Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/17525 E. 2023/5785 K. 20.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/17525
KARAR NO : 2023/5785
KARAR TARİHİ : 20.06.2023

TUTUKLU

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2021/1335 E., 2021/1131 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : Hükmün eleştirilip istinaf başvurusunun esastan reddi
TEMYİZ EDENLER : Sanık ve müdafii

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ

A. Tarsus 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 04.05.2021 tarihli ve 2021/82 Esas, 2021/184 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) ve (b) bentleri, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi ve 58 inci maddesi uyarınca 18 yıl hapis ve 60.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.

B. … Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 13.09.2021 tarihli ve 2021/1335 Esas, 2021/1131 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri özetle;

1. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,

2. Yeterli ve şüpheden uzak somut delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine,

3. Sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendinin uygulanmasının hatalı olduğuna,

4. Eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağına,

5. Sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine,

6. 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin sanık hakkında uygulanmamasının hukuka aykırı olduğuna,

7. Eksik inceleme yapıldığına,

8. Delil değerlendirmesinin hatalı yapıldığına,

İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü

Daha önceden farklı tarihlerde uyuşturucu madde sattığı yönünde hakkında ihbar yapılan sanığın, hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yürütülen… isimli şahsa uyuşturucu madde satacağı şeklinde bilgi edinilmesi üzerine kolluk görevlilerinin bahse konu yere geçtikleri, bu sırada tanık … ile … isimli şahsın cadde kenarında bekledikleri, bir müddet sonra sanığın motorsiklet ile geldiği, motorsikletten indikten sonra tanıkların yanına ilerlediği ve sanık ile tanık …’un birbirlerine bir şey verdiklerinin görülmesi üzerine sanık ile tanıkların olay yerinde kolluk görevlileri tarafından yakalandıkları, bu sırada tanık …’un elindeki içerisinde uyuşturucu madde bulunan 1 adet şeffaf kilitli poşeti yere attığı, sanık …’e üzerinde suç unsuru olup olmadığını sormaları üzerine, sanığın üzerinde bulunan bonzai maddesini kolluk görevlilerine teslim ettiği, Cumhuriyet savcısından alınan arama kararına istinaden sanığın ikametinde yapılan aramada, fişeklenmiş ve poşetler halinde bonzai maddesi ile şeffaf kilitli poşetler ele geçirildiği olayda; tanık …’un soruşturma aşamasında müdafii huzurunda alınan beyanında üzerinde ele geçirilen uyuşturucu maddeyi sanığın verdiğini beyan ettiğini, tutanak tanıklarının beyanları ve bu beyanlarla uyumlu olay fiziki takip, yakalama ve muhafaza altına alma tutanağı, tanık …’ta ele geçirilen uyuşturucu maddenin bulunduğu şeffaf kilitli poşet ile sanığın üzerinde ele geçirilen şeffaf kilitli poşetlerin birebir aynı olduğuna dair tespit tutanağı ve sanığın evinde ele geçirilen uyuşturucu maddenin miktarı göz önüne alındığında sanığın tanık …’a uyuşturucu madde verdiği ve evinde ele geçirilen uyuşturucu maddeyi ticari amaçla bulundurduğu kabul edilmiş, suç konusu uyuşturucu maddenin sentetik kannabinoid olduğu ve mahkemece yapılan keşif sonucunda, sanığın tanık …’a uyuşturucu madde verdiği yerin … isimli Eğitim kurumuna 11 metre, Özel Ayzin Kreş Gündüz Bakım Evi ve Çocuk Kulübü’ne 47 metre olduğu anlaşıldığından cezasından 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (a) ve (b) bentleri uyarınca arttırım yapılmış; temel ceza tayin edilirken suçun işleniş biçimi, suçun işlendiği zaman ve yer, suçun konusunun önemi, meydana gelen ve gelebilecek tehlikenin ağırlığı, ele

geçen uyuşturucu maddenin miktarı, birden fazla ağırlaştırıcı nedenin birleşmesinden dolayı ceza adaleti açısından alt sınırdan uzaklaşılarak hüküm tesis edilmiş; olay tarihinde üzerinde ve evinde ele geçirilen uyuşturucu maddeyle ilgili yapılan yer gösterme işleminde aldığı kişiyle ilgili herhangi bir şahıs tespit edilemediğinden ve yargılamaya konu yakalanan madde dışında kovuşturma aşamasında evinin bahçesinde gömülü vaziyette bulunan diğer maddenin yerini göstermesi yargılamaya konu maddeler açısından etkin pişmanlık olarak değerlendirilemeyerek, yargılamaya konu uyuşturucu maddeyle ilgili herhangi bir etkin pişmanlıkta bulunmadığı anlaşıldığından hakkında 5237 sayılı Kanun’un 192 nci maddesinin üçüncü fıkrası uygulanmamamıştır.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince, temel cezanın alt sınırdan daha fazla uzaklaşılarak tayin edilmemesi hususunda yapılan eleştiri dışında hükümde isabetsizlik görülmediği gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE

A. İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına ve sübutuna, temel cezaların alt sınır aşılarak belirlenmesine, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (a) ve (b) bentlerinin uygulanmasına, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin sanık hakkında uygulanmamasına, delillerin hukuka uygun olarak toplandığına ve tartışıldığına ilişkin takdirlerinde bir isabetsizlik bulunmadığı, sanığın kovuşturma aşamasında evinin bahçesinde gömülü vaziyette bulunan diğer uyuşturucu maddenin yerini göstermesi sonucunda mahkemece hakkında yapılan suç duyurusu üzerine Tarsus Cumhuriyet Savcılığı’nın 22.02.2022 tarih, 2022/1173 Karar numaralı soruşturma dosyasında yer gösterme sonucu ele geçen uyuşturucu maddelerin yargılamaya konu uyuşturucu maddelerin devamı niteliğinde olduğu kabul edilerek sanık hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğinden hakkında etkin pişmanlık hükümleri uygulanamayacağı anlaşılmakla sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, aşağıda belirtilen dışında hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.

B. Sanığa verilen adli para cezasının 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca taksitlendirilmesine karar verildikten sonra kararda, “ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceği” belirtilmeyerek 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin dördüncü fıkrasının son cümlesine aykırı davranılmasının, hukuka aykırı olduğu değerlendirilmiş; söz konusu hususun Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülmüştür.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenle sanık ve müdafiinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden … Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 13.09.2021 tarihli ve 2021/1335 Esas, 2021/1131 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 303 üncü maddesi gereği İlk Derece Mahkemesi hükmünün,

Adli para cezasının taksitlendirilmesine ilişkin paragrafına “… geri kalan kısmının tamamının tahsil edileceğinin sanığa ihtarına, (ihtarat yapıldı)” ibaresinden sonra gelmek üzere “ve ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceğinin” ibaresinin eklenmesi suretiyle, İlk Derece Mahkemesi hükmündeki hukuka aykırılığın DÜZELTİLEREK, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanık hakkındaki salıverilme talebinin REDDİNE,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Tarsus 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesine g…ilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

20.06.2023 tarihinde karar verildi.