019/25076 esas, 2019/17526 sayılı iddianamesi ile, Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
f-) Sanığın 23/03/2019 tarihinde uyuşturucu madde kullandığının teknik yöntemlerle belirlenmesi üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 21/06/2019 tarihli ve 2019/98928 soruşturma, 2019/32231 esas, 2019/22482 sayılı iddianamesi ile, Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesine birleştirme talepli kamu davası açıldığı, Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 02/07/2019 tarihli ve 2019/746 esas, 2019/587 sayılı kararı ile davanın 2019/603 esas sayılı dava ile birleştirilmesine karar verildiği,
g-) Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 17/12/2019 tarihli ve 2019/603 esas, 2019/980 sayılı kararı ile, sanığın 26/02/2018 ve 23/03/2019 tarihli eylemleri nedeniyle 5237 sayılı TCK’nın 191/1 ve 43/1. maddeleri gereğince 3 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın istinaf edilmeden kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu bulundurmak suçundan şüpheli … hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 16/11/2018 tarihli ve 2018/169650 soruşturma, 2018/2453 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/3. maddesi uyarınca şüpheli hakkında 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararın kesinleşmesini müteakip, şüphelinin denetim süresi içerisinde 23/03/2019 tarihinde aynı nitelikte suç işlemesi nedeniyle kamu davası açılması üzerine yapılan yargılama sonucunda, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1, 191/4-a ve 43. maddeleri gereğince 3 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/12/2019 tarihli, 2019/603 esas ve 2019/980 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, şüpheli … hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 16/11/2018 tarihli ve 2018/169650 soruşturma, 2018/2453 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine dair kararın, sanığın beraatine dair Ankara 3. Çocuk Mahkemesinin 26/02/2016 tarihli, 2017/892 esas ve 2018/508 sayılı kararına ekli suç duyurusuna istinaden verildiği ancak Ankara 3. Çocuk Mahkemesinin anılan kararının sanık lehine istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 06/02/2020 tarihli, 2018/1598 esas ve 2020/154 sayılı kararı ile suç duyurusuna ilişkin kısmın hüküm fıkrasından çıkarılmasına karar verildiği,
Sanığın 26/02/2016 tarihli fiili hakkında beraat kararı verilerek kesinleşmiş olması karşısında 23/03/2019 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu bulundurmak suçu sebebiyle 5237 sayılı Kanun’un 191/2. maddesi gereğince kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmek üzere durma kararı verilerek dosyanın Cumhuriyet başsavcılığına gönderilmesi gerekirken yazılı şekilde sanığın mahkûmiyetine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilerek Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/12/2019 tarihli, 2019/603 esas ve 2019/980 sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan şüpheli … hakkında yapılan soruşturma sonunda, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 16/11/2018 tarihli ve 2018/169650 soruşturma, 2018/2453 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/3. maddesi uyarınca şüpheli hakkında 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararın kesinleşmesini takiben, yükümlülüklerine uymamakta ısrar ettiğinin bildirilmesi üzerine erteleme kararının kaldırılarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 13/05/2019 tarihli iddianamesi ile kamu davası açıldığı, yine sanığın 23/03/2019 tarihinde uyuşturucu madde kullandığının teknik yöntemlerle belirlenmesi üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 21/06/2019 tarihli iddianamesi ile davası açıldığı, her iki davanın birleştirilmesine karar verilerek Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/12/2019 tarihli ve 2019/603 esas, 2019/980 sayılı kararı ile, sanığın 26/02/2018 ve 23/03/2019 tarihli eylemleri nedeniyle 5237 sayılı TCK’nın 191/1 ve 43/1. maddeleri gereğince 3 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına göre, şüpheli … hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 16/11/2018 tarihli ve 2018/169650 soruşturma, 2018/2453 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine dair kararın, sanığın beraatine dair Ankara 3. Çocuk Mahkemesinin 11/07/2018 tarihli ve 2017/892 esas, 2018/508 sayılı kararına ekli suç duyurusuna istinaden verildiği, ancak Ankara 3. Çocuk Mahkemesinin anılan kararının sanık lehine istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin 06/02/2020 tarihli ve 2018/1598 esas, 2020/154 sayılı kararı ile suç duyurusuna ilişkin kısmın hüküm fıkrasından çıkarılmasına karar verildiği,
Sanığın 26/02/2016 tarihli eylemi hakkında Ankara 3. Çocuk Mahkemesince 11/07/2018 tarihinde beraat kararı verilerek kesinleşmiş olması karşısında, bu eylemin yeni bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılamayacağı, 23/03/2019 tarihli eylemin ise müstakil bir suç oluşturacağı, bu nedenle 23/03/2019 tarihli suç nedeniyle 5237 sayılı Kanun’un 191/2. maddesi gereğince kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmesi gerektiği, erteleme kararı verilmeden kamu davasının açılamayacağı anlaşıldığından, kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince “durma kararı” verilerek, 23/03/2019 tarihli suç yönünden 5237 sayılı TCK’nın 191/2. maddesi gereğince kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmesi için dosyanın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesi gerektiği gözetilmeden sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi kanuna aykırı olup kanun yararına bozma isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
D-) Karar:
Açıklanan nedenlerle, mahkemesince açılan kamu davası hakkında kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince “durma kararı” verilerek, 23/03/2019 tarihli suç yönünden 5237 sayılı TCK’nın 191/2. maddesi gereğince kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmesi için dosyanın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesi gerektiği gözetilmeden sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi kanuna aykırı olduğundan; Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/12/2019 tarihli ve 2019/603 esas, 2019/980 sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, CMK’nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 09/03/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.