Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/15630 E. 2023/2742 K. 28.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/15630
KARAR NO : 2023/2742
KARAR TARİHİ : 28.03.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : Hükmün düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddi

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ
A. Ankara 37. Ağır Ceza Mahkemesinin, 03.02.2021 tarihli ve 2020/49 Esas, 2021/39 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, 62 nci maddesi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi uyarınca 12 yıl 6 ay hapis ve 25.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
B. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesinin, 27.04.2021 tarihli ve 2021/444 Esas, 2021/293 Karar sayılı kararı ile, sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümdeki hukuka aykırılık düzeltilerek, hükme yönelik sanık ve müdafiinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Suçun unsurlarının oluşmadığına,
2. Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğine,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Olay günü, sanık ile hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yürütülen Kamuran’ın birlikte bir binaya girdikleri ve bir dakika sonra geri çıkarak ayrıldıklarının görülmesi üzerine, kullanıcı Kamuran’ın yanına gidilerek üzerinde suç unsuru olup olmadığı sorulduğunda, kullanıcının sentetik kannabinoid içeren maddeyi kolluk görevlilerine teslim ettiği, ardından sanıktan da aynı içerikli maddenin ele geçirildiği olayda, kullanıcının soruşturma aşamasında alınan müdafi huzurunda verdiği beyanı, kullanıcıdan ele geçirilen materyalde sanığın parmak izinin çıkması, sanığın aşamalardaki beyanları ve tüm dosya kapsamından sanığın uyuşturucu madde ticareti

yapma suçunu işlediği gerekçesiyle mahkûmiyetine karar verilmiş, kolluk tarafından takip ve gözlem işlemi yapılması, kullanıcı Kamuran’ın hazırlık beyanı ile sanığa ulaşılması, Kamuran’dan ele geçen materyalde sanığın parmak izi çıkması nedeniyle sanığın ikrarı etkin pişmanlık olarak değerlendirilmemiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince sanık hakkındaki hükmün,
1. 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkartılarak, yerine ”24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı doğrultusunda sanık hakkında, 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ile üçüncü fıkrasının birinci cümlesinin ve 15.04.2020 tarihinde yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesi ile yapılan değişikliğin dikkate alınarak uygulanmasına,” ibaresi eklenmek;
2. Sanıkla ilgili hüküm fıkrasının “4- Olayda ele geçirilen adli emanetin 2020/12956 sırasında kayıtlı eşya ile Kriminal Laboratuvar Amirliğinin çelik kasasında saklanan şahit numunenin 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası gereğince müsaderesine, uyuşturucu madde ticaretinden elde edilen ve adli emanetin 2020/6567 sırasında kayıtlı 95 TL paraların 5237 sayılı Kanun’un 55 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca müsaderesine,” bölümünün hükümden çıkartılarak yerine “4- Olayda ele geçirilen adli emanetin 2020/12956 sırasında kayıtlı eşya ile Kriminal Laboratuvar Amirliğinin çelik kasasında saklanan şahit numunenin 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası gereğince müsaderesine, uyuşturucu madde ticaretinden elde edilen ve adli emanetin 2020/6567 sırasında kayıtlı 95 TL paradan 90 TL’nin 5237 sayılı Kanun’un 55 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca müsaderesine, geri kalan 5 TL’nin sanığa iadesine,” ibaresi yazılmak,

Suretiyle hukuka aykırılıklar düzeltilerek İlk Derece Mahkemesi hükmüne yönelik istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına ve sübutuna ilişkin takdirlerinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla sanık ve müdafiinin temyiz sebepleri yerinde

görülmemiş, hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesinin, 27.04.2021 tarihli ve 2021/444 Esas, 2021/293 karar sayılı kararında sanık ve müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanık hakkındaki salıverilme talebinin REDDİNE,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Ankara 37. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
28.03.2023 tarihinde karar verildi.