Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/16751 E. 2023/5161 K. 06.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/16751
KARAR NO : 2023/5161
KARAR TARİHİ : 06.06.2023

T U T U K L U

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2021/406 E., 2021/627 K.
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : Hükmün düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ
A. … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.02.2021 tarihli ve 2020/385 Esas, 2021/121 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca 8 yıl 4 ay hapis ve 16.660 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
B. … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesinin, 04.06.2021 tarihli ve 2021/406 Esas, 2021/627 Karar sayılı kararı ile, sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümdeki sanığa etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasına ilişkin hukuka aykırılık
“1. Hükmün sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 192 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına ilişkin 2. bendinin “2”. paragrafının çıkartılarak yerine, “Sanığın etkin pişmanlık göstererek diğer sanık …’nın suçunun ortaya çıkmasını sağladığı anlaşıldığından, 5237 sayılı Kanun’un 192 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gösterilen hizmet ve yardımın niteliğine göre, hükmolunan cezadan takdiren 1/2 oranında indirim yapılarak 5 yıl hapis cezası ve 500 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına,” fıkrasının eklenmesi,
2. Hüküm fıkrasının 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin uygulanmasına ilişkin 2. bendinin 3. nolu paragrafından “8 yıl 4 ay hapis cezası ve 833 gün karşılığı adli para cezası cezalandırılmasına” ibaresinin çıkartılarak yerine “4 yıl 2 ay hapis ve 416 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına” fıkrasının eklenmesi,
3. Sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin uygulanmasına ilişkin 2. bendinin 4. nolu paragrafındaki “833 tam gün” ve “16.660,00-TL adli para cezasıyla” ibarelerinin çıkartılarak yerlerine “416 gün” ve “8.320.00-tl adli para cezası ile” ibaresinin yazılmasına,
4. Hükmün 2. bendinin 4. paragrafından sonra gelmek üzere, “sanığın neticeten 4 yıl 2 ay hapis ve 8.320,00-tl adli para cezasıyla cezalandırılmasına” ibaresinin yazılması” suretiyle düzeltilerek, sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Suçun maddi manevi unsurlarının oluşmadığına, 2. Sanığın çantada uyuşturucu madde olduğunu bilmediğine, 3. Şüpheden sanık yararlanır ilkesinin uygulanması gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanık beyanları, kolluk tutanakları, sanık …’e ait idrar analiz raporu, … Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünce tanzim olunan Uzmanlık Raporu ve tüm dosya kapsamından; sanık …’in alınan ifadesinde her ne kadar uyuşturucu maddelerin içerisinde ele geçirildiği çantayı ticari takside bulduğunu beyan etmişse de daha sonradan soruşturma dosyasına sunduğu dilekçesinde ve kovuşturma aşamasında alınan savunmasında ele geçirilen uyuşturucu maddelerin olay günü yanında bulunan erkek arkadaşı sanık …’a ait olduğunu belirttiği, sanık …’un alınan ifadesinde de üzerine atılı suçlamaları kabul ederek ele geçirilen uyuşturucu maddelerin kendisine ait olduğunu ancak … ilinde kullanmak amacıyla satın almış olduğunu beyan etmişse de; ele geçirilen uyuşturucu maddelerin sanıkların kişisel kullanım sınırlarından fazla oluşu, uyuşturucu maddenin paketleniş tarzı, sanık …’in herhangi bir uyuşturucu madde kullanmadığının tespit edilişi, sanık …’un ele geçirilen uyuşturucu maddelerin kendisine ait oluşuna dair ikrarı, uyuşturucu maddelerin sanık …’e ait bayan el çantasında ele geçirilmesi, net 806 gram ağırlığında bulunan uyuşturucu maddeleri el çantasında taşıyan sanık …’in çantasının içinde uyuşturucu madde olduğunu bilmediğine dair beyanlarının maddenin ağırlığı da gözetildiğinde hayatın olağan akışına uygun olmayıp kendini suçtan kurtarmaya yönelik olduğu kanaatine varıldığı ve bu nedenle savunmalarına itibar edilmediği gerekçesiyle sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince sanığın 18.09.2020 tarihli dilekçesi ve kovuşturmadaki beyanları ile diğer sanık …’un suçunun ortaya çıkmasına yardım ve hizmet eden sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 192 inci maddesinin üçüncü fıkrasındaki etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi hususu eleştirilip, hukuka aykırılık düzelitilerek İlk Derece Mahkemesi hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin suçun vasfına ve sübutuna, delillerin hukuka uygun olarak toplandığına, arama kararında bir hukuka aykırılık bulunmadığına ilişkin takdirinde bir
isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesinin, 04.06.2021 tarihli ve 2021/406 Esas, 2021/627 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
06.06.2023 tarihinde karar verildi.