Yargıtay Kararı 10. Ceza Dairesi 2021/12113 E. 2023/9988 K. 22.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/12113
KARAR NO : 2023/9988
KARAR TARİHİ : 22.11.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/203 E., 2015/408 K.
SUÇ : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığının, 24.04.2014 tarihli iddianamesi ile sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 191 inci maddesinin birinci fıkrası, 58 inci maddesi, 54 üncü maddesi ve 53 üncü maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
B. Şanlıurfa 8. Asliye Ceza Mahkemesinin, 25.09.2014 tarihli ve 2014/574 Esas, 2014/133 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan, 6545 sayılı Kanun’un 85 inci maddesi ile eklenen 5320 sayılı Kanun’un geçici 7 nci maddesinin ikinci fıkrası çerçevesinde suç tarihi itibarıyla lehine olan 5560 sayılı Kanun’la değişik 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi ve 53 üncü maddesi uyarınca takdir edilen 10 ay hapis cezası ile hak yoksunluğuna dair hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, 03.10.2014 tarihinde itirazın reddi ile kesinleşmiştir.
C. Sanığın denetimli serbestlik tedbirine uymaması üzerine dosya yeniden ele alınarak yapılan yargılama sonucunda, Şanlıurfa 8. Asliye Ceza Mahkemesinin, 29.09.2015 tarihli ve 2015/203 Esas, 2015/408 Karar sayılı kararı ile 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin on birinci fıkrası uyarınca hüküm açıklanarak, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan lehine olan 5237 sayılı Kanun’un 5560 sayılı Kanun’la değişik 191 inci maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası ve 52 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca 6.000,00 TL adli para cezasına karar verilmiştir.

D. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca özetle; hükmün bozulması yönünde karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği özetle, kararı temyiz ettiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR

Mahkemece, olay tarihinde yapılan aramada suça konu uyuşturucu maddenin ele geçirildiği, sanık savunmalarında uyuşturucu maddeyi içmek için bulundurduğunu belirttiği, sanığın söz konusu uyuşturucu maddeyi kullanmak için bulundurmak suretiyle üzerine atılı suçu işlediği sabit görülerek hakkında hükmün açıklanması ile birlikte denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verildiği,

ancak sanığın bu kararın gereklerini yerine getirmediği ve bu konuda geçerli bir mazeret de sunmadığı gerekçesiyle hükmün açıklanmasına karar verilerek sanığın mahkûmiyetine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Kabul edilebilir bir temyiz başvurusu üzerine yapılan inceleme neticesinde;
Mahkûmiyet kararının verildiği 29.09.2015 tarihinden itibaren zamanaşımına uğradığı belirlenmekle, Tebliğname görüşüne iştirak olunmamıştır.
1. Sanığın yargılama konusu eylemi için, 5237 sayılı Kanun’un 191 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereği 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.
2. 5237 sayılı Kanun’un 67 nci maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendi uyarınca zamanaşımı süresini kesen son işlemin mahkûmiyet karar tarihi olan 29.09.2015 tarihi olduğu ve bu tarihten, temyiz incelemesi tarihine kadar 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Şanlıurfa 8. Asliye Ceza Mahkemesinin, 29.09.2015 tarihli ve 2015/203 Esas, 2015/408 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
22.11.2023 tarihinde karar verildi.