YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/15592
KARAR NO : 2023/3343
KARAR TARİHİ : 11.04.2023
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Uyuşturucu madde ticareti yapma
HÜKÜM : Esastan ret
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKİ SÜREÇ
A. … 23. Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.02.2021 tarihli ve 2020/367 Esas, 2021/67 Karar sayılı kararı ile sanığın uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 188 inci maddesinin üçüncü fıkrası, dördüncü fıkrasının (a) bendi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının ilk cümlesi ve 58 inci maddesi uyarınca 15 yıl hapis ve 30.000,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
B. … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 20.04.2021 tarihli ve 2021/960 Esas, 2021/942 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan ve re’sen de istinafa tabi olan hükme yönelik sanık müdafiinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
C. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca temyiz isteminin esastan reddiyle hükmün onanması yönünde karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri özetle;
1. Kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna,
2. Delil değerlendirmesinin hatalı yapıldığına,
3. HTS kayıtlarının getirtilmemesi, arama işleminde hazır bulunan tanıklarının dinlenilmemesi ve kullanıcı olup olmadığına dair rapor alınmaması sebebiyle eksik inceleme yapıldığına,
4. Delillerin hukuka aykırı şekilde toplandığına,
5. Eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturacağına,
6. Sanık hakkında takdiri indirim hükümlerinin uygulanması gerektiğine,
İlişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Sanığın uyuşturucu madde ticareti yaptığı yönündeki istihbari bilgi üzerine yapılan fiziki takipte, hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan ve mahkemece tanık sıfatıyla dinlenilen …’ın sanığın ikametine girip kısa süre sonra çıktığının görüldüğü; sanığın, …’e evinde iken eroin sattığı, …’in yakalanması sonrasında alınan arama kararı ile yapılan aramada sanığın üzerinde ve ikametinde esrar, sentetik kannabinoid türevi uyuşturucu madde ile pregabalin ve Buprenorphine içeren tabletlerin ele geçirildiği olayda; sanık hakkındaki ihbar kaydı, fiziki takip tutanağı içeriği, ele geçirilen uyuşturucu maddelerin çeşitliliği ve özellikle sanığın ikametinde bulunan kağıt parçası ile …’te ele geçirilen uyuşturucu maddenin sarılı olduğu kağıt parçasının birbirini tamamlayıcı nitelikte oluşu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, sanığın üzerine atılı suçu işlediği gerekçesiyle mahkûmiyetine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgular konusunda, Bölge Adliye Mahkemesince, isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
İlk Derece Mahkemesinin ve Bölge Adliye Mahkemesinin, suçun vasfına ve sübutuna, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin sanık hakkında uygulanmamasına, arama kararında bir hukuka aykırılık bulunmadığına ilişkin takdirlerinde bir isabetsizlik bulunmadığı, tutanak tanıklarından imzası bulunan kolluk görevlilerinin dinlenmesi ve tutanağın olaya uygun şekilde tutulduğunun anlaşılması karşısında diğer tutanak tanıklarının dinlenilmemesinin bir eksiklik olarak görülmediği anlaşılmakla, sanık müdafiinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiş; hükümde açıklanan gerekçeler, tüm dosya kapsamına göre usul ve yasaya uygun bulunarak, hükümde hukuka aykırılık tespit edilmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 20.04.2021 tarihli ve 2021/960 Esas, 2021/942 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden; 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, Üyeler … ve …’in, sanık …’in eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğunun kabul edilmesi gerektiğine ve sanığın salıverilmesine ilişkin karşı oyu ve oy çokluğuyla TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanık hakkındaki salıverilme talebinin REDDİNE,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 23. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
04.04.2023 tarihinde karar verildi.
K A R Ş I O Y G E R E K Ç E S İ
Sanığın evinden çıktıktan sonra durdurulan …’in yere attığı uyuşturucuyu sanıktan aldığını hiçbir aşamada söylememesi, uyuşturucu maddenin sarılı olduğu ve bir parçası sanığın evinde ele geçen kağıt parçasının sanığın annesi … tarafından kendisine verildiğini söylemesi ve buna ilişkin anlatımın tanık … tarafından da doğrulanması, sanığın evinde ve üzerinde yapılan aramada ele geçen uyuşturucu maddelerin az miktarda ve kullanım sınırları içerisinde olması ve bu maddelerin
…’te ele geçen uyuşturucu madde ile aynı nitelikte olmaması karşısında; uyuşturucu kullanıcısı olduğunu söyleyen sanığın savunmasının aksine, mahkûmiyete yetecek kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı anlaşıldığından, sanığın eyleminin 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinde belirtilen kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu kanaatiyle Sayın çoğunluğun atılı suçun uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu teşkil ettiği yönündeki kanaatine katılmıyoruz. 04.04.2023