Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/1738 E. 2023/9745 K. 20.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/1738
KARAR NO : 2023/9745
KARAR TARİHİ : 20.11.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/413 E., 2016/49 K.
SUÇ : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un

310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. Sanığın 08.12.2014 ve 11.12.2014 tarihli eylemler hakkında, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı başlatılan soruşturmaların birleştirilmesine karar verilerek 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 191 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Ceyhan Cumhuriyet Başsavcılığınca 23.01.2015 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararı verilmiştir. Kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı 04.02.2015 tarihinde tebliğ edilmiştir.
B. Sanığın 01.07.2015 tarihli eylemi ihlal kabul edilerek Ceyhan Cumhuriyet Başsavcılığının, 16.10.2015 tarihli iddianamesi ile sanığın 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesi ve 54 üncü maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
C. Ceyhan 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 26.01.2016 tarihli ve 2015/413 Esas, 2016/49 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde kabul etmek veya bulundurmak suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesi ve 53 üncü maddesi uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği özetle; uyuşturucu madde satışı yapmadığını, kullanıcı olduğunu, halen tedavi gördüğüne, mahkemece erteleme kararı verilmediğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığın uyuşturucu madde kullandığının annesi tarafından 08.12.2014 tarihinde ihbar edilmesi üzerine ikamete giden kolluk ekiplerinin sanığı eroinle birlikte yakaladıkları, usulüne uygun alınan karar doğrultusunda kan ve idrar örneklerinin Adana Adli Tıp Kurumunca incelendiği, alınan raporda sanığın örneklerinde uyuşturucu madde bulunduğunun belirtildiği, sanık hakkında 2015/53 sayılı karar ile kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının verildiği ve infazı için Denetimli Serbestlik Şube

Müdürlüğüne gönderildiği, sanığın kendisine yapılan karar tebliğinden sonra yeniden uyuşturucu madde kullanarak aynı suçu işlediği ve iş bu dosyamızın ihlali olarak kabul edilerek birleştirildiği, bu suretle sanığın erteleme süresi zarfında yeniden uyuşturucu madde kullandığı dikkate alınarak sanığın kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçunu işlediği mahkemece sabit görülerek sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir. .
IV. GEREKÇE
Kabul edilebilir bir temyiz başvurusu üzerine yapılan inceleme neticesinde;
Sanık hakkında, 6545 sayılı Kanun’un 68 inci maddesi ile değişik 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı ile birlikte verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının içeriğinde, sanığın bu karara itiraz hakkı bulunduğuna ilişkin, itiraz süresi ve merciinin de gösterilmemesi suretiyle usulüne uygun bir yasa yolu bildirimi yapılmadığı, 23.01.2015 tarihli kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının kesinleşmediği ve kovuşturma şartlarının oluşmadığı dikkate alınarak, sanığa kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararına karşı 15 gün içinde Sulh Ceza Hakimliğine itiraz hakkı bulunduğu ihtarı ile birlikte kararın yeniden tebliğ edilmesi gerektiğinden, bu kapsamda inceleme konusu olayda sanığın yükümlülüklerine uymaması eylemini, kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı kesinleşmeden gerçekleştirdiği anlaşılmakla, sanık hakkında kovuşturma şartlarının oluşmaması nedeniyle, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereğince kovuşturma şartının gerçekleşmesini beklemek üzere, kamu davasının durmasına ve gerekli tebligat işlemlerinin tamamlanarak, kararın infazına devam edilmesi için dosyanın Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verilmesi yerine yargılamaya devamla sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulması, nedeniyle hukuka aykırılık görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Ceyhan 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 26.01.2016 tarihli ve 2015/413 Esas, 2016/49 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, diğer yönleri incelenmeksizin 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
20.11.2023 tarihinde karar verildi.