Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/16885 E. 2023/5387 K. 12.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/16885
KARAR NO : 2023/5387
KARAR TARİHİ : 12.06.2023

T U T U K L U

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2021/1585 E., 2021/2012 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ
A. Bakırköy 19. Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.03.2021 tarihli ve 2020/259 Esas, 2021/186 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi ve 58 inci maddesi uyarınca 15 yıl hapis ve 30.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına hak yoksunluklarına ve sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
B. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 05.07.2021 tarihli ve 2021/1585 Esas, 2021/2012 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan ve re’sen de istinafa tabi olan hükme yönelik sanığın istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz sebepleri özetle;
1. Suçun unsurlarının oluşmadığına, 2. Yeterli delil bulunmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Suç tarihi olan 25.06.2020 günü saat: 00:30 sıralarında kolluk ekiplerinin görevlerini ifa ettikleri sırada kimlik bilgilerini vermek istemeyen bir şahsın “abi üstünde kırmızı polar bulunan ismini … olarak bildiğim bir şahıs uyuşturucu madde satışı yapıyor” şeklinde ihbarda bulunduğu, ekiplerin ihbarda bulunan şahıstan … isimli kişiyi göstermesi istenildiği, ihbarcı kişinin … isimli uyuşturucu madde satışı yapan kişi olarak sanık …’ı gösterdiği,…üzerine saat 01:45 sıralarında geçtiğinde görevlileri fark eden sanığın kaçmaya başladığı, sanığın kesintisiz takip sonucu kaçtığı esnada…e kapısı açık halde bulunan ve herhangi bir tabela bulunmayan dükkan görünümlü bir yere girdiği, bu sırada üzerinde bulunan poşet içerisindeki materyali dükkan içerisine attığı ve sanığın kesintisiz takip sonucu dükkan içerisinde yakalandığı ve yere attığı uyuşturucu maddenin ele geçirildiği olayda; sanık her ne kadar
elinde poşet olmadığını beyan etse de dinlenen tutanak tanığı anlatılı ile de sabit olduğu üzere sanığın poşeti attığının görüldüğü ve 5271 sayılı Kanun’un 2 nci maddesinin (e) ve (j) bentleri ve 161 inci maddesinin ikinci fıkrası ile Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nun (PVSK) Ek 6 ncı maddesi uyarınca ekiplerin önleme araması ile sanığın kaba üst aramasını yapabileceği, ele geçirilen uyuşturucu maddenin sanığın yakalamasından hemen önce yere attığı, bu haliyle usulüne uygun olarak muhafaza altına alınıp el koyma kararı alındığı anlaşıldığından ele geçen delil hukuka uygun kabul edilerek sanığın eylemi sabit kabul edilmiş ve cezalandırılmasına karar verilmiştir .
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince, hükümde isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına ve sübutuna, sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasına, 5237 sayılı Kanun’un 188 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (a) bendinin uygulanmasına, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin sanık hakkında uygulanmamasına, delillerin hukuka uygun olarak toplandığına ilişkin takdirlerinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 05.07.2021 tarihli ve 2021/1585 Esas, 2021/2012 Karar sayılı kararında sanıkça öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanık hakkındaki salıverilme talebinin REDDİNE,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Bakırköy 19. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
12.06.2023 tarihinde karar verildi.