Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/17140 E. 2023/5213 K. 07.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/17140
KARAR NO : 2023/5213
KARAR TARİHİ : 07.06.2023

T U T U K L U

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2021/1439 E., 2021/1123 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : Esastan ret
TEMYİZ EDENLER : Sanık ve müdafii

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ

A. Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesinin, 06.04.2021 tarihli ve 2020/19 Esas, 2021/95 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, 62 nci, 52 nci ve 53 üncü maddeleri uyarınca 20 yıl hapis ve 150.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluğuna karar verilmiştir.

B. … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 22.06.2021 tarihli ve 2021/1439 Esas, 2021/1123 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan ve re’sen de istinafa tabi olan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri özetle; 1. Suçun manevi unsurunun oluşmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine, 2. Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine, 3. Temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılmasının hukuka aykırı olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR

Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü

Dosya kapsamında yer alan olay tutanağının ve uzmanlık raporlarının içerikleri, sanığın aşamalardaki savunmaları, tanık…ın ve hakkında “ek kovuşturmaya yer olmadığına” karar verilen tanık …ın beyanları birlikte dikkate alındığında, olay günü … İş Merkezi önünde duran ticari taksiden inen sanığın, etrafa bakarak araç bagajından bir şeyler indirdiği görülerek, yanına gidildiğinde, tedirgin hareketler sergilemesi ve terleyip titremesi nedeniyle durumundan şüphelenilerek araçtan indirdiği şeyin ne olduğu sorulduğunda, “İranlı bir şahsın yükü olduğunu, içinde ne olduğunu bilmediğini, 500,00 TL karşılığında taşıdığını,” beyan etmesi üzerine, alınan yazılı arama emrine istinaden yapılan aramada, sanık tarafından indirilen 4 parça halindeki yükün içinde sekiz adet sehpa olduğu, sehpaların araları tornavida ile açıldığında 86 paket halinde net 18.538,62 gram eroinin ele geçtiği olayda; uyuşturucu maddenin miktarına ve yakalanış şekline, sanığın sonradan değiştirdiği kısmi ikrar içeren savunmalarına,
sanığın savunmasını destekler nitelikteki tanık beyanlarına göre, “uyuşturucu madde ticareti yapma” eyleminin sabit olduğu, uyuşturucu maddenin miktarı ve 5237 sayılı Kanun’un 61 inci maddesindeki diğer ölçütlere göre temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlendiği, suç konusunun eroin olması nedeni ile 1/2 oranında artırım uygulandığı, sanığın aşamalarda “ele geçen uyuşturucu maddenin sahibi olduğunu” beyan ederek ismini verdiği tanık Dilşat hakkında , “ek kovuşturmaya yer olmadığına” karar verildiğinden, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunmadığı, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki olumlu davranışları nedeniyle hakkında takdiri indirim uygulandığı gerekçesiyle mahkûmiyetine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü

İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular ile hukuki nitelendirme ve uygulama konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince, “5237 sayılı Kanun’un 3 üncü ve 61 inci maddeleri uyarınca ele geçen uyuşturucu madde miktarı itibari ile suç konusunun önem ve değeri ile oluşturduğu tehlikenin ağırlığı dikkate alınarak, temel ceza belirlenirken alt sınırdan daha fazla uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesinin aleyhe istinaf olmadığından, davanın yeniden görülme nedeni yapılamayacağı; adli emanette kayıtlı uyuşturucu maddelerin ve eşyaların müsaderesi yönünden mahallinde dava açılmasının ve karar verilmesinin mümkün olduğu,” hususlarında yapılan eleştiriler dışında, hükümde isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE

İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına ve sübutuna, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasına, temel cezaların alt sınır aşılarak belirlenmesine ilişkin takdirlerinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 22.06.2021 tarihli ve 2021/1439 Esas, 2021/1123 Karar sayılı kararında sanık ve müdafii taraflarından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Yüksekova Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

07.06.2023 tarihinde karar verildi.